31 Mart 2017 02:10

‘Fırat Kalkanı hedefine ulaşamadı’

Prof. Dr İlhan Uzgel ile Erbil Eski Başkonsolosu Aydın Selcen ‘Fırat Kalkanı Harekatı’nın bitirilmesini gazetemize değerlendirdi. 

Paylaş

Fırat TURGUT
Birkan BULUT
İstanbulAnkara

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı cihatçı güçler ve koalisyon güçleriyle Suriye topraklarında başlattığı ve 71 askerin yaşamını yitirdiği ‘Fırat Kalkanı Harekatı’nı bitirdi. Prof. Dr İlhan Uzgel, harekatın hedeflerine ulaşamadığı değerlendirmesi yaparken, Eski Başkonsolos Aydın Selcen, “Ankara başlattı, Moskova ve Washington hamleleri bitirdi” dedi.

Önceki gün yapılan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sonrasında yayınlanan yazılı açıklamada, Fırat Kalkanı harekatının sona erdiği duyuruldu. OHAL kapsamında yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümündeki görevinden ihraç edilen Prof. Dr İlhan Uzgel ile Erbil Eski Başkonsolosu Aydın Selcen harekatın bitirilmesini gazetemize değerlendirdi. 

İlhan Uzgel, Suriye Dışişleri Bakanlığının ‘Türk ordusunun Suriye’deki saldırgan eylemleri nedeniyle’ Birleşmiş Milletler’e (BM) başvuruda bulunduğunu hatırlattı. “BM’den Türkiye’nin Suriye’deki varlığının meşru olmadığına dair karar çıksaydı ABD’nin de Türkiye’nin varlığından duyduğu rahatsızlığın aratacağını” belirten Uzgel şunları söyledi: “Suriye rejimi ülkedeki hakimiyetini zaten uzun zamandır kurmaya başlamıştı. Dolayısıyla harekatın hedeflerine ulaşamadığını söyleyebiliriz. Türkiye’nin buradaki en büyük hedefi Kürtlerin birleşmesini engellemekti. Ancak Suriye’den geri çekilince bu boşa düştü. Eski cihatçılardan oluşan ÖSO denilen unsurları da kendi haline bırakarak geri çekilmek zorunda kaldılar.” Öte yandan Kürt siyasetinin Rojava bölgesinde pragmatist davrandığını ifade eden Uzgel, Kürtlerinin bir ayağının Moskova’da, diğerinin ise ABD’de olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin sahadan çekildiği bölgede Kürtlerin durumunun ne olacağını sorduğumuzda ise Uzgel, Kürtler için idari özerk bir yapı kurulabileceğini söyledi.

 ‘ANKARA, BAŞLATTI MOSKOVA VE WASHINGTON BİTİRDİ’ 

Aydın Selcen “Ankara, Fırat Kalkanı Harekatı’nı kendi başlattı ama harekatı Moskova ve Washington’un Suriye’deki hamleleri bitirdi” dedi. Harekatın amacı ve kapsamının hiçbir zaman kamuoyuna açıklamadığına dikkat çeken Selcen şunları söyledi: “Sahada olana bakarsak, Cerablus gibi önemli bir gümrük yani gelir kapısının IŞİD’den kurtarılması, Azez-Rai-Cerablus sınır hattının keza IŞİD’den yalıtılması, Dabık gibi IŞİD için halkla ilişkiler bakımından önemli bir yerin alınması, nihayet bana göre gereksiz olsa da Bab’ın da maalesef büyük kayıplar verilerek IŞİD’den temizlenmesi ‘başarı’ olarak görülebilir. Her ne kadar Bab’ın güneyinden Rusya destekli Suriye ordusu Afrin’i Kobani’ye bağlayacak bir koridor açmış olsa da, söz konusu iki kantonun doğrudan YPG denetiminde birleştirilmemiş olması herhalde Ankara’nın kendine koyduğu hedefe uygun. Ancak strateji olmadan taktiklerle ilerlendi. Sahada askerin yaratacağı oldu-bittilerin, diplomatın masada elinin güçlendireceği sanısına kapılındı. Söylemle eylem makası giderek açıldı. Tutarsızlık, öngörülemezliğin Ankara’nın güvenilir ortak olma niteliğini yok edeceği, topyekün itibar yitimine yol açacağı anlaşılamadı. Suriye’nin toprak bütünlüğü ve ulusal birliği aynen 2003 sonrası Irak’ta olduğu gibi biteviye yinelenirken şimdi 2000 kilometrekarelik doğrudan veya dolaylı ucu açık bir zaman dilimi yönetilmesi sorumluluğuyla baş başa kalındı. Suriye’de IŞİD ve cihatçı direniş perdesi kapanmaktayken eldeki Bab cebinin adeta bir eli silahlı cihatçı hurdalığına dönüşeceği ve bu durumun ülkemizin ulusal güvenliğini çok ciddi ve yönetilmesi çok güç bir tehdit oluşturacağı gerçeği de yok sayıldı.”

FIRAT KALKANI’NDA NE OLDU?

TSK, ÖSO’ya bağlı cihatçı güçler ve koalisyon güçleriyle Suriye topraklarında ‘Fırat Kalkanı Harekatı’na başladığını 24 Ağustos 2016’da duyurdu. Operasyonun Suriye’nin Halep vilayetine bağlı Cerablus bölgesinde IŞİD’e karşı yapıldığı ifade edilmişti. 

Operasyona ilişkin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet üyelerinden yapılan açıklamalarda Cerablus, er Rai ve el Bab’dan sonra hedefin Menbic ve Rakka olduğu belirtilmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bahreyn yolculuğu öncesi Atatürk Havalimanında gazetecilere açıklamalarında IŞİD’in tamamen el Bab’ı terk etme sürecine girdiğini ifade ederek, “Bundan sonrası an meselesi. El Bab nihai hedefimiz değil. Nihai hedefimiz bölgenin IŞİD’den temizlenmesi. IŞİD’in asıl merkezi Rakka’dır” demişti. Erdoğan, Pakistan dönüşü uçağındaki gazetecilere “Moskova’dan talep gelirse Rakka operasyonunu ABD ve Rusya ile yapabiliriz” ifadelerini kullanmıştı.

NUMAN KURTULMUŞ’A EL BAB TEKZİBİ YAPILMIŞTI

Şubat ayında HaberTürk televizyonunda gündeme dair soruları yanıtlayan Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “El Bab operasyonunun başarılı olmasıyla Fırat Kalkanı Harekatı hedefine ulaşmış olur. Rakka başka bir meseledir. Rakka meselesi Türkiye sınırlarını tehdit eden bir şey değil” demişti. Gazetecilerin Kurtulmuş’un açıklamalarını sorduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “El Bab’dan sonra durmak; böyle bir şey yok. Orada bir iletişim sıkıntısı olabilir. El Bab bir defa bizim nihai hedefimiz değildir. Şu ana kadar biliyorsunuz 3 bini aşkın DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. DEAŞ’ın asıl merkezi el Bab değil Rakka. Nihai hedef de 5 bin km karelik bir alanı temizlemektir” ifadelerini kullanması, Kurtulmuş’un açıklamalarını tekzip ettiği şeklinde yorumlanmıştı.

ÖNCEKİ HABER

Hiçbir söz kulaklarımızdaki top seslerini silemez

SONRAKİ HABER

Flynn: Dokunulmazlık koşuluyla ifade veririm

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa