20 Mart 2006 23:00
Filistin'de kriz kapıda
GÜNÜN YAZILARI
Birleşmiş Milletler başta olmak üzere birçok uluslararası kurum, İsrail politikaları nedeniyle Filistin'in bir insani krizin eşiğinde olduğu uyarısı yapıyor. Krizin bir unsuru, İsrail'in geçit noktalarını kapatması nedeniyle, özellikle Gazze Şeridi'nde yaşanan gıda sıkıntısı. Diğer unsur ise, ırkçı duvar nedeniyle, Filistin tarlalarının su kaynaklarından koparılması.
Filistin hükümetinin Paris temsilcisi Hind Huri, "İsrail, duvar ile su kaynaklarını kontrol etmek istiyor. Su olmazsa hayat olmaz. İsrail politikası, daima, Filistinlileri çöle itmek oldu" diye konuştu.
Uluslararası yardım örgütü CARE'in Gazze ve Batı Şeria sorumlusu Elisabeth Sime de, "Duvarın rotası, su kaynaklarıyla örtüşüyor. Kaynaklar böylece İsrail tarafında kalıyor" dedi.
Su kuyularına el koyuyorlar Filistin Hidroloji Grubu adlı kitle örgütünün yöneticisi Abdülrahman Tamimi ise, "Duvar birçok topluluğu, tek su kaynaklarından mahrum bırakıyor. Su tankerlerinin hareketi de engelleniyor ve bu nedenle su fiyatları artıyor" dedi. Tamimi, duvar nedeniyle Batı Şeria'nın Kalkiliye kasabası çevresindeki 20 su kuyusunun İsrail tarafına geçirildiğini, bu kuyuların ise kentin su kaynaklarının yüzde 30'unu oluşturduğunu anlattı. İsrail, işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da inşa ettiği duvar sayesinde, Filistin su kaynaklarının yaklaşık dörtte üçünü tekeli altına alıyor. 700 kilometre uzunluğunda olacak bu duvar, Batı Şeria'da 320 bin insanı su kaynaklarından koparıyor. Bu nedenle yüzbinlerce insan, suyu kamyonlardan parayla satın almak zorunda kalıyor. İsrail, Filistin ve Ürdün'ün temel su kaynağı, Ürdün Nehri. İsrail hükümetinin denetimindeki bu nehrin suları sık sık kesiliyor ve Filistinliler böylece "cezalandırılıyor".
Tarım çökertildi Irkçı duvar, bugüne dek 1140 hektar Filistin toprağının ilhak edilmesiyle sonuçlandı. Duvar nedeniyle, ekonomisinin üçte biri tarıma dayanan Filistin'de, ekili arazilerin sadece yüzde 5'i sulanabiliyor. Bu arada İsrail ve Yahudi yerleşimcilerin elindeki toprakların yüzde 70'i sulanabilmekte. Oysa tarım, İsrail ekonomisinin sadece yüzde 2'sini oluşturuyor. İsrail ayrıca, Filistin topraklarına zehirli atık yığıyor. AFP'nin haberine göre Batı Şeria'daki içme suyu kaynaklarının üçte biri, İsrail'in kanalizasyon sistemi ve zehirli atıkları nedeniyle, kullanılamaz hale geldi. Filistinli Doktor Hüsam Madi; bu durum yüzünden özellikle çocuklarda ishal, ateş, böbrek yetmezliği, enfeksiyonlar ve cilt problemleri görüldüğünü anlattı. CARE yöneticisi Sime, bu verileri doğrulayarak, "Yeni doğan bebeklerin ciddi bir bölümü, su kaynaklı enfeksiyonlardan ölüyor. Filistin'deki suyun zehirlenmesinden, uzun vadede İsrailliler de etkilenecek" dedi.
Gıda sıkıntısı Öte yandan, BM, İsrail'in geçitleri kapatma politikası nedeniyle Gazze Şeridi'nde ciddi bir insani krize gidildiğini belirtti. BM yetkilisi John Ging, "Her gün, krize daha da yaklaşıyoruz. Karni geçidinin kapatılması, BM'nin yoksul ailelere yaptığı gıda yardımını engelledi. Un, buğday, şeker, yağ gibi temel gıda maddeleri bulunamıyor. Eğer sınır kapalı kalmaya devam ederse, kriz engellenemeyecek" dedi. İsrail, Mısır'a açılan Karni geçidini yılbaşından bu yana neredeyse her gün kapalı tutuyor. Geçit son olarak 13 Mart'ta kapatıldı ve bir daha açılmadı.
