İl il 6 Mayıs anmaları (2018)

Tam bağımsız ve demokratik Türkiye için mücadele eden devrimci gençlik hareketi önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilişlerinin 46. yılında ülkenin birçok yerinde kitlesel etkinliklerle anılıyor. Gençler, geleceksizliğe; savaşa, tek adam yönetimine, işsizliğe, üniversitelerdeki baskılara, eğitimin niteliksizleştirilmesi ve gericileştirilmesine karşı iş, bilim, barış ve özgürlük için alanlara çıktı. 

ANKARA

Tam bağımsız ve demokratik Türkiye için mücadele eden devrimci gençlik hareketi önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilişlerinin 46. yılında Ankara Karşıyaka'daki mezarları başında anılıyor.

İSTANBUL

Tam bağımsız ve demokratik Türkiye için mücadele eden devrimci gençlik hareketi önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilişlerinin 46. yılında anılıyor. Denizler için İstanbul'daki anma 6. filoyu denize döktükleri Dolmabahçe'de yapıldı.

Denizler Dolmabahçe'de anıldı

8 Mayıs Salı
Saat 19:00'da Nostalji Kitap Cafe'de "1968’in 50. yılında antiemperyalizm" başlıklı söyleşi gerçekleştirilecek. Konuşmacı olarak Evrensel Gazetesi Baş Yazarı İhsan Çaralan ve Alişan Doğan katılacak.

Nostalji Kitap Cafe: Teyyareci Fehmi Sk. No: 12/C Pangaltı

İZMİR

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 46. yılında ülkenin birçok yerinde olduğu gibi İzmir'de de anıldı. Alsancak Sevinç Pastanesi önünde bir araya gelen kitle buradan 'Bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için işçi sınıfının yolundayız' pankartı ile Türkan Saylan Kültür Merkezi'nin önüne yürüdü.

Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Emek Gençliği adına basın açıklamasını okuyan Yunus Alpergün, "46 yıldır Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın verdiği onurlu mücadelenin bayrağı, eşit ve özgür bir dünya kurmak isteyen gençlerin ellerinde yükseldi ve yükseliyor" dedi.

"Yusuf, Hüseyin, Deniz; sürüyor, sürecek mücadelemiz", "Emperyalistler, işbirlikçiler 6.Filo'yu unutmayın" sloganlarının atıldığı açıklamada Alpergün, "İlan ettikleri OHAL ile, çıkarılan KHK’ler ile Türkiye işçi sınıfnın ve gençliğinin mücadelesinin önüne geçmek, ülkeyi kendi çıkarlarına göre yönetmek istiyorlar! Barış isteyenler, gerçeğin haberini yapanlar tutuklama terörüyle karşı karşıya kalıyor. Üniversiteler, liseler, eğitim kurumları, dernek ve vakıflar tamamen AKP’nin istediği biçimde dönüştürülüyor. Bilimsel eğitimin kırıntıları dahi ortadan kaldırılıyor. Ortaçağ karanlığına karşı mücadele eden üniversite öğrencileri tutuklanıyor, eğitim hakları ellerinden alınıyor" dedi.

Alpergün, Denizleri anmak için değil mücadelelerini yükseltmek için burada olduklarını vurgulayarak "Türkiye gençliği tıpkı Denizlerin baskılara, emperyalist politikalara, sömürü düzenine hayır diyerek başlattıkları bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde olduğu gibi 24 Haziran seçimlerinde de gerici faşist politik rejimin inşasına dur diyecektir" diye konuştu.

Apergün son olarak 10 Ekim Ankara Katliamında yaşamını yitiren Korkmaz Tedik'in sözleriyle açıklamayı bitirdi:

“Adınız, nesiller boyu doğan çocuklara madalya oldu. Mücadeleniz o kadar onurlu ki bayrağınız hala ellerde. Ve bizler; sizsiz geçen yılların en şanslı insanlarıyız; tarihin, en yiğit evlatlarının bayrağı bizim ellerimizde. Adınız, mücadeleniz ve onurla teslim ettiğiniz bayrak, uğrunda ölümü göze aldınız bir dünyayı kurana dek, yere düşmeyecek! Yaşasın Devrim ve Sosyalizm.”

Açıklamada KESK MYK Üyesi Elif Çuhadar da söz aldı. Çuhadar, "Onlar, antiemperyalist mücadelenin sembolüdür. Bugün iktidar yerli ve milli söylemi içerisinde antiemperyalist olduğunu söylese de ülkemiz bütün kaynaklarını talan ederken, sermayeye peşkeş çekerken, bu ülkeyi savaş batağına sürüklerken yerli ve milli söyleminin ne kadar boş bir yalan olduğunu kanıtlamaktadır. Denizler antiemperyalist mücadelenin tam bağımsız mücadelenin bayraktarlığını yaptılar. Bizler de hem sınıf mücadelesi aracı olan sendikal mücadelenin içersinde olan sendikacılar olarak sınıf mücadelesini büyüterek, bütün halkımızla birlikte öncelikle hedefimiz 24 Hazirandaki seçimler olmak üzere iktidara yaptıklarının hesabını soracağımız bir mücadeleyi önümüzde koymak zorundayız. Bu anlamda bizler Denizlerin açtığı yolda tam bağımsız antiemperyalist bir mücadeleyle bu mücadeleyi büyütme sözünü veriyoruz" dedi.

