8 Mart 2025 04:34

TEKEL’de dayanışma ve birlik kazandı

"TEKEL işçileri, 78 gün boyunca Ankara’nın ayazında mücadele etti. Belki özelleştirmelerin önüne geçemedik ama ücretlerimiz ve çalışma saatlerimize ilişkin taleplerimizi kabul ettirdik."

TEKEL’de dayanışma ve birlik kazandı

Fotoğraf: Evrensel

Cemalettin Özden

2010 yılında özelleştirmeye ve haklarımızın gasbına karşı günler süren TEKEL direnişine katılan işçilerden biriyim. TEKEL’de çalışan 33 bin personel vardı. TEKEL’de özelleştirme süreci alkollü içecekler bölümünün Mey Grubu’na, stokta bulunan ham madde ve işlenmiş alkolün değerinin bile çok düşük fiyatına satılmasıyla başladı. Bu satış tam anlamıyla bir peşkeşti ve ülke ekonomisini büyük zarara uğrattı.

Ardından işçi kıyımı başlayacaktı. Tüm işçileri evlerinden, illerinden uzak yerlere sigara ve yaprak tütün fabrikalarına dağıttılar. İşçiler açısından bir mağduriyet başladı ve gittiğimiz yerlerde de özelleştirmeler başladı. İşçiler artık TEKEL’in sonunun geldiğini gördü, illerde eylemler başladı. Ankara’da Özeleştirme İdaresi Başkanlığı önünde eylem yapıldı. Bu eylemde polisin çok sert saldırısına maruz kaldık. Ankara’nın dondurucu soğuğunda gece -22 derecede üzerimize tazyikli su ve biber gazı sıkıldı. İlerimize döndüğümüzde sigara fabrikaları da satıldı. Yalnızca yaprak tütün işletmeleri kaldı. Tüm işçiler buralara dağıtıldı. Ardından yaprak tütün işletmelerini de kapatma kararı aldılar. Bu durum karşısında Ankara’ya eylem çağrısı yapıldı. AKP Genel Merkezi önünde eylem yapılacak, sesimizi duyuracaktık. Ama o gün bize çok sert müdahale edilince işçiler olarak eylemi Kızılay’da bir parkta devam ettirme kararı aldık. Parktan da dağıtılınca Türk İş’e bağlı Tek Gıda İş Sendikasının bulunduğu Sakarya Caddesi’ne toplandık ve artık Ankara’dan dönmeme kararı aldık. Haklarımızın elimizden alınmasına ve özelleştirmeye karşı çıktık. Bu arada sendika da eylemi sahiplendi ve 78 gün Ankara’nın ortasında direndik. Çünkü bize dayatılan 4-C’li olmaktı. 4-C, biz işçileri devlet memuru olarak yılda yalnızca 3 ila 6 ay çalıştırmak anlamına geliyordu. Biz işçiler bunu kabul etmemekte kararlıydık. Fakat hükümet de en az bizim kadar kararlıydı. 78 gün, Ankara’nın ayazında, dayanışmayla süren direnişimizin sonucunda 4-C denen ucube maddede büyük değişiklikler yaptırdık. Belki özelleştirmelerin önüne geçemedik ama ücretlerimiz ve çalışma saatlerimize ilişkin taleplerimizi kabul ettirdik.

İşçiler olarak direnişimiz boyunca dayanışmanın ve birliğin değerini anladık. İllerimize dönüp dağıtıldığımız kurumlarda çalışmaya başlayınca da haklarımızı aramaya devam ettik. Davalar açmaya başladık. Yolluk, ek ödeme gibi haklar kazandık. TEKEL direnişi boyunca direnişe katılan, destek olan, kısacası bizden yana olan herkese selamlar!

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Genel grev genel direniş

Genel grev genel direniş

Tutuklama kararlarından sonra da ülke genelinde kitlesel gösteriler sürdü. Öğrenciler boykot kararı aldı. Gençler, işçiler, çiftçiler, emekliler, kadınlar, birikmiş sorunlarının kaynağı olarak iktidarı işaret ederek ve değişim talebiyle alanlara aktı. Sendikal bürokrasinin ölü taklidine rağmen, genel grev genel direniş çağrısı alanlarda duyulmaya başladı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Fahrettin Altun: Türkiye sokağa teslim olmayacak.

Evrensel'i Takip Et