Gazze'de gergin bir gün daha Filistin'de silahlı gruplar, Gazze'deki bir elektrik santraliyle askeri bir hastaneye baskın düzenledi. Başka bir grup ise hükümet binalarına girerek rastgele ateş açtı, polisle çatıştı. Yetkililer, dün sabah 25 kişilik bir grubun, elektrik santraline girdiğini, güvenlik kuvvetlerinin karşı koyması üzerine taraflar arasında çatışma çıktığını söylediler. Çatışmada iki kişinin yaralandığını, eylemcilerin kısa bir süre sonra santralden ayrıldıkları belirtildi. Başka bir Filistinli grup ise Han Yunus yakınlarındaki bir askeri hastaneye baskın düzenledi. İş isteyen ve çalıştıkları halde maaşlarını alamadıklarını söyleyen eylemcilerden oluşan gruh, kısa süre sonra binayı terk etti. Daha sonra, yine iş isteyen silahlı kişiler, hükümet binalarına girerek rasgele ateş açtığı ve polisle çatıştı. Görgü tanıkları, ilk olarak Maliye Bakanlığı'na giren silahlı kişilerin açtıkları ateşte Dışişleri Bakanlığı'nda görevli bir müstahdemin yaralandığını söyledi. Olay yerine gelen polisle Filistinliler arasında çatışma çıktı. Gazze'deki bir anayolu kapatan militanlarla Filistinli güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda ise 3 Filistinli yaralandı.
Yeni hükümet Öte yandan, Hamas lideri ve Başbakan İsmail Haniye, yeni Filistin hükümetini Filistin Ulusal Özerk Yönetimi lideri Mahmud Abbas'a sundu. Haniye, bakanların isimlerini açıklamadı, ancak bazı isimleri vermekle yetindi. Haniye, yeni kabinede Hamas üyelerinden Said Siyam'ın İçişleri Bakanı, Mahmud Zahar'ın da Dışişleri Bakanı olacağını söyledi. Başbakan yardımcılığına ise, Nablus'taki El Neceh Üniversitesi öğretim görevlilerinden Nasreddin Şaer (48) atandı. Hükümette 10'u Gazze'den, 14'ü Batı Şeria'dan 24 bakan yer alacak. Haniye, bakanlar arasında birinin Hıristiyan, birinin de kadın olduğu belirtti ve hükümet üyelerinin "profesyonel, eğitimli, teknokrat" olduklarını söyledi. Filistinli gruplarla koalisyon görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, kabinede Hamas milletvekillerinin yanı sıra, dışarıdan bazı isimlerin ve teknokratların da olması bekleniyor. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi de koalisyona katılmayacağını açıklamıştı.
'Terörist' suçlaması İsrail, 'terörist' olarak nitelediği Hamas hükümetiyle her türlü teması reddedeceğini açıkladı. İsrailli bir üst düzey yetkili, "İsrail, terörist Hamas hükümetiyle en ufak bir teması bile reddedecek ve Hamas denetimindeki Filistin yönetimine yönelik fonların naklini dondurmayı sürdürecek" dedi. İsrailli yetkili, Hamas'ın şiddeti reddetmeyi, İsrail'i tanımayı ve geçmişte Filistinlilerle imzalanan anlaşmaları kabul etmeyi reddetmeye devam ettiği sürece siyasi çizgilerinin bu olacağını söyledi.
Su kuyularına el koyuyorlar Filistin Hidroloji Grubu adlı kitle örgütünün yöneticisi Abdülrahman Tamimi ise, "Duvar birçok topluluğu, tek su kaynaklarından mahrum bırakıyor. Su tankerlerinin hareketi de engelleniyor ve bu nedenle su fiyatları artıyor" dedi. Tamimi, duvar nedeniyle Batı Şeria'nın Kalkiliye kasabası çevresindeki 20 su kuyusunun İsrail tarafına geçirildiğini, bu kuyuların ise kentin su kaynaklarının yüzde 30'unu oluşturduğunu anlattı. İsrail, işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da inşa ettiği duvar sayesinde, Filistin su kaynaklarının yaklaşık dörtte üçünü tekeli altına alıyor. 700 kilometre uzunluğunda olacak bu duvar, Batı Şeria'da 320 bin insanı su kaynaklarından koparıyor. Bu nedenle yüzbinlerce insan, suyu kamyonlardan parayla satın almak zorunda kalıyor. İsrail, Filistin ve Ürdün'ün temel su kaynağı, Ürdün Nehri. İsrail hükümetinin denetimindeki bu nehrin suları sık sık kesiliyor ve Filistinliler böylece "cezalandırılıyor".