Anma Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın son mektuplarının okunması ile sona erdi. (İzmir/EVRENSEL)

DENİZLER GEBZE'DE MÜDAHALELERE RAĞMEN ANILDI

6 Mayıs 1972’de idam edilen 3 fidan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan için Gebze’de de anma düzenlendi. Gebze Emek ve Demokrasi güçleri tarafından düzenlenen anmadan önce saat 16:00’da Gebze Moda Giyim önünde toplanan kitle, slogan ve alkışlarla Gebze Kent Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirmek istedi.

Yürüyüş başlayacağı esnada polis Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın resminin olduğu pankartla yürümek isteyen kitleye pankartın izinsiz olduğu gerekçesiyle müdahale etti. Pankartla yürümek isteyen kitle tepki gösterince polis kitleye saldırdı. Pankart toplanarak başlayan yürüyüş bu kez de kitlenin yolu kapatmasına izin vermedikleri için engellenmek istendi. Polis yürüyüş yolunda kitleye defalarca kez müdahale etti. Bu sırada bir kişi başına aldığı darbe nedeniyle hastaneye kaldırıldı.

Slogan atarak pankart ile kent meydanına gelen kitle Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan ve onların nezdinde yaşamını yitiren tüm devrimciler için bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdi. Saygı duruşunun ardından sloganlar atıldığı esnada dışarıdan bir kişi kitlenin arasına girerek ses cihazına tekme attı. Bu sırada polis ve kitle arasında yine bir gerginlik çıktı.

Engellemelere ve saldırıya rağmen devam eden basın açıklamasında ‘46 yıl boyunca her 6 Mayıs, yas günü değil, mücadele günü olarak yer tuttu takvimlerde. Bu yıl da yolsuzluk ve yağma düzenine, savaş çığırtkanlığına, baskı ve sömürüye, OHAL’e karşı 6 Mayıs’ta yine diyoruz ki Tüm bunlardan en çok etkilenen kesim biz gençler oluyoruz. Denizlerin idam sehpasında biz genç kuşaklara bıraktığı devrimci mirasın anlamı işte bugün burada anlam kazanmaktadır. Katledilişlerinin 46. yılında Denizleri ve onların nezdinde tüm devrim şehitlerini bir kez daha saygı ile anıyor ve onların bıraktığı bayrağı bugünden ileriye taşımak için, gençliği Bağımsızlık, Demokrasi ve Sosyalizm mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz’ denildi.

Açıklamanın ardından söz alan CHP Gebze İlçe Örgütü Başkanı Musa Yılmaz  “Emniyet sınıfı, bugün sınıfta kaldı. Aralarından biri, bir arkadaşımıza saldırdı. Provokatörlere yenilmeyeceğiz. Onlar bu kargaşayı her zaman yarattı” dedi.

CHP İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Baran Orhan, Deniz Gezmiş’in Filistin Halkı ile mücadele etmek için verdiği süreci hatırlattı.

Ardından söz alan Emek Partisi Gebze İlçe Başkanı Hasan Atik yürüyüşe gerçekleştirilen saldırılara tepki gösterdi. Atik Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının o yıllardaki mücadelesinin bir benzerinin emperyalizmin dalkavukluğunu yapanlara karşı günümüzde de sürdüğünü dile getirdi. Hasan Atik anma programında sağlanan birlikteliğin 24 Haziran’daki erken seçimlerde sandıkta da tekrarlanması gerektiğini aktardı.

'Üç Fidan', idam edildikleri saatte anıldı

ADANA

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Adana’da Atatürk Parkı’nda anıldı. Emek Gençliği, Öğrenci Kollektifi, FKF, HDP, EMEP ve Adana Demirspor taraftar grubu 6'ıncı Bölge'nin katıldığı anmada basın metnini okuyan Mesut Baylav, 46 yıldır onların verdiği onurlu mücadelenin bayrağının eşit ve özgür bir dünya kurmak isteyen gençlerin ellerinde yükseldiğini ifade etti. Baylav, “Biz onları anmak için değil onları katleden düzenle hesaplaşmaya dair verdiğimiz sözü hatırlamak, onları öldürdüklerini sananlara bir cevap vermek için buradayız” dedi.

Tek adam ve tek parti rejimine dikkat çeken Baylav, “Barış isteyenler, gerçeğin haberini yapanlar tutuklamalarla karşı karşıya kalıyor. Üniversiteler, liseler, eğitim kurumları, dernek ve vakıflar tamamen AKP’nin istediği biçimde dönüştürülüyor. Bilimsel eğitimin kırıntıları dahi ortadan kaldırılıyor. Eğitim niteliksizleşiyor. Ortaçağ karanlığına karşı mücadele eden üniversite öğrencileri tutuklanıyor, eğitim hakları ellerinden alınıyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye gençliğinin, tıpkı Denizlerin baskılara, emperyalist politikalara, sömürü düzenine hayır diyerek başlattıkları bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde olduğu gibi 24 Haziran seçimlerinde de gerici, faşist politikalara dur diyeceğini ifade eden Baylav, “Tıpkı Denizler gibi biz de bu gidişe dur demek ve kendi özgür dünyamızı kurmak için mücadele etmek zorundayız. Tüm Türkiye gençliğini tek adam tek parti gidişatına dur demek için bulunduğu her alanda mücadele etmeye, talepleri etrafında birleşmeye çağırıyoruz” dedi.

