4 Mayıs 2025 04:15

"Harran GBM’de çocuğuma süt ve ilaç verilmiyor"

Suriyeli R.E: Ailemi göremiyorum, görmeye gittiğimde, ‘Seni de içeri alırız’ diye tehdit ediliyorum, çocuğumun ve eşimin sağlığından endişeliyim, kamuoyundan destek istiyorum.

"Harran GBM’de çocuğuma süt ve ilaç verilmiyor"

Fotoğraf: Evrensel

Laçin Barış

Geçtiğimiz gün Emek Partisi (EMEP) Milletvekili Sevda Karaca’nın Harran Geçici Barınma Merkezine götürülen Suriyeli kadın H.A. ve 1.5 yaşındaki hasta bebeği Y.E. hakkında yayımladığı video ve destek çağrısı, geri gönderme merkezlerinde (GGM) ve geçici barınma merkezlerinde (GBM) mültecilere yönelik hukuksuzluğu gözler önüne serdi. Ulaştığımız R.E, çocuğu için destek çağrısında bulundu.
İstanbul’da yaşayan Suriyeli R.E, eşi H.A. ve 1.5 yaşındaki hasta bebeği Y.E’nin Urfa’daki Harran Geçici Barınma Merkezine götürüldüğünü EMEP Milletvekili Sevda Karaca duyurdu. Sevda Karaca, çocuğa süt bile verilmediğini, çocuğun sağlık durumunun kötüleştiğini söyleyerek kamuoyuna ve barolara destek çağrısında bulundu.

"Hamileyken hastaneye bile götüremedik"

Ulaştığımız R.E, kamuoyundan destek beklediğini ve çaresiz olduğunu dile getirdi. 10 yıl önce Suriye’den Türkiye’ye gelen R.E., şimdilerde İstanbul’da çalışma izni kartıyla yaşamını sürdürüyor. 3.5 yıl önce H.A. ile evlenen R.E, bütün idari yerlere başvurduğunu ve ancak eşi için oturum izni alamadığını Evrensel’e anlatıyor: “Sürekli göç idaresine başvuruda bulunduk, nedeni açıklanmadan hep reddedildi. Oturma izni verilmediği için de Türkiye’de resmi nikah kıyamadık. Eşim hamileyken oturum kartı olmadığı için sağlık hizmetlerine de erişemedi. Yoğun kanaması vardı ve ancak hastanede tedavi olamıyordu. Bununla ilgili de dilekçe yazdım ancak bir yanıt alamadım.”

Cezaevinde bile aile görüşü oluyor

Oğlunun 1.5 yaşında olduğunu anlatan R.E, 16 Nisan’da Osmaniye’ye misafirliğe giderken eşinin ve çocuğunun durdurularak Urfa’da bulunan Harran GBM’ye götürüldüğünü ve onları günlerdir göremediğini ifade etti: “Cezaevlerinde bile görüş oluyor değil mi? Biz İstanbul’da yaşamamıza rağmen eşimi ve küçük çocuğumu Urfa’ya gönderdiler. Buna rağmen görmeye gittim ancak bana göstermediler. Ayrıca tehdit edildim, ‘Gelirsen seni de alıp içeri atarız’ diye.”

"Çocuğuma süt ve ilaç verilmiyor"

R.E, çocuğunun hasta olduğunu, kendisine ilaç ve süt verilmediğini ifade etti: “Çocuğumun mide enfeksiyonu var, ayrıca anne sütü içmiyor. Çocuğuma süt bile verilmiyor. İlaç ve doktora erişimleri olmadığını da söylüyor eşim. Benim çocuğum göz göre göre ölüme mi gitsin? Keza bez veya başka şeyler için oradaki kantinden alışveriş yapmaları lazım ancak oradaki kantinin fiyatları turistik yerler gibi normalin üç katı. Biz işçiyiz, günlük ihtiyaçları bu şekilde nasıl sağlayalım?​”
R.E, avukata erişimi olmadığını, birçok avukatın dosyayı reddettiğini veya yüksek ücretler istediğini anlatarak kamuoyundan destek istedi.

Türkiye’de GGM’lerin vahşet tablosu

2024 yılı itibarıyla Türkiye’de toplam 30 adet GGM bulunmaktadır. Bu merkezler, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı tarafından işletilmekte olup toplam kapasitesi 20 bin kişi olarak ifade ediliyor. Ancak şu an GGM’lerde tutulan mülteci sayısının bunun çok üstünde olduğu biliniyor.
Harran GBM’ye ilişkin son süreçte farklı olumsuz vakalar kamuoyuna yansıyor. Kötü fiziki koşullar, taciz, şiddet ve hijyen sorunları basına yansıyor veya milletvekilleri tarafından dillendiriliyor. Keza 29 Ocak 2025'te EMEP Milettvekili Sevda Karaca'nın Harran, Şanlıurfa, Adana, Kilis ve Nizip'teki Geri Gönderme Merkezleri'nde yaşanan taciz ve şiddeti farklı haberler üzerinden gündeme getirmiş, tecavüzcü idarecilerin cezalandırılmadığı, aksine terfi aldığı bir tabloyu ortaya seriyordu. Karaca'nın İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya bu hususta yönelttiği soru önergesi ise yantısız kaldı. 

Evrensel'i Takip Et