4 Mart 2007 01:00
kadınlarla birlikte eşit bir dünya kurabiliriz
Çatışmalardan ve savaştan bütün dünyada en çok kadınlar etkileniyor. Türkiye'de de barış, kadınların en önemli problemlerinden biri. Bu nedenle Ankara'da yapılan Barış Konferansı'nda, kadınlar önemli bir katılım gösterdiler. Fakat, benim beklediğim kadar çok değildi. 'Kadın ve barış' konulu bir oturum da vardı. Ama daha aktif rol oynamak gerektiğini de düşünüyorum.
Geçen hafta Diyarbakır'da Bölge Girişimcileri olarak bir toplantı yaptık ve yeni adımlar atılması gerektiğini tespit ettik. Çeşitli nedenlerle bölgede ortam yeniden geriliyor. Mayıs'ta Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Yani bürokratlarla hükümet; askeri hükümet ile hükümet arasındaki gerilimin faturası halka, Kürtlere çıkarılmaya çalışılıyor. Newroz, 8 Mart öncesi ne yazık ki bu gerilim politikasının ortaya konduğunu düşünüyoruz. Yıllardır Newroz yasal olarak kutlanıyor, 1 milyon insan alanlara çıkıyor. Hiçbir şey olmuyor. 8 Mart'ta da tüm illerde bir şenlik havasında kutlanıyor. 8 Mart ve Newroz kadınların, Kürtlerin özgün taleplerini ifade etme, öte yandan barış için yükselen bir ses olacaktır. Önemli, çünkü barışa gerçekten yaklaştık. Şiddet adına her şey yaşandı bu ülkede. Türkiye aydınlarının bu barış girişimcilerini konferansta iyi ve olumlu bir sınav verip, adım attıklarını düşünüyorum. Bu adımın geliştirilmesi gerekiyor. Belki kadın cephesinden bunun değişik etkinliklerle daha iyi bir şekilde örülmesi gerekiyor. Biz bunu çeşitli kadın platformlarında da tartışıyoruz. Kadın buluşmaları yapılmıştı daha önceki yıllarda. Önümüzdeki dönem yine bunları örgütlemek gerekiyor.
Diyarbakır'daki kadının durumunda çelişkili bir durum yaşanıyor. Bir yandan göçle gelen kadınların yaşadığı derin sorunlar var. Bu oran Bağlar'da yüzde 70. Kadınlar yabancısı oldukları kentte aidiyet duygusunu hissetmiyor. Birtakım problemler, dört duvar arasında yaşam... Aile içi şiddet, namus cinayeti tehdidi, kız çocuklarının yeterince okutulmaması, kadınların kendini ifade edebileceği kültürel sosyal alanların çok fazla olmaması gibi sorunlar derin bir biçimde yaşanıyor. Bizim kadınlar için yaptığımız belediyecilik anlamında çalışmalar var. Ancak bu kadının sorununu çözüyor mu? Hayır. Sadece nefes aldırıyor. En önemli sorunlardan biri işsizlik ve yoksulluk. Yaptığımız araştırmalara göre kadınların yüzde 90'ı ücretsiz ev işçisi. Yoksulluğa mahkum edilmiş ve iş olanağı yok kadınların. Bu kadar çok sorunla boğuşan kadın öte taraftan, barış, demokrasi, eylem ve etkinliklerinde de aktif yer alıyor. Bir yandan gelişiyor, bir yandan da sorunlarla baş etmeyi öğrenmeye çalışıyor. Böyle bir çaba içerisinde. Kadınlarla birlikte, kadınların daha özgür olduğu bir dünyanın yaratılması için hep birlikte çaba gösteriyoruz. Ben kendimi bu kadınlardan biri olarak addediyorum. Tüm kurumlarımızda hepimiz eşitiz. Bu da kadın bakış açısı temel yanı. Kendi aramızda eşit yaşarsak insanların eşit yaşadığı bir dünyayı kurabiliriz.
*Diyarbakır Bağlar Belediye Başkanı
Yurdusev Özsökmenler*
Evrensel'i Takip Et