Bu 6 Mayıs’ta Türk ve Kürt halklarının eşit bir şekilde barış içinde özgürce birlikte yaşayabilmesi için, Emperyalist savaş politikalarının karşısında, bağımsızlık ve özgürlük için mücadele edeceklerini ifade eden Baylav, “Parasız, bilimsel, demokratik, bir eğitim için, sömürünün karşısında,insanca yaşam ve eşit iş hakkı için, faşist baskıcı bir rejim inşası karşısında demokrasi ve sosyalizm için örgütlenmeye ve mücadele etmeye devam ediyoruz, edeceğiz” dedi. (Adana/EVRENSEL)

EMPERYALİZM PANELİNDE SEÇİM TARTIŞMALARI ÖNE ÇIKTI

Emek Partisi Adana İl Örgütü’nün Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde düzenlediği panelde '68 kuşağı ve emperyalizme karşı mücadelede gümünüz görevleri konuşuldu. Emek Partisi Adana İl Başkanı Sevil Aracı’nın moderatörlüğünü yaptığı panele HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat, CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ve Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel’in konuşmacı olarak katıldı. Panele işçiler, kamu emekçileri ve gençler yoğubn ilgi gösterdi. CHP, HDP ve EMEP üyeleri ile Adana’daki demokratik kitle örgütlerinin yoğun katılım gösterdiği panelde vatandaşlar hem partilerin tutumlarını hem de birliktelik olanaklarını tartıştı. EMEP Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel, “Cumhurbaşkanı adaylarının, Kürt halkına, Demirtaş’a, cezaevindeki milletvekillerine, OHAL’e dair seçmenlere ne dediği, bu 50 günün nasıl örgütleneceği önemlidir. Sadece yukarıdan söylenmesi yetmeyecek. Adana’da demokrasi güçlerinin, CHP; HDP, EMEP il örgütlerinin kafa kafaya verip T'ürkiye’ye ne diyeceğiz'i konuşması önemlidir” dedi.

'ORTAK TALEPLER ÜZERİNDEN HAREKET ETMELİYİZ'

Günümüzün görevleri konusunun önemli olduğunu dile getiren CHP Adana Milletvekili Aytuğ Atıcı, "Bugüne kadar verilen antiemperyalist mücadeleleri bir gözden geçirin. Fransa Cezayir'de, ABD Küba'da ne yapmış, Suriye'de bugün ne oluyor bir bakın. Peki biz bugün ne yapacağız? Önemli olan bölüm bu. Aleviyi Süniye düşman etmeye çalışırlar. Yetmez Kürtleri Türklerle düşman etmeye çalışırlar. İşte emperyal tuzaklar bunlardır. Zorla mı Cargill şeker fabrikalarını sattırdı. AKP’nin en büyük korkusunun halkın bir araya gelmesi. Biz birlikte hareket edeceğiz" dedi.

Önce HDP'yi kriminalize edip HDP’nin yanında olunca CHP de terörist diyerek ondan uzaklaştırmaya çalışıldığını ifade eden Atıcı, “Desinler. Birbirinizi anlamazsak emperyalizme yem oluruz. 'Halkaları kardeşliği' derken Denizler bugünleri görüp demişlerdir. HDP’ye oy verenlerin iradesi görülmüyor. HDP’yi ya da İYİ Parti'yi yok edebilirler mi? Hayır edemezler. Bizlerin ortak yolu var. Emperyalizme karşı mücadeledir” dedi.

Kürt sorunun sadece HDP ile çözülmeyeceğini belirten Atıcı, “Kürtlerin yaşadığı sorunları Türkler, Alevilerin sorunlarını Müslümanlar söylemedikçe bu sorunlar çözülmez. Tüm sorunlarımız çözmek için 24 Haziran’da tüm sorunlarımızı çözmeliyiz. Seçim sürecinde ortak taleplerimiz üzerinde birlikte mücadele etmeliyiz” diye konuştu.

ATICI'YA DOKUNULMAZLIK VE DEMİRTAŞ SORULARI

Soru cevap kısmında Aytuğ Atıcı’ya HDP’nin neden sıfır baraj ittifakının dışında bırakıldığı ve neden CHP'nin HDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına desteklediği soruldu. Atıcı'ya ayrıca 2. tura kalması halinde neden Muharrem İnce’yi desteklemek gerektiği soruldu.

Dokunulmazlıkların kaldırılmasını desteklemediğini ifade eden Atıcı, CHP’nin milletvekillerinin yüzde 85’inin “Hayır” oyu verdiğini ve bunu önemli olduğunu savundu. Vatandaşın derdine kim çare buluyorsa ona oy vereceğini dile getiren Atıcı, “Milletvekillerinin tutuklu yargılanmaları yanlıştır diyorsa bunun sözünü verecek. Kayyım ataması yanlıştır demişse CHP Muharrem İnce bunun dışında bir şey yapamaz. Kürt sorununun çözümün Mecliste arayalım diyorsa Muharrem İnce’nin başka bir şey söylemesi beklenemez” dedi.

Demirtaş’ı ziyaret eden birçok milletvekilleri olduğunu ifade eden Atıcı, “CHP ikinci turda Demirtaş’ı desteklemeyecek kadar bu ülkeye ihanet edecek bir parti olmamıştır” dedi. CHP’nin olmadığı yerde HDP’nin HDP’nin olmadığı yerde CHP’nin sandıklara sahip çıkması gerektiğini ifade eden Atıcı, birlikte hareket etme mesajı verdi.

