Emek Gençliği 7. Konferansı Karar ve Sonuç Deklarasyonu

Emek Gençliği ‘Emperyalizme ve Gericiliğe Karşı Eşit ve Özgür Bir Gelecek için Birleşelim’ şiarıyla Şubat ayında başlattığı 7. Konferans sürecini 11-12 Nisan’da Ankara’da yaptığı merkezi konferans ile tamamladı. Türkiye’nin 34 ilinden işçi, işsiz liseli, üniversiteli delegelerin katılımıyla gerçekleşen merkezi konferansta şu kararlar alındı:

1) 1 Mayıs ve Seçim Kampanyasının Gençlik Kitleleri İçinde Örgütlenmesi
İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs çalışmalarını vakit kaybetmeden hızlandırmalıyız. Her birimimiz ve gençlik grubumuzun merkezi materyallerimizin yanında yerel materyaller de çıkardığı, 1 Mayıs komitelerini oluşturduğu, gençliğin neden 1 Mayıs’a katılması gerektiğine dair bir aydınlatma faaliyeti sürdürdüğümüz bir çalışma yürütmeliyiz. 2015 1 Mayıs’ının başta işçi gençlik olmak üzere gençlik kitleleri arasında en yaygın biçimde örgütlenmesi için etkili bir çalışma yürütmeli ve güçlü bir katılım sağlamalıyız. Dergimiz Genç Hayat’ın önümüzdeki iki sayısı da 1 Mayıs merkezli çıkacaktır. Dağıtımını yaygın olarak örgütlemeliyiz.
Gençlik örgütümüz için 6 Mayıs’ın önemi tartışılmazdır. Bu sene 6 Mayıs için örgütlediğimiz etkinliklerimizde gençlik mücadelesi tarihini, deneyimlerini anlatmalı; bugünün mücadelesinin yönelimini gençlik hareketinin birikimiyle birleştirmeliyiz. 6 Mayıs Türkiye gençliğinin kendi talepleriyle alanlara çıktığı bir gün olmalıdır.
7 Haziran seçimlerinin önemini hemen her platformumuzda tartıştık. Sermaye hükümeti AKP’nin başkanlık sistemi hayalleri kurduğu bu seçimleri kazanmak için her türlü yola başvuracağını söyleyebiliriz. Öte yandan emek, barış ve demokrasi güçlerinin güçlü bir karşı çıkışı onun çöküşünün başlangıcı olabilir. Seçim sürecinde gençlik kitlelerini HDP’ye oy vermeye çağırdığımız, aynı zamanda kendi örgütsel faaliyetimizi sürdürdüğümüz ve kendi platformumuzu anlattığımız bir çalışma sürdürmeliyiz. Bu çalışmamızı işçi, işsiz, liseli, üniversiteli her kesimden gencin taleplerini esas alarak örmeliyiz.

2) Günlük İşçi Basını, Televizyonumuz ve Gençlik Yayıncılığımız
Günlük işçi basını ve televizyonunun gençlik yığınları içinde yaygınlaşması, takip edilmesi ve gençliğin kendi mücadelesinin örgütlenmesinin bir yolu olarak ele alınmasını sağlamalıyız.
Gazetemizin günlük takibini, gençlik kitleleri ile politika yapmamızın bir aracı olarak ele almalı  ve çalışma sürdürdüğümüz her alanda gazete merkezli çalışmayı güvence altına almalıyız.
Gençlik dergimize yaklaşımımız değişmeli. Gençlik kitleleri arasında en yaygın şekilde dağıtımının örgütlenmesini örgüt çalışmamızın ana gündemlerinden biri olarak ele almalıyız. Yine Gençliğin Sesi ve Organize Gençler programlarının bulunduğumuz alanlarda izlenmesini garanti altına almalıyız.
3) Propaganda ve Ajitasyon Faaliyetimiz
Propaganda, ajitasyon ve teşhir faaliyetimizdeki düzeyimizi arttırmalı, yerel ve çeşitli materyaller çıkartmalıyız. Türkiye gibi nüfusunun büyük bölümünü gençliğin oluşturduğu bir ülkede şimdiki düzeyimizle gençlik kitleleri arasında sürdürdüğümüz aydınlatma faaliyetimiz çok zayıftır. Konferansımız, bu durumun değişmesi, daha yaygın ve etkin bir çalışma sürdürülmesini karar altına almıştır. Ajitasyon ve propagandamızın güçlenmesi, yerellerde çıkaracağımız materyallerimizin niteliği açısından Özgürlük Dünyası, Evrensel Kültür, Tiroj, Birlik ve Mücadele ve Evrensel Basım Yayın’dan çıkan kitaplarımızın okunması önemlidir. Bununla birlikte sosyal medya gençliğin kendisini ifade ettiği, politikayı yorumladığı alanlardan biri; politik hattımızı ve platformumuzu bu alana da taşımalı, bu alanı etkin kullanmalıyız.

4) Gençliğin Kitle Örgütlerinin Güçlendirilmesi
Çeşitli lise dayanışmaları, gençlik kültür evleri, gençlik dernekleri, ÖTK’lar, topluluk ve kulüpler, oda gençlik komisyonları Haziran Halk Direnişinin ardından daha işlevsellik kazandı ve belli oranda gençliğin kendini ifade ettiği platformlar olarak ortaya çıktı. Bu örgütlerin güçlendirilmesi, yayılması ve geliştirilmesini konferansımız karar altına almıştır. Gençliğin ortak mücadele platformlarını güçlendirme ve oluşturma konusunda yerellerde attığımız adımların sayısını arttırmalıyız.

