30 Ağustos 2013 12:37

Cameron ‘kansızlık’tan ölecek mi?

İngiltere Başbakanı David Cameron, 21 Ağustos’ta Suriye’nin başkenti Şam’ın yakınlarında gerçekleşen kimyasal saldırıyı Esad yönetiminin attığına anında kanaat getirmiş; tatilini yarıda kesip ertesi gün Londra’ya dönmüştü. Cameron, Salı günü de çoğu tatilde olan milletvekillerini çağırdı ve

Cameron ‘kansızlık’tan ölecek mi?
Paylaş
Arif Bektaş


Kimyasal silahın kim tarafından kullanıldığı, Birleşmiş Milletler (BM) silah denetçileri tarafından da henüz raporlaştırılmamasına rağmen, Cameron ve kabine üyeleri ülkeyi bir propaganda yağmuruna tuttu. Onlara ve hükümeti destekleyen tüm medya kuruluşlarına göre, hatta muhalefetteki İşçi Partisi Lideri Ed Miliband’a göre, Suriye’de kullanılan kimyasal silahlar İngiltere’nin güvenliğini tehdit ediyordu ve bu tehdit “kayıtsız şartsız” Esad’dan geliyordu.

Öyle bir propaganda yapıldı ki; bazı gazeteler saldırının an meselesi olacağını yazdı. Hatta bazıları manşetten hafta sonunda saldırının gerçekleştirileceğini ve en çok kullanılacak üssün ise Kıbrıs’taki İngiliz üssü olduğunu söylüyordu.

HALK ENGELLEDİ

Birkaç gün, bütün kabine üyeleriyle gazeteleri dolaşan, televizyonlara demeç veren ve hatta tek tek gazetelere yazılar yazan hükümet, dün Suriye’ye saldırma izni anlamına gelen bir oylamaya gitti.

Bir yandan saldırı ve adeta kan isteyen propaganda sürerken, diğer yandan savaş karşıtları ve Cameron’un yalan paketine inanmayan halk karşı kampanya başlattı. Yapılan kamuoyu araştırmalarına göre, İngiliz halkının yüzde 50’den fazlası kesinlikle savaş istemiyor. Yüzde 25’i çekimser kalıyor ve sadece yüzde 25’i saldırılmasını istiyor.

Başbakanlık önünde Salı günü kitlesel bir gösteri yapılarak savaş karşısında daha kararlı bir tutumun olduğu gösterilirken, başta Savaş Karşıtı Koalisyon olmak üzere, kampanya grupları, partiler ve dernekler, halka çağrıda bulunarak, tarihi görevin, savaş çığıtkanlarının kan istemelerine karşı, savaşı durdurmak olduğunu belirtti. Bütün milletvekillerine gönderilen milyonlarca e-posta ve mektupla, savaşa evet oyu kullanmamaları istendi.

Dün Parlamento’da yapılan oylamada ise Cameron ve Suriye’ye saldırı isteyenler kaybetti. İngiliz ordusunun Suriye savaşında rol oynamasını isteyen 272 oya karşın 285 oy da buna hayır dedi. Sonuçların açıklanmasının hemen ardından Cameron, parlamentonun görüşüne saygı duyduğunu ve ona uygun hareket edeceğini söyledi. “Hayır” oyu kullanan milletvekillerinin 30 kadarının da Cameron’un Muhafazakar Partisi’nden olduğu belirtiliyor.

İSTİFA GELİR Mİ?

Şimdi bu soru da soruluyor. Yapılan yorumlarda, “Ya Cameron başka bir taarruza hazırlanıyor, ya da BM silah denetçilerinin raporunu da bekleyerek işi sürece yayacak” deniyor. Rusya, Çin ve hatta Esad, kimyasal silahların muhalifler tarafından kullanıldığını açıklamasına rağmen bunları hiç dikkate almayan Cameron’un, tarihi bir oylamada tarihi bir yenilgi almasının istifa bile getirecek bir hezimet olduğu belirtiliyor. (Londra/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

EMEP: 1 Mart ruhuyla savaşa geçit yok

SONRAKİ HABER

Hollande: Olası harekatın meşruiyeti sağlanmalı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...