'DENİZLER HALKIN TALEPLERİNİ HAYKIRDI'

Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısıi Levent Tüzel, Türkiye toplumunun geçmişten bugüne kadar yaşadığı acılara 24 Haziran günü cevap vereceğini söyledi. 68’deki koşulların ve taleplerin bugün de devam ettiğini ifade eden Tüzel, “Denizler halkın gönlünde yerlerini almıştır. Denizler siyaset sahnesinde yer aldıklarında halkın taleplerini haykırdılar. O gün verilen mücadele günümüzde de devam ediyor. NATO üsleri yapılırken tüm kaynaklar özelleştiriliyor. O günkü talepler bugünde güncelliğini koruyor” dedi.

Denizlerin döneminde de iktidarın üniversite gençlerine saldırdığını dile getiren Tüzel, iktidar kendisini ayakta tutmak için her dönem devrimci gençlere dönük saldırdığını ve buna karşı mücadelenin bugün her dönemden daha fazla gerekli olduğunu söyledi. Tüzel, AKP’nin ülkeyi enkaza çevirdiğini ve bu enkazı demokratik yöntemlerle ortadan kaldıracaklarını kaydetti.

'TEK ADAMA SET OLMALIYIZ'

Dikkat edilmesi gereken konunun emperyalist gericiliğin bölgedeki temsilcisi olmuş bir iktidarın ülkeyi daha kötüye sürüklemesinin önünde set oluşturmak olduğunu ifade eden Tüzel, “Önemli olan 16 Nisan’ın devamının, tek adamın önüne geçmek. Ana muhalefete ihtiyaç olduğu açık. Ve bu süreci doğru yönetmesini beklemeliyiz. HDP’ye siyaset yapma hakkına, yurttaşlık hakkına sıfır baraj ittifakında yer vermesi beklenirdi. Ama olmadı. Burada mesele HDP’siz bir muhalefetin kazanma şansı yoktur gibi bir saptama değil çünkü böyledir” dedi. 

Meselenin sadece sandık seçim hesapları olmadığını söyleyen Tüzel, “80 milyonun sorunu var. Kürt sorunu var ülkede. Cumhurbaşkanı adaylarının, Kürt halkına, Demirtaş’a, cezaevindeki milletvekillerine, OHAL’e dair seçmenlere ne dediği, bu 50 günün nasıl örgütleneceği önemlidir. Sadece yukarıdan söylenmesi yetmeyecek. Adana’da demokrasi güçlerinin, CHP; HDP, EMEP il örgütlerinin kafa kafaya verip T'ürkiye’ye ne diyeceğiz'i konuşması önemlidir” dedi.

IRGAT: HALK İKTİDARINI SAVUNACAĞIZ

HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat, tutarlı bir emperyalizm mücadelesinin nasıl yapacağı üzerinde durmak gerektiğini ifade etti. 68 kuşağının öne çıkan yönlerine değinen Irgat, "O günün koşullarında mücadele ruhuna baktığımızda o günün mücadele gerekçelerinin yaşadığını görüyoruz. Bu mücadele hattının başarıya ulaşması için elinizden geleni yapmalıyız" dedi.

24 Haziran'ı tek adamdan kurtulma günü ilan ettiklerini aktaran Irgat, "Kadınlar sokakta, Mecliste yaşamın her alanda dışlanıyor. Bu süreci en çok HDP yaşadı. Vekilli düşürülenlerin çoğunluğunun kadın oluşması kadın mücadelesine bir saldırı olarak görüyoruz. Biz kadınlar olarak 24 Haziran’da gereken cevabı vereceğiz” dedi.

HDP'siz bir Meclisinin ve ülkenin de baraj altında kalacağını söyleyen Irgat, “Bu barajı aşmak adına 7 Haziran'dan daha kararlı bir duruşla 24 Haziran'a gidilmelidir. Bugün seçilmişlerin Meclis'te değil cezaevinde olması gerektiğini düşünenler, Belediylere kendi kayyımlarını atayanlar apar topar bir OHAL ilan edip devlet imkanları ile seçimi götüreceklerini düşünenler yanılıyor. Bu sisteme karşıyız diyen herkesin üzerine düşen sorumluluk vardır. En geniş ittifakla halk iktidarını onlara ıspatlamak zorundayız” dedi. (Adana/EVRENSEL)

MALATYA

68 gençlik önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, katledilişlerinin yıl dönümünde Malatya’da unutulmadı. Emek Gençliği EMEP il binasinda bir açıklama yaptı. Emek Gençliği adına açıklamayı Merdan Şahin okudu.  Şahin, "Biz gençler olarak emperyalizme karşı, savaşa karşı;  bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için taleplerimizi yükseltmeliyiz" dedi.

Açıklamanın devamında ise Şahin "Emperyalist saldırganlığın şiddetlendiği  ve bölgesel savaşın yaşandığı bir  dönemden geçildiğini, emperyalist politikaların Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmeye devam ettiğini, Kürt sorununun tam hak eşitliği temelinde demokratik halkçı çözümünü, içeride ve dışarıda askeri operasyonların durdurulması, ülke dışındaki askeri güçlerin derhal geri çekilmesi ve Suriye, Irak başta olmak üzere sorunların demokratik barışçıl zeminde çözülmesi gerektiğine dikkat çekti.

