06 Eylül 2017 00:30

‘Şimdi kamp ruhunu yaratma zamanı’

15. Gençlik Yaz Kampı'na katılan gençler kamp izlenimlerini yazdı

Paylaş

Barış ALTUNTAŞ
Antalya

Gençlik yaz kampının bu sene 15’incisi gerçekleşti. Önceki senelere nazaran çoğu konuda daha etkili bir organizasyon olup, YGS-LYS batağından kurtulup üniversiteye başlayan arkadaşlar için stres atma ve liseye başlayan veya devam eden arkadaşlar için yeni yıla hazırlık niteliğinde bir kamp oldu.

Özellikle liseye devam eden arkadaşlar için gayet faydalı oldu, çünkü bilindiği üzere müfredat değişikliği vesilesiyle evrim konusu eğitim sahasından uzaklaştırılmaya çalışılıyor ve dinci ve bilimsellikten uzak bir eğitim dayatılıyor. Sadece evrim değil, liselerdeki güzel sanatlar üzerine çalışmaların da azaldığı görülüyor. Bunun sebebi ortada, çözüm yollarından birisi de bu kampta yapılan atölyeler. 

MÜFREDAT DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI EVRİM ATÖLYESİ

Evrim Atölyesinde atölyeye katılım oranı geçen senelere göre daha da arttı. Bunda hem atölyenin yürütücülerinin anlatımı hem de dinleyicilerin ilgisinin büyük payı var. Şahsen biyolojiden uzak bir mühendis adayı olarak bu atölyenin bana bile çok katkısı oldu, evrim konusundaki ilgimi açığa çıkarıp bildiklerimin üstüne yeni şeyler koymamı sağladı. Önceki kamplara göre kalabalığın azalması katılımcıların birbirleriyle kaynaşması, aynı zamanda güvenlik ve düzenin sağlanması adına avantajlı oldu. Kolektif yaşam tarzıyla da tüm katılımcıların görev almaları, çalışma ruhunu kazanmaları sağlandı. Bilgilendirici paneller düzenledik, bölgesel toplantılar yaptık ve ortak sorunlarımızı tartıştık. Bunun yanı sıra eğlenceli ve bol halaylı ufak konserler düzenlendi. Aynı zamanda kampın her gecesi yayınlanan Kamp TV programı sayesinde günün yorgunluğunu attık ve keyifli atışmalara şahit olduk. Kamp sonrasında katılımcılar yaşadıkları şehirlere bazı şeylerin bilincine varmış bir şekilde döndüler. Şimdi bulunduğumuz alanlarda kamp ruhunu yaratma zamanı. Seneye seni de bekliyoruz.


‘İnteraktif atölyelerle eğiticiydi’

Çağlasu HÖRÜS
Antalya

Bu yıl benim ilk kampımdı. Kamp beklediğim gibi geçti; çünkü kampa gelmeden önce, önceki yıllarda kampa katılanlar bana kampın işleyişini ve nasıl geçtiğini anlatmışlardı. İlk gün, daha atölyeler başlamadığı ve yol yorgunu olduğumuz için yorucu ve sıkıcı geçmiş olsa da diğer günler bir o kadar eğlenceli geçti. Bir insan ne kadar cana yakın, iyi olabilirse kamptaki herkes öyleydi. Daha bir gün önce tanıştığım kişiyle sanki bir yıldır tanıyormuşum gibi konuşabiliyordum.

Evrim Atölyesine katılmıştım. Ezbere dayalı değil de interaktif bir şekilde öğrendiğimiz için daha akılda kalıcı olduğunu düşünüyorum, sadece dinlememe ve biraz da not almama rağmen öğrendiğim şeyleri uzun bir süre unutmayacağıma eminim. Ayrıca herkes ilgi alanı olan atölyeyi seçtiği için daha verimli ve etkili geçtiğini düşünüyorum atölyelerin.

