19 Şubat 2023 15:24

Depremde işçi  dayanışması | "Dayanışmayı kalıcı örgütlenmeye çevirmeliyiz"

İskenderun’da işçiler, depremden zarar gören arkadaşlarının ihtiyaçlarını karşılıyor ve yardımlar örgütlüyor. Emek Partisi GYK Üyesi Halil İmrek; “Dayanışmayı kalıcı örgütlenmeye çevirmeliyiz" dedi.

Depremde işçi  dayanışması | "Dayanışmayı kalıcı örgütlenmeye çevirmeliyiz"

Fotoğraf: Elif Görgü/Evrensel 

Mustafa Kemal Mahallesi pazar alanında kurulu çadır bölgesinde petrokimya, liman, metal, demir çelik gibi iş kollarında çalışan 25 işçi, depremde yaralarının sarılması için ne yapacaklarını ve kimin ne ihtiyacı olduğunu belirlemek için bir toplantı gerçekleştirdi. Depremzedelerin ihtiyaç ve eksiklikleri belirlendi.

Toplantıda konuşan Eğitim Sen Üyesi Ali Karadaş, deprem öncesi alınmayan önlemlerin bugün sonuçlarını çok ağır yaşadıklarını ve deprem sonrası yapılması gerekenlerin yetersiz olduğu için ikinci kez bir mağduriyet yaşandığını söyleyerek, deprem sonrası yardımların da çok sorunlu olduğunu ve yardım yapan halkın da engellendiğini belirtti. İşçilerin deprem felaketinden örgütlü ve dayanışma ile çıkması gerektiğini söyleyen Karadaş, “Birinci amacımız işyerimizde mahallemizde gerçekten ihtiyacı olan aileleri tespit etmek. Elimiz uzanan noktaya ulaşıp dayanışma ile yaraları saralım. Her fabrikada işçiler kimin ne ihtiyacı olduğunu tespit edip kendileri de dayanışmanın parçası olmalı ve bu süreci el birliği ile atlatmalıdır. Birçok ilde öğrenciler, işçiler, emekçiler depremzedeler için yardımlar örgütlüyor, gençler İskenderun’a gelip depremzedelerin yeniden hayata tutunması için çalışıyor. İlk başlarda yoğun gelen yardımlar bir süre sonra kesilecek ve bu yıkım uzun sürecek. Onun için uzun vadeli bir plan ve program ile hareket etmeliyiz” dedi.

“SENDİKALAR BİR ÇADIR KENT, KONTEYNER KENT KURAMAZ MIYDI?​”

Sendika üyesi bir işçi, deprem gibi kriz, felaket zamanlarında sendikalı olmalarının bir kıymetini, farkını göremediklerini söyledi. Sendikalar işçileri bir çadır kentte toplayamaz mıydı, konteyner kent kurmaz mıydı. Sendika üyesinden aidat alıyor. Deprem gibi bir yıkımda üyeye ne yapıyor. Sendika başkanları çıkıp şu kadar deprem bağışı yaptık diyeceklerine önce üyelerine sahip çıksınlar” dedi.

“SENDİKANIN BÜTÜN İŞÇİLERİ VE AİLESİNİ SARMASI LAZIM”

Başka bir işçi de bazı fabrikalardan işyerinin işçilerin hesabına deprem için para yatırdığını ama bunun bir iki fabrika ile sınırlı kaldığını ve yaygınlaşması gerektiğini söyledi.

Özçelik İş Sendikasının kendi üyeleri ne durumda diye sorması gerektiğini, söyleyen başka bir işçi ise şöyle konuştu: “Sendikalı olmamızın, bir güvencesinin olması lazım. Sendika örgütlü davranmanın aracı önce kendi üyelerinden evi hasarlı olan yıkılan varsa onları bir yerde toplasa bu işçiler çevresinde ihtiyacı olanlara da faydalı olur. Sendikanın bütün üyelerini ve ailesini sarıp sarmalaması gerekir. Sendikanın kendi imkanı yoksa bile üyelerinden dayanışma toplayıp ihtiyacı olanlara ulaştırabilir. Ancak bunların hiçbirine tanık olmadık” dedi.

“DAYANIŞMAYI KALICI ÖRGÜTLENMEYE ÇEVİRMELİYİZ”

Emek Partisi GYK Üyesi Halil İmrek, “Yaralarımızı sararken depremin niye bu kadar yıkıma yol açtığının üzerine de düşünmeliyiz ve konuşmalıyız” dedi. İmrek, yıkılma tehlikesi olan yerlere imar affı getirildiğini, herhangi bir denetimin olmadığını, depreme yönelik bir plan yapmak yerine rant alanlarını paylaşma planları yapıldığını ve bunun bilinçli bir sermaye siyaseti olduğunu vurguladı. Depremin ‘Doğal bir felaket yapacak bir şey yok’ diye geçiştirilemeyeceğini ifade eden İmrek, “21 yıllık siyasetin ağır sonuçlarını yaşıyoruz. Deprem vergisi olarak toplanan paralar nereye gitti diye sorduğumuzda, bize siyaset yapmayın denildi. İşte bizden topladıkları ile sağlam, dayanıklı yeni binalar yapmadıkları için bu kadar yıkım oldu. Depremde bile insanlardan para isteniyor. Sermaye yerinde duruyor. Patronlara oluk oluk akan paraya ve işçilerin sırtından edindikleri servete dokunulmuyor. Halkın birikimleri, halk için kullanılmıyor. Vatandaş fedakarca elinden geleni yapıyor, Bu dayanışmamızı, kalıcı örgütlenmelere çevirmeliyiz. Geleceğimizi kendimiz inşa etmeliyiz” dedi. (Hatay/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et