Umut sen eski bir şarkısın söylemekten vazgeçmediğimiz

Burkal Efe SAKIZLIOĞLU*

“Hiç kimse yurdunu doğduğu toprakları öyle kolay kolay terk etmez, köklerini bırakıp her şeye sıfırdan başka bir ülkede başlamak kolay sanılmasın, ben yine bir nebze olsun avantajlıyım Türkçe biliyorum, iletişim kurabiliyorum ama dil bilmeyenler için şartlar daha da zor.” 

Konak Belediyespor - Antalya Döşemealtı Belediyespor Kadın Futbolu 1. Lig maçı sonrası mültecilerle sohbet ederken bu şekilde ifade ediyordu kendisini Suriyeli Türkmen bir kadın.

Mülteciler ve kadın futbolunu aynı cümle içerisinde görenler için konuyu biraz daha açmakta fayda var.

Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi üyelerinden olan Taraftar Hakları Derneği, iki ay önce düzenlenen son genel kurulda mültecilerin kent yaşamına spor yoluyla entegrasyonuna katkıda bulunmak adına meclis içerisinde faaliyet gösterecek bir spor çalışma grubunun kurulmasını teklif etmiş ve teklif onaylandıktan sonra 6 aylık bir çalışma programı hazırlamıştı. Bu maç, 6 aylık program içerisinde planlanan etkinliklerin ilkiydi. 4 yıl üst üste şampiyon olmasına rağmen kadın futboluna olan ilgisizlik sonucu maçlarını genelde boş tribünlere oynayan Konak Belediye takımı için de farklı bir deneyimdi kuşkusuz ilk kez izledikleri bir takıma karşı böylesi tutkulu ve ateşli şekilde destek veren, tezahüratlar yapan 100 mültecinin tribünlerdeki varlığı. Taraftar desteğini de arkasına alan takım maçı 3-1 kazanarak şampiyonluk iddiasını da sürdürmüş oldu. Görülmeye değerdi Suriyeli mültecilerin tribünlerdeki mutluluğu. Türlü çeşitli acıların ve yokluğun içerisinde 90 dakikalığına da olsa kendilerini iyi hissettiklerini görmek her şeye değerdi. Aklıma Yunanistan milli takımının eski kalecisi Nikopolidis geldi bu mutluluğu görünce.

Efsanevi kaleci Nikopolidis, Yunanistan’ da Elpida (Umut) adında bir futbol takımı kurdu ve bu takımın kadrosunda sadece mültecilere yer verdi. Elpida, Atina’nın batısındaki Skaramangas bölgesinde yaşayan Suriye, Yemen, Irak ve Afganistanlı mültecilerden oluşuyor ve amatör ligde mücadele ediyor.

Şöyle diyor Nikopolidis: “Onlar ülkemizde misafir. Yaşadıkları acılar içinde birkaç saatliğine de olsa onları mutlu etmeye çalışıyoruz.”

Konak tribünlerinde hatta maç sonrası saha içerisinde futbolcularla birlikte galibiyet sevincini beraber yaşarken evet tam olarak bu dedim: Mutlu olmak ve kent yaşamına spor yoluyla karışmak hepsi bu.

İçişleri bakanlığının son açıklamasına göre kayıtlı bilgilere göre 3.5 milyon mülteci olduğu ifade ediliyor. Kayıt dışı girişlerle bu rakamın çok daha fazla olduğu öngörülüyor. Türkiye dünya üzerinde aynı zamanda en fazla mülteci nüfusu barındıran ülke.

Suriye’de  savaş devam ediyor ve mültecilerin ülkelerine geri dönme durumları da yakın vadede pek mümkün görünmüyor. Barınma, geçim, sağlık, eğitim gibi sorunların çözümüne ek olarak mültecilerin entegrasyonu konusundaki politikaların gündeme acil olarak gündeme getirilmesi gerekiyor. Mülteci Meclisi Spor Çalışma Grubu da yerelde,  entegrasyon sürecine spor yoluyla katkıda bulunuyor diyebiliriz.

Sporun birleştirici gücüne inanan, sporu ırkçılığa, ötekileştirmeye karşı dayanışmayı büyütmenin bir aracı olarak gören Meclis bundan sonra da benzer organizasyonlar düzenleyecek. Mülteciler ve Spor paneli, konuyla ilgili spor filmlerinin gösterimi, Wings For Life World Run Organizasyonu için mülteci koşu takımı kurulması, futbol turnuvası düzenlenmesi, 23 Nisan’da çocuk şenliği yapılması, Bornova Buz Pisti’nde Suriyeli mülteci çocuklarla etkinlik yapılması planlanan çalışmalar arasında...

Kim bilir Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Spor Çalışma Grubu’nun bu süreçte yaratacağı farkındalık mültecilerden bir futbol takımı kurulmasına kadar gidebilir. Ne dersiniz? Ege’ nin karşı kıyısında kurulan Nikopolidis’in takımı Elpida (Umut ) ile bir dostluk maçı harika olmaz mı?

* Taraftar Hakları Derneği Başkanı