31 Aralık 2002 22:00

'Piyasacı üniversite' atağı

Milli Eğitim Bakanı (MEB) Erkan Mumcu, üniversitelerin yapısı ve işleyişini piyasa koşullarına uydurmak için tartışmaya açtı. Bakanlığı "eğitim hizmeti veren sektör bürokrasisi" diye tanımlayan Mumcu, üniversitelerin piyasa ile iletişiminin etkinleştirilmesinin, sermayeye projeler geliştirilmesinin önünün açılması için "eğitim sektörü"nde yönetişimin ilkelerinin hayata geçirilmesi gerektiğini savundu. 20 Ocak'a kadar "sektör"le ilişkili tüm kesimlerden katkı beklediğini duyuran Mumcu, ocak ayı sonunda MEB'in yaklaşımının belirleneceğini bildirdi. Bakan Erkan Mumcu, dün düzenlediği basın toplantısında üniversitelerin geleceğine ilişkin geçmiş hükümet döneminde hazırlanan YÖK Yasa Tasarısı'yla birebir uyuşan açıklamalarda bulundu. Mumcu, bilginin temel üretim faktörleri arasında katma değer getirisi en fazla olan sektör haline geldiğini belirterek, her alanda çağı yakalayacak reformlara ihtiyaç olduğunu kaydetti. Mumcu, MEB'in reform sürecini bakanlık teşkilatının yapısından başlattığını bildirerek, çok bürokratik yapıya sahip bakanlığı "etkinlik ve verimlilik, işlevsellik, kaliteli hizmet, hesap verebilirlik, şeffaflık ve yönetişim ilkeleri" çerçevesinde yeniden düzenleyeceklerini ifade etti. Üniversitelerin yeniden düzenlenmesi çerçevesinde Mumcu'nun yaptığı açıklamaların tümü üniversiteleri piyasa için bilim üreten kurumları haline getirmeye yönelik oldu. Tartışma süreci başlattığını duyuran Mumcu'nun "MEB'in tespitleri" olarak açıkladığı ilkeler, YÖK Yasa Tasarısı'nda öngörülen ticarethane mantığıyla birebir uyuştu. Mumcu, akademik özgürlüğün üniversitelerin gelişmesinde olmazsa olmaz olduğuna vurgu yaparken, üniversitelerin yeniden düzenlenmesinde akademinin birikimlerinin önlerini açacağını savundu.

Sermayenin emrinde Mumcu, MEB'in yaklaşımlarını, üniversitelerarası rekabetin teşvik edilmesi, üniversitelere kaynak yaratılmasının ve kaynakların verimli kullanımının temini için üniversite-iş dünyası işbirliğinin kurulması, üniversitelerin toplumla ve piyasalarla iletişiminin etkinleştirilmesi, piyasa gerekleri doğrultusunda üniversitelerin üretim yapması olarak açıklarken, 20 Ocak'a kadar tartışmaların süreceğini belirtti. Mumcu'nun sunduğu yaklaşımlar üniversiteleri direkt sermayenin emrine sunmaya hizmet ederken, yönetişim ilkelerinin hayata geçirilmesi açıklamasıyla sermayenin yönetimde de söz sahibi olmasını sağlayacak. YÖK Başkanı Kemal Gürüz ile diyaloglarının basının yanlış aktarımından kaynaklandığını savunarak, üniversitelerin yapılandırılmasında YÖK'ün de görüşlerinin alınacağını kaydetti. 8 yıllık eğitim sistemi ile hükümetin hiçbir sorunu olmadığını belirten Mumcu, Türkiye için yararlı bir sistem olduğunu düşündüklerini söyledi.


MEB'İN YAKLAŞIMLARI
  • Araştırmaların serbestçe yapıldığı, özgür düşüncenin yeşerme ortamları olan üniversitelerde akademik özgürlüğün sağlanması ve güvence altına alınması,
  • Bilimsel ve fikri verimliliğin artırılması,
  • Üniversitelerarası rekabetin teşvik edilmesi,
  • Sosyal, endüstriyel projelerin geliştirilmesi, marka-patent üretimi ve Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması,
  • Akademik unvan kazanımının objektif ve şeffaf ölçütlere bağlanması,
  • Üniversitenin ana özerk birim haline getirilmesi, üniversitelerde idari ve mali özerkliğin sağlanması,
  • Kaynak yaratılmasının ve kaynakların verimli kullanımının temin edilmesi, üniversite-iş dünyası işbirliğinin kurulması,
  • Akademik ve idari kurulların, yürütme ve karar organlarının oluşma biçiminin demokratikleştirilmesi, karar süreçlerinin yerinden yönetim anlayışına uygun şekilde düzenlenmesi,
  • Üniversite hayatının her kademesinde öğrenci katılımının güçlendirilmesi,
  • Hukukun üstünlüğüne dayalı denetimin, kalite güvencesinin ve akreditasyonun kurumsallaşması,
  • Toplumla ve piyasalarla iletişimin etkinleştirilmesi, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri çerçevesinde yönetim yapılanmasının tesis edilmesi,
  • Vergi verenlerin beklentilerini karşılayacak çıktılar yaratmaya odaklanması,
  • Ortak rekabet stratejileri yaratabilmek için üniversitelerarası koordinasyonun etkinleştirilmesi,
  • Ortaöğretimde, öğrencilerin ilgi ve kabiliyetlerine göre yönlendirilmesi ve yükseköğretimde esneklik ve çeşitlilik ilkeleri doğrultusunda hareket kabiliyetinin kazandırılması,
  • Kapasite yaratımının ve planlanmasının akademik ölçütler ve piyasa gerekleri doğrultusunda objektif kriterlere bağlanması,
  • Uzun dönemli öğretim üyesi ihtiyacının karşılanması ve yetiştirilmesi.

  • Evrensel'i Takip Et