5) Gençliğin Sosyalist Eğitimi
Gençliğin sosyalizme olan ilgisi her geçen gün artmaktadır. Bununla birlikte her türden burjuva ideolojisi ve sınıf dışı sol akımlar Marksizm’in alternatifi olarak ortaya atılıyor. Gençlik kitlelerinin işçi sınıfının ideolojisi ile tanışması, sosyalizmi öğrenmesi için daha ileri adımlar atmamız zorunludur. Bu çerçevede organlar ve birimler temelinde eğitim çalışmalarımızı düzenli olarak sürdürmeliyiz. Gençlik örgütü olarak bütün yönetici komitelerimizin Marksizm’in temel klasiklerini okuması için disiplinli ve kararlı bir tutum içerisinde olmalıyız.

6) Gençlik Yaz Kampı
8-16 Ağustos tarihlerinde İzmir/Dikili’de gerçekleştireceğimiz 13. Gençlik Yaz Kampı’nın çalışmalarına şimdiden başlamalı, kamp komitelerini oluşturmalı, bu bağlamda etkin ve güçlü bir kamp faaliyeti sürdürmeliyiz.

7) İşçi Gençlik Çalışmamız
Ucuz iş gücü olmaları, sınıfın mücadele birikimine sahip olmamaları ve güvencesiz çalışma koşullarına belli oranda katlanmaları, sermayenin genç işçileri tercih etmesine neden oluyor. Dolayısıyla işçi sınıfı gençleşiyor. “Emek Gençliği’nin omurgasını işçi gençler oluşturur.” cümlesini gerçekliğe dönüştürmeliyiz. Başta Çağlayan, İMES, Çiğli, OSTİM gibi esas olarak genç işçilerin çalıştığı alanlarda genç işçilere dönük propaganda ve ajitasyonumuzu arttırmalı, genç işçileri Emek Gençliği grupları olarak örgütlemek üzere bir faaliyet yürütmeliyiz. Geleceğin işçilerini yetiştiren meslek liselerinin örgütlenmesini özel olarak ele almalı, planlarımızı bu liseler etrafında yeniden yapmalıyız.

8) Genç Kadınlar İçindeki Çalışmamız
Genç kadınlar üzerinde artan baskılar aynı oranda onların tepkilerinin birikmesine sebep oldu. Genç kadınların birlikte hareket etme eğilimi taşıyan tepkilerini göz önüne aldığımızda; genç kadınların kendilerini ifade edebileceği kulüp, topluluk, okuma grubu, atölye gibi bağımsız örgütlerinin kurulmasına ilişkin adım atmalıyız. Tüm yönetici komitelerimiz ve organlarımızla genç kadınlar arasında sürdürdüğümüz ajitasyon ve propagandamızı güçlendirmek üzere bir faaliyet yürütmeliyiz.

9) Çevre ve Yaşam Alanlarının Savunulması
Kapitalizm doğayı ve yaşamı her geçen gün daha da yaşanılmaz kılıyor. Doğal kaynakları hızla metalaştırıyor. Sermaye hükümeti AKP de rant ve talan politikalarının bir parçası olarak her akarsuyun üzerine HES inşa ediyor, yenilenebilir enerji kaynakları dururken doğayı kirleten ve oldukça pahalı olan termik ve nükleer santraller yapıyor, altın ve maden aramalarıyla köylüleri yerlerinden ediyor. İşçi emekçileri ‘kentsel dönüşüm’ adı altında şehir merkezlerinden tecrit ediyor. Tüm bu politikalar çevre ve yaşam alanlarının savunulması mücadelesini daha acil kılıyor. Ülkenin hemen her yerinde bu nedenle kurulmuş inisiyatif, platform, dernek vb oluşumların içinde yer almalı, bu oluşumların güçlenmesi için çaba harcamalıyız. Bu alandaki ajitasyon ve propagandamızı derinleştirmeliyiz.

10) Bölge ve Dünya Gençliğiyle Dayanışma
Ortadoğu’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Latin Amerika’ya dünyanın hemen her yerinde gençlik geleceksizliğe, adaletsizliğe, baskılara, sömürüye karşı; eşitlik, özgürlük ve güvenli bir gelecek için mücadele ediyor. Başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu halkları Ortaçağ karanlığına ve barbarlığa karşı direniyor. Dünya gençliğinin her türden gericiliğe karşı mücadelesini selamlıyor ve onlarla dayanışma içinde olduğumuzu bildiriyoruz. Enternasyonalizmin gereği olarak dünya gençliğinin deneyimlerini edinme ve deneyimlerimizi onlarla paylaşma noktasında önümüzdeki dönem daha somut adımlar atmalı, aramızdaki koordinasyonu sağlayacak iletişim ağlarını kurmalıyız.

11) Örgütsel Yenilenmemiz
Birimler ve gençlik grupları üzerinden yükselen bir gençlik örgütü olmak için sürdürdüğümüz çalışmaları ısrarla ve kararlılıkla devam ettirmeliyiz. Birimler temelinde çalışma yürüten Emek Gençliği gruplarının sayısını artırmalı, başta konferans yaptığımız birimler olmak üzere bütün bir politik çalışmamızı birimler temelinde yürütmeyi garanti altına almalıyız.
7. Konferansımız platformumuz çerçevesinde yapılan tartışmalarımız sonucunda tamamlanmıştır. Bu tartışmalar bize şunu göstermiştir ki; geniş gençlik kesimlerine Emek Gençliği’ni anlatma, onları platformumuza ve örgütümüze kazanma konusundaki tartışmalarımıza devam etmeli, bunu günlük çalışmamızın temel bir parçası haline getirmeliyiz.