Açıklamada son olarak ise "AKP ve Erdoğan yönetimi inşa etmek istedikleri tek adam tek parti rejimi uğruna gençliğin  baskıların, çatışmaların, savaşların ve ölümlerin, işsizliğin ve geleceksizliğin  girdabına sürüklediğini ifade edilerek "Yusuf’un Hüseyin’in Deniz’in emperyalizme ve gericiliğe karşı vermiş olduğu bağımsızlık ve özgürlük mücaddelesi, bugün gençliğin mücadelesine ışık tutarak sürdüğü" ifade edildi.

MUĞLA

Muğla'da Emek Gençliği, devrimciler Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan, Hüseyin İnan'ı Emek Partisi il binasında düzenledikleri etkinlikle andı. Dönemin tanığı Hüseyin Uygun'un konuşmasıyla başlayan etkinlik, soru cevapla devam etti.

Karl Marx'ın 200. Doğum günü dolayısı ile anmanın gündeminde Marksizm de vardı. Etkinlik, Genç Karl Marx filminin gösterimi ile son buldu. (Muğla/EVRENSEL)

DERİNCE-KOCAELİ

Derince Emek Gençliği, imamlarının 48. yılında Denizleri andı.

Derince'nin Esentepe Mahallesi'nde Vartolular Derneği Lokali'nde gerçekleşen anma, Delikanlım belgeseli ile başladı. Etkinlik, Emek Gençliği MYK Üyesi Çağıl Adıgüzel’in konuşması ile devam etti. Emperyalizmin değişmediğini belirten Adıgüzel, “O dönemden bu döneme birçok şey değişti. Değişmeyen en temel şey ise emperyalizm. En başta olan güç o dönem olduğu gibi bu dönem de Amerika. Bunun yanında birçok ülke sayabiliriz. Türkiye ise bu emperyalistlerin sömürdüğü bir ülke. Bu yüzden hala tam bağımsız bir Türkiye için mücadele etmeliyiz. Bu slogan bugün de değişmemiştir" dedi. 

'BİRLİKTELİĞİ SAĞLARSAK KAZANIRIZ'

Daha iyi bir yaşam isteyen her gencin mücadele etmesi gerektiğini dile getiren Adıgüzel, “Eğer biz gerçekten iyi bir yaşam istiyorsak mücadele edeceğiz. Denizlerin yolundan gideceğiz. Denizlerin bizden tek farkı mücadele azimleridir. Asıl önemli olan da bu azimdir. Bu dünyayı değiştirmek istiyorsak azimle mücadele etmeliyiz. Düşmanlarımız oldukça güçlü ve bunun karşısında bizim tek bir silahımız var o da bizim birlikteliğimiz, bunu sağladığımızda kazanabiliriz” dedi. İyi bir gelecek için tüm gençleri Emek Gençliği saflarında mücadele etmeye davet ederek sözlerini bitiren Adıgüzel, etkinlik sonunda katılımcı gençlerin sorularını cevapladı. (Kocaeli/EVRENSEL)
 

LÜLEBURGAZ

6 Mayıs 1972'de idam edilen, 68'in devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan, halk arasında anılan adıyla Üç Fidan, yapılan etkinlikle anıldı. Lüleburgaz Gençlik Platformu'nun organize ettiği etkinlik, Prof. Necdet Tekin Gençlik Merkezi'nde yapıldı. Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli ve çeşitli siyasi parti ve kurum temsilcilerinin katıldığı etkinliğin sunumunu, emekli öğretmen Aysel Balkan Tan yaptı.

Etkinlikte, Cengiz Özkarabekir'in hazırladığı, 'Türkiye'nin 68'i' adlı belgeselin birinci bölümü gösterildi. Belgeselin yanında gençler, Üç Fidan'a dair yazılan şiirleri okudu, türküleri söylediler.
 
Lüleburgaz Gençlik Platformu'nun düzenlediği etkinlik, üç devrimci gençlik önderinin, idam edilmeden önce ailelerine yazdığı mektupların okunmasıyla sona erdi. (Lüleburgaz/EVRENSEL)
 

ÇORLU

Çorlu'da Üç Fidan, Emek Gençliği'nin Emek Partisi il binasında düzenlediği etkinlikle anıldı. Anmada konuşan Çorlu Emek Gençliği yöneticisi Berkay Ergün, 1960'lı yıllarda dünya genelinde yükselen antikapitalist harekete dikkat çekerek "Deniz Gezmiş ve arkadaşları tarihsel ve siyasal koşulların zorunlu çocuklarıdır. Onların idam sehpasinda haykırdıkları sözler dünya ve ülke koşullarının süzgecinden geçmiştir" diye konuştu.
Emek Gençliği yöneticisi Rojda Korkmaz ise Denizlerin idam edilmelerinin gençliğin ve emekçilerin  mücadelesini sonlandıramadığına dikkat çekerek emperyalizme, faşizme ve tek adamlığa  karşı mücadele çağrısı yaptı.

Anma Can Dündar'ın "Delikanlım İyi Bak Yıldızlara" belgeselinin gösterimiyle sona erdi. (Çorlu/EVRENSEL)

KAYSERİ

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan için Kayseri'de Emek Gençliği tarafından anma etkinliği ve “Antiemperyalizm ve Güncelliği” konulu söyleşi düzenlendi.

