Parti işçiliği
İşçiler vardır, sınıfının kurtuluşu bilincine uyanmış, sömürünün tasfiyesi ve insan emek gücünün sömürü nesnesi olmadığı, kimsenin kimseyi sömürüp zenginlik kaynağı olarak istismar etmediği bir dünya için örgütlü mücadelenin ileri-öncü militanlığını omuzlamaya başlamıştır. Sosyalizm ile işçi hareketi arasındaki ilişkinin gelişme düzeyine ve partili örgütlenmenin gücü ve yaygınlığıyla da bağlı olarak partisinin saflarında, kendi sınıf kitlesini kurtuluşun bilinci; yol, yöntem ve araçlarının etkili kullanımı konusunda genelleştirilmiş deneyim ve sonuçların eğiticiliğiyle ‘son kavga’ya hazırlamaya koyulmuştur. ‘Ekmeğini kazanma ile davanın zaferi için mücadele’yi birleştirme sorumluluğuyla hareket eder, fabrika, iş yeri, atölye, semt, her nerede emekçiler yaşıyor ve üretiyorsa orada daha güçlü-daha yaygın örgütlenmeler için çalışırlar. Sınıfının-dolayısıyla da toplumun kurtuluşu davasının öncü partili işçileridir bunlar. Dünyanın çeşitli ülkelerinde bu türden öne atılmış ve kapitalistlerle sermaye devletinin baskı ve saldırılarını dirençle püskürtüp adlarını mücadele tarihine yazdırmış çok sayıda öncü işçi olmuştur. Devrimci literatüre adı geçmiş olanların en çok bilinenlerinden biri Babuşkin’dir. Bizde de Ankara-İstanbul-İzmir-Adana ve Antep gibi işçi yoğun kentlerde mücadelenin önüne çıkan ve devrimci kararlılıkla her koşulda mücadele edebilir bir örgütün oluşturulması için çalışmış, bu çalışma sırasında bazısı saldırı ve işkencelerde yitirilmiş genç işçiler olmuştur. İşçi devrimcilik, gücünü sınıfın üretim sürecindeki konumundan ve tarihsel haklılığından da alan devrimci kararlılığın önemli bir dayanağıdır.
Parti işçiliği ise partili işçilik ile ortak özelliklerine karşın farklı bazı özgünlükler gösterir. Amaç, hedef, görevler, sorumluluklara yaklaşım, ortak gerekliliklerdir. Ancak parti işçiliği sosyalizm için mücadelenin örülmesine adanmışlıkta sınır tanımamak demektir. İş-görev çeşidi, ‘küçük-büyük iş’, hiyerarşik konum farklılığı, onları işlerinin gereğini yerine getirmekten alıkoymaz. Zorluklar karşısında yılmaksızın üstlendikleri görevleri en ileri düzeyde yerine getirmekle yetinmez ve daha fazlasının nasıl yapılacağına ‘kafa yorar’lar. Zor dönemlerin-çetin işlerin insanlarıdırlar. Bir tür zanaat ustalığıdır yaptıkları. Devrimci pratik ve bilgi birikiminin dinamik gelişiminden aldıkları güçle, hep daha iyisini daha ileriden yapma-gerçekleştirmeye koyulurlar. Bu türden mücadele militanları olmaksızın devrim davasının ihtiyaç duyduğu araç ve unsurların üretimi ve oluşturulması zordur. Fethi Yentür bu tür devrimcilerden biridir. Öğrenmiş, üretmiş, öğretmiş, yılmaksızın çalışmış, göşterişsiz-sade yaşamıyla, samimi-içten ve yoldaşça sevgisiyle etrafındakilere ‘insani hasletler’ bahsinde de örnek olmuştur. Unutulmayacak, anısı ve adı mücadelede yaşayacaktır.
Evrensel'i Takip Et