Tarım çökertildi Irkçı duvar, bugüne dek 1140 hektar Filistin toprağının ilhak edilmesiyle sonuçlandı. Duvar nedeniyle, ekonomisinin üçte biri tarıma dayanan Filistin'de, ekili arazilerin sadece yüzde 5'i sulanabiliyor. Bu arada İsrail ve Yahudi yerleşimcilerin elindeki toprakların yüzde 70'i sulanabilmekte. Oysa tarım, İsrail ekonomisinin sadece yüzde 2'sini oluşturuyor. İsrail ayrıca, Filistin topraklarına zehirli atık yığıyor. AFP'nin haberine göre Batı Şeria'daki içme suyu kaynaklarının üçte biri, İsrail'in kanalizasyon sistemi ve zehirli atıkları nedeniyle, kullanılamaz hale geldi. Filistinli Doktor Hüsam Madi; bu durum yüzünden özellikle çocuklarda ishal, ateş, böbrek yetmezliği, enfeksiyonlar ve cilt problemleri görüldüğünü anlattı. CARE yöneticisi Sime, bu verileri doğrulayarak, "Yeni doğan bebeklerin ciddi bir bölümü, su kaynaklı enfeksiyonlardan ölüyor. Filistin'deki suyun zehirlenmesinden, uzun vadede İsrailliler de etkilenecek" dedi.
Gıda sıkıntısı Öte yandan, BM, İsrail'in geçitleri kapatma politikası nedeniyle Gazze Şeridi'nde ciddi bir insani krize gidildiğini belirtti. BM yetkilisi John Ging, "Her gün, krize daha da yaklaşıyoruz. Karni geçidinin kapatılması, BM'nin yoksul ailelere yaptığı gıda yardımını engelledi. Un, buğday, şeker, yağ gibi temel gıda maddeleri bulunamıyor. Eğer sınır kapalı kalmaya devam ederse, kriz engellenemeyecek" dedi. İsrail, Mısır'a açılan Karni geçidini yılbaşından bu yana neredeyse her gün kapalı tutuyor. Geçit son olarak 13 Mart'ta kapatıldı ve bir daha açılmadı.
Gazze'de gergin bir gün daha Filistin'de silahlı gruplar, Gazze'deki bir elektrik santraliyle askeri bir hastaneye baskın düzenledi. Başka bir grup ise hükümet binalarına girerek rastgele ateş açtı, polisle çatıştı. Yetkililer, dün sabah 25 kişilik bir grubun, elektrik santraline girdiğini, güvenlik kuvvetlerinin karşı koyması üzerine taraflar arasında çatışma çıktığını söylediler. Çatışmada iki kişinin yaralandığını, eylemcilerin kısa bir süre sonra santralden ayrıldıkları belirtildi. Başka bir Filistinli grup ise Han Yunus yakınlarındaki bir askeri hastaneye baskın düzenledi. İş isteyen ve çalıştıkları halde maaşlarını alamadıklarını söyleyen eylemcilerden oluşan gruh, kısa süre sonra binayı terk etti. Daha sonra, yine iş isteyen silahlı kişiler, hükümet binalarına girerek rasgele ateş açtığı ve polisle çatıştı. Görgü tanıkları, ilk olarak Maliye Bakanlığı'na giren silahlı kişilerin açtıkları ateşte Dışişleri Bakanlığı'nda görevli bir müstahdemin yaralandığını söyledi. Olay yerine gelen polisle Filistinliler arasında çatışma çıktı. Gazze'deki bir anayolu kapatan militanlarla Filistinli güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda ise 3 Filistinli yaralandı.
Yeni hükümet Öte yandan, Hamas lideri ve Başbakan İsmail Haniye, yeni Filistin hükümetini Filistin Ulusal Özerk Yönetimi lideri Mahmud Abbas'a sundu. Haniye, bakanların isimlerini açıklamadı, ancak bazı isimleri vermekle yetindi. Haniye, yeni kabinede Hamas üyelerinden Said Siyam'ın İçişleri Bakanı, Mahmud Zahar'ın da Dışişleri Bakanı olacağını söyledi. Başbakan yardımcılığına ise, Nablus'taki El Neceh Üniversitesi öğretim görevlilerinden Nasreddin Şaer (48) atandı. Hükümette 10'u Gazze'den, 14'ü Batı Şeria'dan 24 bakan yer alacak. Haniye, bakanlar arasında birinin Hıristiyan, birinin de kadın olduğu belirtti ve hükümet üyelerinin "profesyonel, eğitimli, teknokrat" olduklarını söyledi. Filistinli gruplarla koalisyon görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, kabinede Hamas milletvekillerinin yanı sıra, dışarıdan bazı isimlerin ve teknokratların da olması bekleniyor. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi de koalisyona katılmayacağını açıklamıştı.
'Terörist' suçlaması İsrail, 'terörist' olarak nitelediği Hamas hükümetiyle her türlü teması reddedeceğini açıkladı. İsrailli bir üst düzey yetkili, "İsrail, terörist Hamas hükümetiyle en ufak bir teması bile reddedecek ve Hamas denetimindeki Filistin yönetimine yönelik fonların naklini dondurmayı sürdürecek" dedi. İsrailli yetkili, Hamas'ın şiddeti reddetmeyi, İsrail'i tanımayı ve geçmişte Filistinlilerle imzalanan anlaşmaları kabul etmeyi reddetmeye devam ettiği sürece siyasi çizgilerinin bu olacağını söyledi.
Evrensel'i Takip Et