Etkinlikte konuşan Emek Partisi MYK üyesi Yakup Aslandoğan, “46 sene geçmesine rağmen kapitalist sömürü düzeni aynı şekilde işleyişine devam ediyor. Ortadoğu’da yaşanan sorunlar; üniversite öğrencilerinin demokratik, bilimsel, ana dilde eğitim talepleri, işçilerin esnek ve ucuza çalışması, her gün bir işçinin cinayete kurban gitmesi Denizlerin mücadele hattını oluşturduğu gibi bugün de güncelliği koruyan unsurlardır.” şeklinde konuştu.

Aslandoğan “Bugün antiemperyalist olduğu savunulan, 'parkasız Deniz Gezmiş' olarak nitelenenler; ABD'nin atından inip Rusya’nın atına binerek antiemperyalistlikten bahsedemezler” dedi. Aslandoğan, bu bağlamda bugün ortak mücadele etmenin daha önemli olduğuna vurgu yaparak “Bütün gençlik Denizlerin kararlılığı ve mücadele azmiyle bugün en ileriden görev almalıdır” ifadelerini kullandı.

Yakup Aslandoğan’ın yapmış olduğu konuşmanın ardından yapılan müzik dinletisiyle etkinlik sona erdi. (Kayseri/EVRENSEL)

BALIKESİR/AYVALIK

Balıkesir Ayvalık’ta CHP ve EMEP ilçe örgütleri Deniz Gezmiş,Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı idam edildikleri saatte andı.

Anmada yapılan açıklamada Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın 6 Mayıs 1972’de bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesi verdikleri için katledildiği vurgulanarak “O zamanlar iktidardakiler mücadele eden gençlerin en önünde yürüyenlerini öldürdükleri zaman, geride kalanların korkuya kapılacaklarını, geri çekileceklerini düşünüyordu. Ama Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in isimleri nesillerdir doğan çocuklara madalya oldu... 46 yıldır onların verdiği onurlu mücadelenin bayrağı eşit ve özgür bir dünya kurmak isteyen gençlerin ellerinde yükseldi ve yükseliyor” denildi.

“Demokrasi güçleri olarak tıpkı Denizlerin baskılara, emperyalist politikalara, sömürü düzenine hayır diyerek başlattıkları bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde olduğu gibi 24 Haziranda da tek adam rejiminin inşasına izin vermeyeceğiz” denilen açıklama şöyle devam etti:

“Tıpkı Denizler gibi biz de bu gidişe dur demek ve kendi özgür dünyamızı kurmak için mücadele etmek zorundayız. Bizler Denizleri anmak için burada değiliz. Onlara verdiğimiz sözü hatırlamak için buradayız. Onları katleden düzenle hesaplaşmaya dair verdiğimiz sözü hatırlamak, onları öldürdüklerini sananlara bir cevap vermek için buradayız. Bu 6 Mayıs’ta Türk ve Kürt halklarının eşit bir şekilde barış içinde özgürce birlikte yaşayabilmesi için, Emperyalist savaş politikalarının karşısında, bağımsızlık ve özgürlük için,  OHAL’in kaldırılması ve KHK’lerin iptal edilmesi için, tek adam, tek parti rejimine geçit vermemek için, sömürünün karşısında insanca yaşam ve eşit iş hakkı için, faşist baskıcı bir rejim inşası karşısında demokrasi ve sosyalizm için örgütlenmeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz” (Balıkesir/EVRENSEL)

BALIKESİR/ALTINOLUK

Emek Partisi Edremit İlçe Örgütü tarafından düzenlenen bir etkinlikle Denizler anıldı. Altınoluk Alevi Kültür Derneğinde düzenlenen anma programı devrim ve sosyalizm davasında yitirilenler anısına saygı duruşu ile başladı.

EMEP İlçe Başkanı Kadriye Gümüştaş yaptığı konuşmada, Denizlerin emperyalizme,savaşa, sömürüye,tek adam tek parti rejimine karşı mücadele edenlerin elinde bayrak olduklarını söyledi.

Etkinlik, Aydın Çubukçu ve Mustafa Yalçınerin Evrensel web TV deki söyleşilerinin izlenmesinin ardından,etkinlik ozan Mikail Değirmenci ve Kamil Yadırgı'nın seslendirdiği türkülerle devam etti.
 

MERSİN

Deniz, Yusuf ve Hüseyin Mersin’de 68’ler Barış ve Kardeşlik Ormanında anıldı. Anmaya birçok sivil toplum kuruluşu, siyasi parti ve çok sayıda yurttaşın yanı sıra Emek Partisi (EMEP) MYK Üyesi Levent Tüzel, HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, CHP Mersin Milletvekilleri Aytuğ Atıcı ve Serdar Kuyucuoğlu katıldı.

Mersin 68’ler Derneği adına açıklama yapan dernek başkanı Doğan Göksel yaptı. Denizlerin Kürt ve Türk ulusunun kardeşliğini savundukları için suçlu görüldüklerini ifade eden Göksel, "Emek sömürüsüne karşı mücadele ettikleri için suçlu görüldüler. Bu süreç içerisinde onları idama gönderen savcılar, hakimler, bürokratlar ve siyasetçiler tarihin çöplüğüne gömüldüler. Ama Denizler milyonların yüreğinde filizlenip büyüdü" dedi.