Kampta toplantılar şehir şehir ayrılmıştı. Böylece farklı şehirlerden insanlarla yani daha çok kişiyle tanışmış olduk. Panellere gelen konuşmacılar gerçekten bize yararı olan, düşüncelerimizi geliştirmemizi sağlayan kişilerdi. Ben fazlasıyla bilgi aldım, geliştim ve eğlendim. 

‘GÖREVLERİMİZİ SEVEREK YAPTIK’

Kamp hakkında söyleyeceğim ve beni mutlu eden şeylerden bir diğer şey de kolektif yaşam. Herkes bir iş almak istiyor, görevlerini seve seve yapıyor ve yaparken de eğleniyordu. İnsanlar kantine su taşırken bile gülüyorlardı. Kampta yaptığımız her şey bizim için sorumluluk değil, eğlenceydi. 

Kampın sloganı gelecekten 7 gün çalmak idi. Bence bu slogan harfi harfine doğru ve kamp daha iyi bir şekilde anlatılamazdı. 

Konserler çok iyiydi, hepsini ayrı bir hayranlıkla dinlediğimi hatırlıyorum. Konserlerden sonraki halayları kelimelerle anlatamam.

Ben erken uyuyan biriyim fakat halaydan, konserden sonra uykuya direnme sebebim Kamp TV idi. Sanki gün boyunca gülmemişim, yorulmamışım gibi bir de Kamp TV boyunca her dakika kahkaha atıyordum.

Kamp olabildiğince eğlenceli, hızlı ve sonunda hüzünlü geçti. Benim kamp hakkında söyleyeceklerim bu kadar. Seneye daha eğlenceli geçeceğinden eminim.Ve o günü dört gözle bekliyorum.


Hiçbir şey için geç değil

Rümeysa
Aydın

Merhaba arkadaşlar, ben Rümeysa. Gençlik yaz kampına iki senedir katılıyorum. Bu seneki kamp, bana geçen yıldan daha çok şey kattı, hayatımın dönüm noktası oldu da diyebiliriz. Forumlarda lisedeki sorunlarımızı anlattık. En önemlisi de bu sorunlara beraber çözümler ürettik. Sürekli duyduğum, gazetede okuduğum kelimelerin anlamlarını öğrendim. Öğrendiklerimi hayata geçirerek daha kolay ve güzel bir hayat süreceğime inananıyorum. Aslında zaman zaman kendime bunları daha önceden yapmalıydım demiyor da değilim. Fakat daha hiçbir şey için geç değil. Bu yüzden geç olmadan siz de aramıza katılın.


‘Birlikte çalışıp birlikte ürettik’

Başak YİĞİT
Antalya

Sınava hazırlanan bir öğrenciyim ve çevremdeki çoğu arkadaşımın geleceğe dair belli hedefleri var. Bu durum beni endişelendiriyordu; çünkü üniversitede hangi bölmü okumak istediğimle ilgili kararsızdım. Eğitim sisteminin bize dayattığı ve zorla okumamız gereken şeylerin yoğunluğunda hangi alanda gelişirsem benim için daha iyi olur, neler ilgi alanıma giriyor belirleyemeden bir baktım ki sınav yılı gelmiş.

Geçen yıl ve bu yıl katıldığım gençlik yaz kampı beni sadece geliştirmekle kalmadı, aynı zamanda geleceğime dair planlar yapmama da yardımcı oldu. Politik İktisat Atölyesi, Kadın Çalışmaları Atölyesi, Edebiyat Atölyesi gibi çeşitli alanlarda, ilgimizi çeken alana göre birçok atölye vardı.

Bu yıl müfredattan evrimin kaldırılmasına karşılık ben de Evrim Ayölyesine gitmeye karar verdim. Bu atölyede canlılığın ne olduğundan başlayıp evrimin ne olduğuna, evrimsel sürece, nereden geldiğimize dair tartışmalar yürüttük. Büyük bir ilgi duyduğum bu atölye; ne olmak istediğime yardımcı olup geleceğime bir adım atmamı sağladı. Her şeyi sorgulamamız gerektiğini, yaşadığımız bu hayatın ancak bu şekilde bir anlam kazandığını öğrendim. Benim için gerçek ve mükemmel bir deneyim oldu. Yeni insanlarla ve onların kültürleriyle tanıştım, gençlik sorunlarını ve benim gibi liseli arkadaşlarımızın yaşadıkları zorlukları ve o zorluklara karşılık birlikte ürettiğimiz çözüm önerilerini tartıştık. Eğlendik, yardımlaştık, tanıştık. Yani gelecekten bir hafta çalıp yaşadığımız bu düzensizliğin bir düzene girmesi için birlikte çalışıp birlikte ürettik.


