3. Lig'de kıyım var!
Bir meseleye çözüm ararken ya da bir planı devreye sokarken yardımcı yöntemler olarak aklımıza hep kısıtlamak, yasaklamak gibi edimler geliyor. Tabii o da, görmezden gelme ya da yok sayma savsaklığının arkasına saklanma imkanımız yoksa…
Şimdi de Futbol Federasyonunun gençlerin önünü açmak adına 3. Lig kulüplerine getirdiği yaş sınırlaması gündemde.
Futbol Federasyonunun -tabii ki kulüplerin, teknik direktörlerin, antrenörlerin ve Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneğinin görüşlerine başvurmadan- aldığı karara göre, 2025-2026 sezonundan itibaren profesyonel 3. Lig kulüpleri kadrolarında, 25 yaşında ve üstünde sadece 5 futbolcu bulundurabilecek.
Bir karar alınırken her şeyden önce hiç kimse için mağduriyet yaratmamasına özen göstermek gerekmiyor mu? Bu kararın, 3. Lig’de forma giyen 25 ve üstü yaşındaki yüzlerce oyuncuyu mağdur edeceği ise açık.
Yetkili kişilerin, kurumların, kurulların danışma, sorgulama, tartışma süreci oluşturmadan karar(lar) alma alışkanlığı da başka bir garabet. Bu konuda, olası mağduriyetlerin önüne geçmek için diğer bütün paydaşların, özellikle de konunun öznesi olan futbolcuların görüşlerinin alındığı şeffaf bir süreç yürütülmesi gerekmez miydi?
“Ben yaptım oldu” anlayışıyla alınan bu karar, insan hakları ve çalışma hakları açısından da ciddi arızalar barındırıyor. Burada, haklarını ve kazanımlarını korumak açısından sporcuların örgütlenmesinin ne kadar hayati öneme sahip olduğunu bir kez daha anlıyoruz.
Emekçilerin sahip olduğu hakların ne kadar kolaylıkla gözden çıkarılabildiğinin sıradan bir örneği bu karar…
Gençlerin önünü açmak, gençlere fırsat tanımak kuşkusuz önemli ancak bunu yaparken başkalarını mağdur etmemek de en az onun kadar önemli.
Maddi olanaklar açısından 3. Lig, üst liglere göre oyunculara çok daha kısıtlı imkanlar sunan bir organizasyon. 3. Lig’deki futbolcular üst liglerdeki meslektaşlarına nazaran çok daha az para karşılığında top koşturuyor.
25-35 yaş aralığındaki yüzlerce futbolcuyu bir anda mesleklerinden koparıp hayat karşısında savunmasız bırakmak, vicdan ve adalet duygusu sahibi her insanı rahatsız eder. Yetkililerin, bu kararla kariyer ve gelecek planlarına darbe vurulan yüzlerce kişinin bunalıma girebileceği ihtimalini hiç düşünmediği anlaşılıyor.
Oysaki kademeli yumuşak bir geçiş, konunun muhataplarına, hayatlarını eskisi gibi sürdürebilmeleri için gereken zamanı/fırsatı verebilir ve onlar da alternatif yollar bularak ya da yaratarak süreci ciddi bir sıkıntı yaşamadan atlatabilirdi.
Ayrıca genç oyuncuların daha fazla süre bulması konusunda kısıtlayıcı, yasaklayıcı kestirmeci kararlar yerine teşvik edici pek çok farklı yöntem devreye sokulabilir.
Örneğin kulüplere, genç oyunculara yer verdiği oranda maddi destek sağlanabilir, altyapılarını geliştirmeleri için yardım edilebilir,
Federasyon, bu kıyım projesinden hemen vazgeçmeli, 25 yaş ve üstündeki oyuncuları mağdur etmeden, daha dengeli ve adil bir “gençleştirme planlamasını” hayata geçirmenin başka yollarını bulmalı...
Evrensel'i Takip Et