Devlete de güvenemeyeceksek...
Dağıtımın başladığı ilk gün; yurdun dört bir yanında yüzlerce öğrencinin dağıtılan sütlerden zehirlendiği haberinin basına yansımasıyla hükümet yetkililerinden peşi sıra skandal niteliğinde açıklamalar geldi. Kimileri “zehirlenme yok psikolojik” dedi. Kimileri “çocuklar ilk kez süt içtikleri için rahatsızlanmış olabilir” yönlü açıklamalar yaptı. Kamuoyu ve öğrenci velilerinin analiz sonuçları açıklanana kadar süt dağıtımının durdurulması talebi görmezden gelinirken şu ana kadar hükümet yetkililerinden yaşanan gelişmelere ilişkin tatmin edici bir açıklama gelmiş değil.
Yüzlerce öğrencinin dağıtılan sütten zehirlenerek hastanelik olmasını “tam bir skandal” olarak değerlendiren işçi aileleriyse yaşananlara tepkili. Yaşanan olayın sorumlularının bir an evvel açığa çıkarılmasını istiyor. Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın “çocuklar ilk kez süt içtikleri için rahatsızlanmış olabilir” yönlü açıklamalarını bu ülkedeki işçi ve emekçilerin durumunun Hükümet tarafından itirafı olarak yorumlayan işçi aileleri “bu ülkede bir çocuk bir bardak süt bile içememişse bu da onların ayıbıdır” diyorlar.
OLAY AYDINLANMADAN ÇOCUĞUM SÜT İÇMEYECEK
İlköğretimde okuyan biri erkek, biri kız iki çocuğu olan 10 yıldır Ford Otosan fabrikasında çalışan bir işçinin evindeyiz. Yaşanan gelişmeler işçi ailesini bir yandan tedirgin ederken bir yandan da hükümet yetkililerinin yaşanan gelişmeler karşısında aldığı tutum oldukça öfkelendirmiş. Süt dağıtımı başlamadan önce okul yönetimi tarafından kendilerine bir izin belgesi gönderildiğini söyleyen işçi eşi çocuklarının her gün süt içmesinin gelişimleri açısından son derece önemli olduğunu düşündüğü için onay verdiğini ama ilk gün zehirlenme haberlerinin ortaya çıkması üzerine de iznini geri çektiğini belirtiyor. İşçi eşi “ bu kadar çocuk hastanelik olduktan sonra ben nasıl gönül rahatlığıyla çocuğumun içmesine izin veririm. Benim gibi birçok veli de iznini geri çekti. Önce bu çocuklar neden zehirlendi? Bu sütler hangi firmalardan alındı? Bunlar büyükbaş ya da küçükbaş hayvan sütü mü? Nasıl bir süt, açıklanması lazım. Ancak o zaman içmelerine yeniden izin verebilirim” şeklinde konuştu.
ALERJİ ARAŞTIRMASI NEDEN YAPILMADI
Yetkililerin yaptıkları açıklamalara hayli öfkelenen işçi eşi “Bu nasıl bir sorumsuzluk. Yüzlerce çocuk hastanelik olmuş onlar çıkıp yok psikolojik, yok alerjik diyorlar. İyi de alerjikse neden kimse ‘bize bu çocukların süte alerjisi var mı?’ diye sormadı. Bir araştırma yapmadı. Bizden sadece izin istediler. Art niyetli düşünmek istemiyorum ama bu izin bile olası tehlikeleri ailelerin üstüne yıkmak için diye düşündürtüyor. Yani Allah muhafaza bir çocuğa kötü bir şey olsa biz ailesinden izin almıştık diyecekler. İzin verirken böyle sonuçlarla karşılaşacağımızı düşünmedik ki, devlet sonuçta. Devlete de güvenemeyeceksek kime güveneceğiz. Söz konusu olan çocuklarımız” diye konuştu.
ÜLKEDE ÇOCUKLARIN SÜT İÇEMEMESİ HÜKÜMETİN AYIBI
Bülent Arınç’ın ‘çocuklar ilk kez süt içtikleri için rahatsızlanmış olabilir’ yönlü açıklamasını hükümet tarafından işçilerin içinde bulunduğu durumun itirafı olarak değerlendiren Ford Otosan işçisi “bu nasıl bir iktidar ki bu ülkede ilköğretim çağına gelmiş ve hayatı boyunca bir bardak süt içememiş çocuklar olduğunu söyleyebiliyor? Peki bu kimin ayıbı acaba? Bu ülkede asgari ücreti 700 lira olarak belirleyen iktidarın ayıbı değil mi?” şeklinde konuştu.
ÇOCUKLAR NEDEN ZEHİRLENDİ?
Kampanyanın kendisinin çocuklarda süt içme alışkanlığının gelişmesi ve sağlıklı gelişimleri açısından önemli olduğunu kaydeden Ford Otosan işçisi “evde süt içmeyen çocuk okulda arkadaşlarını görerek süt içecek. Biz kızımıza evde süt içiremiyoruz. O nedenle kampanya başladığında sevinmiştik. Ama bu olaydan sonra bu olay açığa çıkartılana kadar dağıtımın durdurulmasını istiyoruz. Bu çocuklar neden zehirlendi açıklanmalı” dedi.
Süt dağıtımını gerçekleştiren firmaların kimler olduğunun ve ihalelerin hangi şartlarla gerçekleştirildiğinin kamuoyuna açıklanması gerektiğini söyleyen Ford Otosan işçisi “İhaleler nasıl yapıldı? Bu ihalelere kimler katıldı? İlgili bakanlıkların yetkilileri ihaleyi kazanan firmaları gezdi mi? Gerekli tahlilleri yaptı mı? Yetkili kurumlar bu firmaları ne kadar sıklıkla kontrol ediyor? Bu sorulara tatmin edici yanıtlar bekliyoruz” dedi.
GERÇEKLERİN AÇIĞA ÇIKMASI İÇİN VELİLER YAN YANA GELMELİ
Yaşanan olayın sorumlularının açığa çıkartılması ve sorumlular hakkında soruşturma başlatılmasını isteyen işçi eşi, bunun ancak öğrenci velilerinin ortak hareket etmesiyle mümkün olabileceğini ifade ediyor. İşçi eşi “Her okulda okul aile birliği, sınıflarda sınıf anneleri var. Okulun ihtiyacı var kermes yapalım, para toplayalım demeyi biliyorlar. Bunun için de harekete geçmeliler. Tüm veliler yan yana gelip okul yönetimleriyle, milli eğitim müdürlükleriyle, valilikle görüşülebilir. Bu sütlerin tahlillerinin yapılmasını ve sonuçlarının açıklanmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Biri ilköğretim 1.sınıf öğrencisi diğeri henüz 1 yaşında iki çocuğu olan 8 yıllık başka bir Ford Otosan işçisi yaşanılanı tam bir skandal olarak değerlendirerek “Daha ilk gün memleketin doğusundan, batısına kadar her yerde yüzlerce çocuk hastanelik oldu. Bu olaydan sonra ben de oğlumun içmesine izin vermedim. Bu olay aydınlatılmadan da izin vermeyeceğim” dedi. (Kocaeli/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et