MESLEK LİSESİ’NİN SEVDA’SI

Barış Timur

KAYSERİ

Kayseri’nin büyük meslek liselerinden birinde, 10. sınıf öğrencisi Sevda ile tanıştıralım sizleri. Sevda deli-dolu, fazlasıyla hareketli ve bir o kadar da cana yakın bir arkadaşımız. Meslek lisesinde bilişim bölümünde okuyor. Biz de liselilerin bugünkü durumlarından tutalım, aile yaşantılarına dair muhabbet etmek üzere bir araya geliyoruz.

TERCİH DEĞİL ZORUNLULUK

Sevda, önce meslek lisesini neden tercih ettiğini anlatarak başlıyor muhabbete. “Babam marangoz, annem ise çalışmıyor. Liseye geçeceğim yıl dershane veya özel ders alma gibi şansım olmadı. Bu yüzden derslere de çok odaklanamadım. Haliyle sınav sonucum da kötü geldi. Ben Anadolu Lisesi okumak istiyordum, çünkü hayalim küçüklüğümden bu yana avukat olmak. Fakat puanım kötü olunca ortaokulda ki rehberlik hocamın yönlendirmesi ile organize sanayinin içerisinde bulunan mesleki eğitim veren devlet teşvikli özel bir okula kaydoldum. Fakat lisede ilk yılım benim için çok zor geçti. Zorlukların başında, ulaşım sıkıntısı ve maddi sıkıntılar geliyordu. Organize Sanayi Bölgesi, şehrin çok dışında ve ulaşımı zor. Günün ciddi bir kısmını yolda geçiriyordum. Bu durumda evi uzak olan öğrencileri çok yıpratıyor. Diğer bir konu ise okulun tam zamanlı olması nedeni ile öğle yemeğini yemekhaneden yemek zorunda olmamız. OSB’nin içerisinde dışardan yemek yiyeceğimiz yerler kısıtlı. Yemekhanede benim gibi geçim sıkıntı olan öğrenciler için fazlaca pahalıydı. Bu duruma, yolun uzunluğu ve ücreti de eklendiğinde bu okulda süremin dolduğunu zaten anlamıştım. Çok da zaman geçmeden şimdi ki okulum olan meslek lisesine geçiş yaptım. Yani maddi sıkıntılardan ötürü meslek lisesine geldim”.

HAYALLERİM BENDEN GİDEREK UZAKLAŞIYOR

“Bu senenin başında, Bilişim Teknolojileri bölümünü tercih ettim. Çünkü bir kız çocuğuna uygun olanın bu bölüm olduğunu düşünüyorum. Makine gibi bölümleri zaten hocalarımız erkeklere uygun diyerek bizlere tavsiye etmediler. Bu sene bölümümle ilgili temel konuları işliyoruz, ilerleyen yıllarda daha detaylı öğreneceğiz, son senemizin çoğunluklu vakti ise zaten stajda geçecek. Öte yandan okulumda geçirdiğim süre boyunca üniversitede hukuk okuma hayalimin beden giderek uzaklaştığının farkındayım. Çünkü hem meslek lisesinde okuyup hem de dershaneye veya özel derse verecek paranız yoksa bölümü kazanmanız bir o kadar zor olur.  Annem sırf bana ve kardeşlerime örnek olabilmek için açıktan üniversite okuyor. Çünkü ailem maddi olarak çok zorluk çekmişler ve çekmeye de devam ediyoruz.”

GEÇİM SIKINTIMIZ GİDEREK ARTIYOR

“Babam marangoz mesleğinden emekli oldu fakat hala çalışmaya devam ediyor. Zaten emekli olduğu yerden emeklilik tazminatını alamadı. Hala aynı yerde çalıştığı için maaşına biraz biraz ekleyerek veriyorlar tazminatını. Ancak ülke ve çalıştığı işyeri ekonomik krizde olduğu için maaşını hep gecikmeli alıyor. Ev kira olunca ve üzerine zamlanan faturalar da eklenince geçim sıkıntısı yaşamak kaçınılmaz oluyor. Özellikle kış aylarında bu sıkıntı kendini daha da fazla gösteriyor. Faturalardan tutalım mutfak alışverişine kadar her şey çok daha pahalandı. Okulun yeni döneme başladığı ilk sıralarda, yani sonbahar aylarında konserve, salça, kesme makarna gibi şeyleri kendimiz yapıp dolaba koymazsak çok daha zorlanacağımız açık. Bu senenin başında kardeşimin ve benim kırtasiye masraflarımı karşılayamadı ailem. Yalnızca kardeşimin ihtiyaçlarını alabildiler. Benim ihtiyaçlarımı ise bir akrabamız aldı. Her şey giderek daha da pahalanıyor ve bizim geçim sıkıntımız giderek artıyor”.

KİM ÇÖZECEK BU SORUNLARI

“Geçen haberlerde izledim, genç işsizlerin sayısı ve psikolojik sıkıntı yaşayan gençlerin sayısı doğru orantılı olarak artış göstermiş. Benim çevremde de antidepresan kullanan arkadaşlarım var. Tüm bu yaşadığımız ekonomik sıkıntılar ruh sağlığımızı kötü anlamda etkilediğini düşünüyorum. Hâlbuki ben meslek lisesinde okumama rağmen şarkı söylemeyi seviyorum ve müzik ile uğraşmak istiyorum. Bu tür hobiler biz gençleri psikolojik olarak olumlu anlamda etkileyebilir fakat herhangi bir enstrüman kursuna gitmeye kalksam çok pahalı. Sonuç olarak burada geriye kalan sıkıntılarımızı anlatsak çok daha fazla zaman alır. Hem eğitim hayatımız, hem gelecek kaygımız, hem de ekonomik sıkıntılarımızın nasıl giderileceğine dair kafam çok karışık. Tek bildiğim ülkeyi yönetenlerin bu sıkıntıları engelleyemediği ve kendi lüks yaşamlarına devam ettikleridir”.