8 Mart 2025 03:35

Özelleştirmelere karşı genel bir mücadele örgütlenmeli

"Grevler ve eylemlerle özelleştirmenin ilk saldırılarını püskürttü ancak bugün Telekom’da çalışan işçi sayısı 40 binden 17 bine düştü ve sendikalı işçi sayısı yalnızca 8 bin."

Özelleştirmelere karşı genel bir mücadele örgütlenmeli

Fotoğraf: DHA

DİSK/İletişim-İş Eski Başkanı Levent Dokuyucu

Türk Telekom için özelleştirme süreci aslında PTT ile başladı. Telekom’un özelleştirilmesinin önünün açılması için 1996 yılında PTT ile Telekom’u birbirinden ayırdılar. İki ayrı kurum oldu. Yaklaşık 75 bin personel vardı, 40 bine yakını Telekom’da kaldı, 35 bini PTT’de kaldı.

1996 yılında özellikle İstanbul’da özelleştirmeye karşı önemli eylemler oldu. Haber-Sen ile Haber-İş ortak eylemler yaptı. Bu eylemler sayesinde 1996 yılında bu özelleştirme yapılamadı. Telekom’un özelleştirilmesi süreci 2006’ya kadar sürdü. Yaklaşık 10 sene boyunca özelleştirmenin gerçekleştirilmesi engellendi ancak 2006’da yılında Telekom satıldı.

İşçiler özelleştirmeyle işlerinden olacaklarını, mevcut haklarını kaybedeceklerini düşünüyorlardı. Böylelikle eylemler yaptık, patron ‘Kimse işten atılmayacak’ açıklaması yapmak zorunda kaldı. Çayırhan işçileriyle benzer taleplerimiz, kaygılarımız vardı. Telekom’u alan patron daha ilk sözleşmede niyetini ortaya koyuyordu. Esnek çalışma çok net biçimde önümüze geldi. Performans primi getirerek işçiyi mesai arkadaşıyla yarıştırdılar. Kıdemli, yüksek maaşlı, eski işçileri sendikayla kararlaştırarak işten atmayı teklif ettiler. Böylelikle ücretleri düşürecek ve kendi isteklerine uygun işçiler alacaklardı. Biz bunların tümünü reddederek 45 gün grev yaptık. Grev sayesinde bu saldırılar püskürtüldü ancak bugün hedeflerinin büyük bölümünü gerçekleştirdiler. Taşeron çalıştırma yaygınlaştı, yaklaşık 40 bin işçinin çalıştığı Telekom’da şimdi 17 bine yakın işçi çalışıyor. Bunların sadece 8 bini sendikalı.

Çayırhan için konuşacak olursak en büyük konfederasyon olan Türk-İş’in özelleştirme karşısında daha somut hamleleri olmalı. Bu mücadelenin Çayırhan’ın dışına çıkarak ortak bir mücadeleye dönüştürülmesi gerekiyor. Çünkü Çayırhan’dan sonra sıraya başka bir varlık girecek, dövizlerde yazanı gerçeğe dönüştürmemiz gerekiyor. Biz de Çayırhan işçileri gibi ‘Telekom vatandır, vatan satılmaz’ yazıyorduk ancak satıldı. Dövizde yazdığı gibi özelleştirmelere karşı genel bir mücadele örgütlememiz gerekiyor.

Evrensel'i Takip Et