EMEP'in düzenlediği halk toplantılarından çağrı: Halkçı bir belediyecilik için birlik
Emek Partisi'nin Pertek ve Hozat'ta gerçekleştirdiği halk toplantılarında; demokratik, toplumcu, halkçı bir belediyecilik için birlik çağrısı yapıldı.

Fotoğraf: Evrensel
İLGİLİ HABERLER

HEDEP Eş Genel Başkanı Bakırhan’dan kayyumlara hodri meydan

Özgür Özel: CHP'yi Türkiye'nin en iyi yönetilen kurumu haline getireceğiz

Yerel seçim takvimi Resmi Gazete'de yayımlandı

"İttifak ve sınırları halka açıkça anlatılmalı"
Emek Partisi (EMEP) Pertek ve Hozat ilçe örgütleri, ilçe merkezlerinde yerel seçimlere dair halk toplantıları gerçekleştirdi. Toplantıya EMEP Genel Başkan Yardımcısı ve GYK üyesi Leven Tüzel katıldı. Tüzel, toplantılarda; demokratik, toplumcu, halkçı bir belediyecilik için birlik çağrısı yaptı.
"ZENGİNLERDEN SERVET VERGİSİ ALINSIN"
Toplantılarda konuşan Tüzel, asgari ücret görüşmelerine vurgu yaparak, "Asgari ücret komisyonu toplanacak. Ülkenin çalışan nüfusunun çok büyük kısmı asgari ücretle hayatını çeviriyor. 11.400 TL çok düşük bir rakam, bu rakamla hayatını sürdürmeye çalışıyorlar. Emekli ücretleri çok daha az. Mehmet Şimşek vergiyi tabana yayacağız diyor. Çeteler, mafyalar, ortalığa dolar, avro saçan bir takım fenomenler, Galatasaraylı futbolcuların vurgun yapalım derken dolandırılmaları konuşuluyor. Ama asıl dikkat çekici olan şey şu; milyonlarca doları elinde tutanlar bundan para kazananlar zerrece vergi vermiyor. Partimiz özellikle bu vergiyi tabana yayma aldatmacasına ve bu ekonomideki adaletsizliğin faturasını milyonlarca halka yıkan vergiyi halktan toplayıp sermaye kesimlerine aktaran bu adaletsizliğe karşı adil bir vergi düzeni için zenginlerden, servet sahiplerinden, büyük şirketlerin üzerinden para kazananlardan servet vergisi alınsın diyoruz" dedi.
"ÖZAK İŞÇİLERİYLE DAYANIŞMA ÇAĞRISI"
Toplantılarda Urfa’daki Özak Tekstil işçilerinin direnişine de değinen Tüzel, "Yüzlerce işçi, örgütlü oldukları sendika haklarını savunmadığı için sendika değiştirmek istiyor, BİRTEK-SEN sendikasına, gerçekten işçi davasını, emek davasını güden bir sendikaya geçmek istiyorlar. Patronun ilk tepkisi işçi atmak oluyor. Bunun üzerine işçiler direnişe geçiyorlar. Bugün de vali patrondan aldığı talimat gereğince her türlü gösteriyi yasaklıyor, 'grev yapamazsınız, direniş yapamazsınız' deyip jandarmayı işçilerin karşısına çıkartıyor, böyle bir karadüzen" ifadelerini kullanarak Özak Tekstil işçileriyle dayanışma çağrısında bulundu.
"BELEDİYELERE ATANDIĞI GİBİ TTB'YE KAYYUM ATANDI"
Türk Tabipler Birliği’ne kayyum atanmasını da eleştiren Tüzel, "Türk Tabipleri Birliği ne yapıyor, bizim sağlık hakkımızı savunuyor. İşte sağlık ocaklarından, başlayarak devlet hastaneleri ve kamu eliyle parasız nitelikli ulaşılabilir bir sağlık hakkını savunuyor, bunun mücadelesini veriyor, özelleştirmelere karşı çıkıyor. Ha bire kaynakların özel hastanelere aktarılmasına karşı çıkıyor. Böyle yaptığı için yargı eliyle dün bir karar çıktı Türk Tabipleri Birliğinin yönetim kurulu konseyi görevden alındı yerine kayyum atandı. Belediyelere atandığı gibi üniversitelere atandığı gibi bir meslek örgütüne de kayyum atandı" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
"SİYASALLAŞMIŞ YARGI DEĞİL, HALKA KARŞI SORUMLU YARGI"
İktidarın, Anayasa Mahkemesi'nin ve Avrupa mahkemelerinin kararlarını tanımadığını ve bu yüzden de hâlâ Hatay Milletvekili Can Atalay'ın, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Selçuk Mızraklı'nın ceza evlerinde olduğunu söyleyen Tüzel, "Atanmışlarla bir yönetimi istemiyoruz. Siyasallaşmış yargı değil doğrudan halka karşı sorumlu, halkın içinden çıkmış bir yargı mekanizmasını savunuyoruz" diye konuştu.
"BU TUTUM İKİ YÜZLÜLÜKTÜR"
Filistin meselesinde iktidarın iki yüzlü bir tutum takındığını söyleyen Tüzel, "Hem kendi ailesinin hem de devletin İsrail devleti ile ticari ilişkileri devam ediyor. Filistin'e ağlıyorlar ama kendileri sınır ötesine operasyonlar düzenliyorlar. Kürtlerin kazanımlarına karşı sınır ötesi operasyonlar düzenlemekten geri durmuyorlar. Bu tutum iki yüzlülüktür" ifadelerini kullandı.
"GENÇ GÖÇÜ EN TEMEL SORUNLARDAN"
Genç göçünün Dersim'in en temel sorunlarından biri olduğunu söyleyen Tüzel, "Bunun için mücadele etmemiz gerekiyor. Göçü önlemek buradaki iktidar kuşatmasının da önüne geçme için önemli bir mücadele alanı. Yani buranın yapısını değiştiren, buranın geleneklerini, kültürünü, değiştirmek isteyen buranın inancını ortadan kaldırmak isteyen, bir şekilde nüfus değişimlerini yapmak, ikamet taşımalar, devlet görevlileri eliyle buraların nüfus dengelerini bozulması ve bunların da tabii seçimlerde de kullanılması aslında belki de bu coğrafyayı bekleyen en büyük tehlikelerden bir tanesi" dedi.
"SEÇİMLERE BİRLİĞİMİZİ SAĞLAYARAK GİDELİM"
Tüzel halk toplantılarında, yaklaşan yerel seçimlere dair yerellerde çalıştaylar örgütleme çağrısında bulunarak "Yerel seçimlerde birliğimizi sağlamak üzere çalıştaylar örgütlemeliyiz. Nasıl bir belediye istiyoruz, nasıl bir belediye başkanı istiyoruz, halk meclislerini nasıl inşa edebiliriz? Tüm bu sorulara cevap arayıp seçimlere birliğimizi sağlayarak gidelim" dedi. (Dersim/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et