Stratejik sessizlik son bulmalı: İsrail’e kırmızı kart
İsmail Ebu Dan, İmad Yusuf el Havacri, Ahmed Ali Salih… Abluka altındaki Filistin sporundan haberler veren gazeteci Leyla Hamed’in sadece bu hafta içinde Gazze’den duyurduğu futbolcu ölümleri listesinde bu isimler yer alıyor. Filistin Futbol Federasyonu Başkan Yardımcısı Suzan Şalabi, haziran sonunda Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada 7 Ekim 2023’ten beri 437’si futbolcu 786 sporcunun İsrail saldırılarında hayatını kaybettiğini duyurmuştu. Saldırıların yoğunluğunun arttığı, ablukanın sertleştiği, kitlesel açlığın hakim hâle geldiği temmuz ayında bu sayının dramatik şekilde arttığı günaşırı gelen haberlerden anlaşılıyor.
Daha önce de yazmıştım; Gazze, Filistin futbolunun kalbi, ruhu, Brezilyası… Bir ulusun en yetenekli futbolcularının evi… Onlarca yıldır stadyumları, salonları, plajları İsrail bombalarının hedefi olan, spor altyapısı sürekli hedef alınan Gazze, bu kez tüm dünyanın gözü önünde tamamen yok ediliyor. Filistin dostuymuş gibi görünen, büyük laflar edip İsrail üzerinden para kazananların kasıtlı şekilde etkisizliğini koruduğu muhalefeti sağ olsun, milyarlarca insan bebesinden nenesine bir halkın silahla ya da açlıkla öldürülmesini izliyor. Soykırım canlı yayınla evlerimize ulaştırılırken genel kayıtsızlık hâlinde spor dünyası da üzerine düşeni yapıyor. Futbolcular öldürülürken, stadyumlar yıkılırken FIFA, FIFPro gibi kurumlar sessiz. Büyük aktörlerin suskunluğu sayesinde İsrail hâlâ caydırıcı, uluslararası bir boykot hareketinin sıcaklığını hissetmiyor. Celtic, İskandinavya, İrlanda ve İspanya tribünlerinin hakkını yemeyelim ama onun dışında Avrupa’nın çoğu ileride utanacakları bir atalet içinde. Buna mesele İsrail olunca riyakarlığın merkezi olan ülkemiz de dahil.
İktidar, her fırsatta İsrail’le sürdürülen ticareti ifşa edenleri tutuklayıp sindirmeye çalışıyor ve bu yolla aslında Türkiye’nin Gazze’deki soykırıma karşı gerçekten harekete geçmesini de engelliyor. 85 milyonluk ülkenin koca koca spor kurumlarından tek ses çıkmıyor; atılan somut, caydırıcı adım sayısı sıfır. Galatasaray taraftar grubu ultrAslan her maç Gazze pankartı asıyor da SOCAR’ın sponsorluğuna karşı aynı iktidar gibi “stratejik bir sessizliği” tercih ediyor örneğin.
Yeni sezon başlarken tüm tribün gruplarının gündemlerinden biri, Avrupa statlarında çok daha organize, çok daha içten, çok daha kalabalık şekilde hayata geçen “İsrail’e kırmızı kart gösterin” benzeri kampanyaları buraya taşımak olmalı. Yanı başımızda futbolcular ölürken, bebekler açlıktan kırılırken bu sessizliğin yükünü kimse taşıyamaz.
Evrensel'i Takip Et