Emekçi aleyhine düzenleme meşrulaştırılıyor
Toplantıda konuşan DİSK Genel Sekreteri Dr. Arzu Çerkezoğlu, 16 ve 17 Mayısta Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan Çalışma Meclisi toplantısında alt işverenlik, kıdem tazminatı, özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi, 6356 sayılı Kanun çerçevesinde sendikal örgütlenme, 6331 sayılı Kanun çerçevesinde iş sağlığı ve güvenliği uygulaması ve istihdam politikaları gibi konuların ele alındığını belirterek “Toplantı konularına bakıldığında bir daha böyle bir toplantının alınması gerektiği açıkça ortadadır. Zira Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Meclise gündem olarak sunduğu alt işverenlik uygulaması ve beraberinde ele alınan kıdem tazminatı ve özel istihdam büroları konusunda ilk ‘sosyal uzlaşma’ girişiminden elleri boş ayrılmıştır” dedi.
İTİRAZLAR DİKKATE ALINMADI
Toplantıda konuşulan konular hakkında gündeme gelen itirazların hiçbir şekilde dikkate alınmadığının altını çizen Çerkezoğlu, “İktidar ‘sosyal diyalog zemini’ adı verilen toplantılardan çıkan eğilimleri görmezden gelerek aksine bu toplantıları emekçiler aleyhine yapılan düzenlemeleri meşrulaştıracak biçimde kamuoyuna sunmaktadır. Sendikaların onay vermediği düzenlemeler yasalaşırken ‘Sosyal tarafların katılımı ile biz bunu hazırladık’, ‘Herkesin görüşünü aldık’ denilerek yasal düzenlemelere bir meşruluk dayanağı yaratılmak amaçlanmaktadır” diye konuştu.
‘MÜJDE DEĞİL
Toplantılarda gündeme gelen taşeron düzenlenmesinin iyileştirilemez bir sistem olduğunu belirten Çerkezoğlu, “ Taşeron işçilerin sendikal örgütlenme hakları taşeron şirketlerin ayak oyunları ile gasbedilmekte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bu suça ortak olmaktadır” dedi. Kıdem tazminatının taşeron işçiye “müjde” olarak sunulduğunu kaydeden Çerkezoğlu, bunun müjde değil 1936’dan beri verilmesi gereken bir hak olduğunu belirtti.
‘15-16 HAZİRANDA ALANLARDA OLACAĞIZ
Son olarak DİSK’in toplantıda dile getirdiği görüşlere değinen Çerkezoğlu, şunları belirtti: “Konfederasyonumuz, taşeron sisteminin güvencesiz, esnek, kuralsız çalışmanın, iş cinayetlerinin, sendikasızlaştırmanın, yasaları ve hakları yok saymanın adı olduğunu her fırsatta gündeme getirmektedir. Yapılmak istenen çalışma hayatını cehenneme çevirmektir. Bunu yaparken de taşeron işçilerin umutları ile oynanmaktadır. Kadrolu, güvenceli, sendikalı çalışmayı ortadan kaldırmaya yönelik bu girişimlere karşı 15-16 Haziranda başta İstanbul ve İzmir olmak üzere tüm Türkiye’de işyerlerinde, işçi havzalarında, grev alanlarında, direnişlerde, alanlarda ve sokaklarda olacağız.” (İSTANBUL)
Evrensel'i Takip Et