Ardından söz alan EMEP MYK Üyesi Levent Tüzel, Denizleri hala onların sıcaklığıyla, kararlılıklarıyla anıldıklarını söyleyerek, "Bugünlere işte milyonlarca insanın ve emeğin yaşattığı idealleri, inançlarıyla tarihe ve geleceğe gömüldüler. Dolayısıyla onlar sadece birer devrimci gençlik liderleri olmaktan öte halk kahramanları oldular, halkın sevgilisi oldular. Denizler hep böyle anıldılar, çocuklarımıza isimleri verildi. Ama o gün kapitalizmin, sermayenin, gericiliğin bekçileri olan kimi siyasetçiler, üçe üç diyerek el kaldıranlar bugün hatırlanıyor mu? Çok net ortadadır" diye konuştu.

Denizlerin verdiği mücadelenin hala güncelliğini koruduğunu ifaden Tüzel, "Onlar, ABD emperyalizmine, siyonizme, gericiliğe ve ülkedeki iş birlikçilerine karşı mücadele verirken, tam bağımsız, demokratik bir Türkiye mücadelesi verirken, o kavganın izinden yürüdüğü talepler bugün hâlâ son derece canlı ve son derece geçerli. Türkiye’yi yönetenler, özellikle 2002’de yasaklara, yolsuzluğa, yoksulluğa karşıyız diyerek bugün tek adam noktasına gelenlerin saldırdığı bir halk var. İşçi sınıfı açısından, üretici köylü açısından, kadınlar açısından, gençler açısından bu böyle. 68’in gençlik kuşağı düzen için bir tehdit olarak görünüyordu. Bugünde eğitimi bilimsel, demokratik, özerk bir üniversite isteyen ve aynı zamanda da halkların kardeşliği diyen, sınırlar ötesinde yürütülen savaşa hayır diyen gençler, en son örneği boğaz içi öğrencileri oldu bakın bizzat Cumhurbaşkanı ağzından hedef gösterildiler. Onların en temel, insani ve evrensel hakkı olan eğitim hakkı ellerinden alındı, alınmaya çalışıyor’ ifadelerini kullandı. 

Öğrencileri, gençliğin hedefte olduğunu belirten Tüzel, ‘‘Doğru düzgün bir eğitim ve eşit, parasız, demokratik eğitim verilmediği gibi, şimdi o teslim alınamayan Türkiye gençliği çeşitli uluslardan milliyetlerden Türkiye gençliğine bizzat Erdoğan’ın ağzından ‘15 yıldır iktidardayız ama kültürel, sosyal olarak istediğimiz bir gençliği kazanamadık' diye itiraf ediliyor. Gençlik üzerinde, mücadele edenlerin üzerinde, muhalefet üzerinde baskı korku şantaj devam ettiriliyor. O dönemde miting basanlar, 1969 Pazarında kanlı pazarı tezgahlayanlar bugün o milli görüş geleneğinin temsilcileri meclis yönetiyorlar, hükümet yönetiyorlar ve halkın en temel değerlerini karşımıza çıkıp hiç sıkılmadan inkar edebiliyorlar" ifadelerini kullandı.

6 Mayıs 1972’nin bir son değil başlangıç olduğunu ifade eden Tüzel, ‘‘Onlar dar ağacında Türk ve Kürt haklarının bağımsızlık mücadelesine, kardeşlik hasretlerine işaret ettiler. Onlar o günlerden başlayarak yöneldikleri işçi sınıfına işçi sınıfının mücadelesine ve onun ideolojisine Marksizme ve Leninizme işaret ettiler, öğrenmeye anlamaya çalıştılar’’ dedi.

Değiştirmemiz gerekenler var diyen Tüzel, ‘‘Biz ülkemizin ve halklarımızın gerçek ihtiyacı olan demokrasi ittifakını kurarak geleceğimizi kazanacağız, bu iktidarları değiştireceğiz, kardeşliği, bağımsızlığı özgürlüğü emperyalizme, işbirlikçilerine, gericiliğe rağmen kazanacağız. Bütün komplolara rağmen, bütün gerici söylemlere rağmen kardeşliğimize kast etmelerine rağmen, üniversiteleri bölme girişimlerine rağmen sokaklarda kadınları, gençleri hala tehdit ediyor olmalarına rağmen bunu başaracağız. Denizlere, '68 kuşağının bütün devrimci gençliğine, Vedat Demircioğlullarından Erdal Erenlere, geçmiş kuşağımızın bütün devrimci yurtsever gençliğine sözümüz olsun ki 24 Haziran seçimleri ve sonra ki süreçte biz er geç bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm yolunda yürüyen, bölgede ortadoğu halklarının kardeşliğini sağlamış, dünya işçi sınıfına enternasyonalizm sözünü vermiş bir ülkeyi, işçi sınıfını ve onun gençliğini bu ülkeye armağan edeceğiz’’

Anma etkinliği Akdeniz Sanat Atölyesinin sahne alması ile devam etti. (Mersin/EVRENSEL)

BURSA

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 46. yılında Bursa’da anıldı. Bursa gençlik örgütlerinin çağrısıyla Heykel'de toplanan Bursalılar basın açıklaması yaparak Denizlerin bıraktığı bayrağı sahiplendiklerini söylediler.