Atölyelerle başlayıp konserlerle biten 7 gün

Muhammed ABAKIYMIŞ
Aydın

Arkadaşım bana gelip “23-30 Ağustos’ta Güzelçamlı’da gençlik yaz kampı var. Kesinlikle çok seveceksin, beraber gidelim” dediğinde kafamda canlanan: klasikleşmiş deniz, kum, güneş tatili olmuştu. Kamp planına baktığımda söyleşiler, paneller, toplantılar, konserler, atölyeler olduğunu görünce ilginç olacağını düşündüm. Her sabah kahvaltısından sonra yapılan atölyelerde kendi adıma çok faydalı bilgiler öğrendim. Kampta her an dolu dolu geçiyor. Güne politik iktisat tartışarak başlayıp denize girerek devam ettiğimiz ve sonunda konserlerde eğlendiğimiz, tüm bunları yaparken bir yandan da günlük işlerimizi yaptığımız yedi gün geçirdik. Politik İktisat Atölyesi Bülent Hoca’nın çabalarıyla en verimli atölye oldu diyebilirim. Açıkça söylemek isterim ki bu kampa gelmeden önce SSCB’yi biliyordum fakat sosyalist bir toplumun çok ütopik olduğunu düşünüyordum. 2017, Ekim Devrimi’nin 100. yılı olduğundan bu yıl çokça tartışıldı kampta; Sovyetler Birliği ve hakkında yanlış bildiklerimizi ve bilmediklerimizi öğrenme imkanımız oldu. Örneğin bizlere empoze edilen bilgilerle hedeflenenin: Çekiçle orağı bir terör simgesi haline getirmek olduğunu gördüm. Artık bu mücadeleye gönülden destek veren biri olacağımı söylemek istiyorum. Bir sonra ki kampta görüşmek üzere.


‘Kendini geliştirmek isteyen her genç katılmalı’

Yağmur SALMAN
Aydın

Bu yıl 15’incisi düzenlenen gençlik kampına ilk katılışımdı. Kamp alanına varana kadar nasıl bir yerle karşılaşacağımı bilmiyordum, merak ve tedirginlik hislerini aynı anda yaşadım. Ancak kamp alanına vardıktan sonra tedirginlik hissetmemin ne kadar gereksiz olduğunu anladım. Öyle ki kampın samimi ortamı ve benimle aynı düşüncede olan insanlarla olmamın verdiği rahatlık sayesinde bir saat sonra yeni gelen arkadaşlara yardımcı olurken buldum kendimi. Kamp o kadar yoğundu ki bir yanda görevlerimiz, atölyeler bir yanda konserler ve arkadaşlarla geçirdiğimiz vakitler derken zaman su gibi akıp gitti. Özellikle atölyelerde çok fazla şey öğrendik ve öğrendiklerimizi birebir kampımızda gerçekleştirip yaşadık. Bir nevi küçük bir sosyalizm tecrübesi yaşadık. Bu tecrübeye OHAL zamanında sahip olmamız her şeyi daha net görebilmemizi sağladı. O yüzden bu kadar eğitici ve eğlenceli bir kampta bulunduğum için çok memnunum. Seneye tekrar katılmayı düşünüyorum ve kendini geliştirmek isteyen her gence katılmasını öneririm.

ÖNCEKİ HABER

Erkek yazarlarımızın şairlerimizin yapıtlarında ‘kedi’

SONRAKİ HABER

Fakıbaba, cambaza bak diyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...