25 Kasım 2011 09:37

Devletimiz güçlüdür…

Devletimiz güçlüdür…

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Gücünü görüyorsunuz devletin, sesini de duyuyorsunuz. Sabah akşam ekranlarda devlet büyüğü bas bas bağırıyor, halkına hakaretler ediyor. Güçlü devlet, sabahın köründe operasyonlar yapıp yüzlerce insanı evlerinden bir anda topluyor; devlet yurttaşına dişini gösteriyor.
Devletimiz gücünü deprem bölgesinde de gösterdi, şov yapmaya gelen bakanı protesto eden depremzede halkı cop ve gaz bombaları ile dağıttı. Halkın, devlet gücünü her koşulda hissetmesi gerek diye düşündüler. Dağıtılan depremzede halkın feryat figan ettiğine bakmayın, onlar zaten provokatördür, çünkü Başbakan öyle söylüyor.
Devletin, bu gücünü sadece ülkemizde gösterdiğini sanmayın; aynı gücü Suudi Arabistan’da bile gösteriyor. Anlatayım, bu güce inanın...
Ülkemizden, her yıl yaklaşık 100 bin kişi hacca gidiyor. Umreye gidenlerle birlikte bu rakam 600 bini buluyor.
Hac zamanı bu devlet, bizim hacılara, yani 100 bin kişiye, günde 2 öğün sıcak yemeği diyetisyenlerin kontrolünde hazırlayıp ikram ediyor. Çeşitli dönemlerde umreye gidenlere de aynı ikram geçerli. 5 yıldızlı otellerde kalan hacıların yemeği soğumasın diye, bu yemekler özel ısıtmalı araçlarla taşınıp lüks otellere servis ediliyor. Bu işlerde yaklaşık 800 görevli çalışıyor. Hacılar yiyor, devlet ödüyor. Yarasın diyelim, başka ne diyelim?..
Hac zamanı bu devlet, bizim hacılara, yani 100 bin kişiye müthiş bir sağlık hizmet veriyor. 2 tane seyyar hastane, 14 poliklinik, 1 dis polikliniği, 42’ser erkek ve kadın yataklı servis, 18 acil ve 8 müşahede odası, 25 ambulans ve 420 sağlık personeli, hacıların sağlığını kolluyor. Sağlık olsun diyelim, başka ne diyelim?..
Hac zamanı bu devlet, bizim hacılara, yani 100 bin kişiye eğitim hizmeti de veriyor. Orada yüzlerce Diyanet görevlisi, hacı adaylarına nasıl hacı olunacağını, şeytan taşlamanın, Arafat turunun yolunu yöntemini anlatıyor. Bu turlarda yorulanlar için de, 5 bin kişilik klimalı çadırlar hazır bekletiliyor. Kadın hacı adayları için kadın görevliler ayrılmış, toplam 4 bin 500 personelin 300’ü kadın eğitmenlerden oluşuyor; hacılar eğitiliyor. Zihinleri açık olsun diyelim, başka ne diyelim?..
Hac zamanı bu devlet, bizim hacılara, yani 100 bin kişiye ulaşım ve kargo hizmeti de  veriyor. Hacıların Mina, Mekke ve Medine turları için yüzlerce otobüs oralarda vızır vızır çalışıyor. Ayrıca hacıların Türkiye’ye dönerken yanlarında getirecekleri hurmalar, zemzem suları, hediyelik eşyalar, ıvır zıvır için de her biri 23 tonluk 50 tane TIR kamyon Türkiye yollarına düşüyor. Maksat, dönüşte bunların hacılara yük olmamasıdır; devletimiz her şeyi düşünür. Yolları açık olsun diyelim, başka ne diyelim?..
Zemheri ayazında aç açıkta kalmış Vanlı depremzedeleri gaz bombalarıyla bir çırpıda dağıtabilen güçlü devletimiz, bütün bu hizmetleri her yıl, her hac zamanı yerine getirir; hizmet kalitesi sürekli artar, hizmette kusur olmaz.
Devletimizin gücünden örnekler vermeye daha sonra devam ederim. Halkın cebinden zorla alınan paraların daha başka nerelere harcandığını yazarım. Şimdilik bu kadar ama, dünyalığını yapmış hacıların ayağına yukarıda yazdığım bütün bu hizmetleri götüren Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilmesiyle bile, devletin çok daha fazla güçleneceğini kestirmek zor değil.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...