Gençlik örgütleri tarafından yapılan açıklamada “6 Mayıs 1972’nin üstünden 46 yıl geçti ama onların adını duyanların, katliam daha dün olmuş gibi yürekleri sızlamakta; bu mahkeme kararlı ve Meclis onaylı cinayeti ve cinayete ortak olanları lanetlemektedirler. Dahası ölümlerinden bunca yıl sonra onların adı, sadece kendi kurdukları örgütün geleneğine bağlanan gençlerin değil kendisini, devrimci, demokrat, muhalif sayan, her milliyetten geniş bir yelpazede yer alan gençlik yığınları için birer önder, birer gençlik lideri, gençlerin önüne yeni ufuklar açan birer sembol olarak anlaşılmaktadır” denildi.

'EMPERYALİZME KARŞI MÜCADELE GÜNCELLİĞİNİ KORUYOR'

Açıklamanın devamında; “Denizlerin idam sırasında son sözleri Yaşasın tam bağımsız Türkiye, kahrolsun emperyalizm ve yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği oldu. Denizlerin o dönem emperyalizme ve yerli işbirlikçilere karşı yükselttikleri mücadele bugün güncelliğini koruyarak gençlere yol gösteriyor. Türkiye halklarını o gün sömüren emperyalizm ve işbirlikçileri bugün hala görev başındadır. Türkiye kapitalistleri ve temsilcisi AKP hükümeti tek adam tek parti temelinde gerici ve faşist bir rejim inşa etme derdindedir. Mevcut politikalar az gelmiş gibi yıkım ve savaş politikaları arttırılmakta, erken seçim, baskın seçim derken memleketin hali iyiden iyiye belirsizliğe sürüklenmektedir. İnşa edilmek istenen tek adam tek parti rejimi doğrudan gençliği de hedef almaktadır.Politik bir dönüşüm ve fikri sefaletin gençlerin içinde yayılmasını amaçlayan üniversitelerin bölünme tasarısı, öğrencilerin kendi organize ettiği ürettiği ne varsa üniversitelerden sökülüp atılmak istenmesi, sürekli değişen belirsizliklerle dolu eğitim ve  sınav sistemi, meslek liselilerin sınavsız geçiş hakkının kaldırılması bunlara örnektir. 70’lerde önce Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam kararını Mecliste iki kolunu havaya kaldırarak onaylayan zihniyet bugün iktidarda bulunuyor. OHAL ve KHK’ler ile ülkeyi yönetiyorlar.

AKP’nin istediği gençlik 6. filo eyleminde 6. filoyu koruyup öğrencilere saldıran gericilerin gençliğidir. Bugünün üniversitelileri itaatkar, dindar, düşünmeyen bir kuşak olmayacak. Denizlerin de parçası olduğu birikimin taşıyıcısı olarak, gençleri gericilik eliyle teslim almaya çalışanların karşısına dikilecek” denildi. (Bursa/ EVRENSEL)

RİZE/FINDIKLI

Rize'nin Fındıklı ilçesinde de Atatürkçü Düşünce Derneği'nde saat 14.00’te yapılan etkinlik, Fındıklı Demokrasi Platformu, liseli  gençler, siyasi partilerin katılımıyla sağlandı. Anmada gençlerin sunumları ile şiir ve slayt gösterileri ve konuşmalardan sonra Fındıklı İskelesinden denize çiçekler bırakıldı.  (Fındıklı/EVRENSEL)

SİVAS

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Sivas'ta Emek Gençliği'nin düzenlediği etkinlikle anıldı. Anma etkinliği Emek Partisi ilçe binasında yapildi. Video gösterimiyle başlayan etkinlik, "Denizlerin Antiemperyalizm Mücadelesi ve Günümüz" konulu söyleşiyle devam etti.

Konuşmalarda bugün de emperyalistlere karşı mücadele etmenin önemi ve gerekliliği vurgulandı. (Sivas/EVRENSEL)

SAMSUN

Denizler Samsun'da iki etkinlikle anıldı. ilk olarak Emek Partisi il binasinda anma programı düzenlendi. Programda yapılan konuşmalarda Denizlerin mücadele karakteri ve tutumları aktarıldı. Denizlerin gerek yaşadıkları dönem gerek günümüzde ezilen halkların özgürlük ve demokrasi mücadelesinde, gençliğin bağımsız, laik ve demokratik eğitim taleplerinde, işçilerin, emekçilerin hak ve adalet taleplerinde örnek olmaya devam ettikleri belirtildi. Daha sonra Denizleri anlatan şiirler okundu, şarkılar dinlendi ve Denizlerin mücadelesini anlatan bir video gösterimi yapıldı.

Saat 13.00'da ise Devrimci 78’liler Derneği önünde Samsun’daki demokrasi güçlerinin katılımıyla bir basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını Dernek Başkanı Cengiz Akşan okudu. Açıklamada Denizlerin mücadelesinin günümüze ışık tuttuğu belirtildi ve bu mücadelenin ne kadar haklı ve gerekli olduğunun günümüzde bir kez daha kanıtlanmış olduğu vurgulandı. Açıklamada, Denizlerin en büyük mirasının devrimci ruhları ve devrimci dayanışmaları olduğu aktarıldı. (Samsun/EVRENSEL)

LONDRA

Denizler Londra’da da anıldı. Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (DAY-MER) tarafından düzenlenen etkinlikte Denizlerin mücadele arkadaşı Mustafa Yalçıner ve İngiltere 68 kuşağından tarihçi Simon Renton birer konuşma yaptı.

Gerçek antiemperyalizm Denizlerin mirasında

'68'den bugüne antiemperyalist mücadele ve gençlik hareketi