27 Ağustos 2017 06:08

Adalet Kurultayı'nda 2. gün: Conkbayırı'na yürüdüler

Adalet Kurultayı’nın ikinci günü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Conkbayırı’na yürüyüşü ile başladı.

Paylaş

Seçkin SAĞLAM
Çanakkale

Adalet Kurultayı’nın ikinci günü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda 57’inci Alay yolundan Conkbayırı’na yürüyüşü ile başladı. Çanakkale Savaşı’nda taarruza kalkan askerlerin yürüyüş saati olan sabah saat 6’da başlayan yürüyüş yine askerlerin Conkbayırı’na varış güzergahı olan 6 km’lik yoldan devam etti.  

Genel Başkan Kılıçdaroğlu, genel başkan yardımcıları, milletvekilleri ve kurultaya katılan vatandaşlar sabah saat beşte kamp alanında toplandı. Çanakkale Savaşı’nda Conkbayırı’na giden askerlerin kalkış saati olan 5’te bir araya gelen vatandaşlar, askerlerin yediği buğday çorbası ve üzüm hoşafından içti. Hücum saati olan saat 6’da Conkbayırı’na 6 km’lik yürüyüş başladı. Yürüyüş güzergahında askerler tarafından sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı görüldü.  1 saatlik yürüyüşün ardından Conkbayırı’na gelindi. Burada bulunan Atatürk Anıtı’na ‘Adalet’ yazılı çelenk bırakan Kılıçdaroğlu, saygı duruşunun ardından yaptığı konuşmada; “Gazi Mustafa Kemal Atatürk onlara 'Ben size taarruz etmeyi değil ölmeyi emrediyorum' dedi ve 57. Alay bu topraklarda son buldu. Hayatlarını bu topraklar için verdiler, bayrakları için verdiler” dedi.  

‘HAYATLARINI BU TOPRAKLAR İÇİN VERDİLER’

Konuşmasında tarihin iyi bilinmesi ve unutulmaması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu; “57. Alay, sabah kalktılar, buğday çorbasını içtiler, şekersiz üzüm hoşafıyla ve yarım ekmekle sabah kahvaltılarını yaptılar ve bugün geldiğimiz yoldan buraya geldiler. Gazi Mustafa Kemal Atatürk onlara 'Ben size taarruz etmeyi değil ölmeyi emrediyorum' dedi ve 57. Alay bu topraklarda son buldu. Hayatlarını bu topraklar için verdiler, bayrakları için verdiler. Anneleri babaları çocukları torunları ve bu ülkenin geleceği için verdiler. 'Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın' diyen Çanakkale destanı bir anlamda burada yatanların destanıdır, bütün Türkiye'nin destanıdır. Onları rahmetle anıyoruz. Onlar bize güzel bir Türkiye'yi emanet ettiler. Çanakkale destanı Çanakkale'nin geçilmez olduğunu bize anlattı ve bir başka destanı yazdı. O destan Kurtuluş Savaşı destanıydı. 26 Ağustos'ta büyük taarruz başladı ve 30 Ağustos'ta Türkiye bağımsızlığını bir anlamda düşmanları denize dökerek kazandı. Tarihimizi iyi bilmeliyiz" dedi.

‘HEP BİRLİKTE YAŞAMALIYIZ’

Kılıçdaroğlu, bu topraklar için canlarını verenlere çok şey borçlu olduklarını söyleyerek "Eğer bize güzel bir Türkiye bıraktılarsa bu güzel Türkiye'de hepimiz adalet içinde beraber yaşamalıyız. Bu güzel Türkiye'de hepimiz birlikte, huzur içinde yaşamalıyız. Adalet Kurultayı'mızın teması da budur. Mehmetçiklerimizi anladık, andık, komutanlarımızı andık. Onların yaşadıkları, savaştıkları topraklarda sabah yine onların kalktığı saatlerde kalktık. Onların içtiği çorbaları içtik. Onların içtikleri hoşafları içerek, buralara geldik. Evet biz bu ülkede hep birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz. Onlar hayatlarını verdiler, bizler çocuklarımıza güzel bir Türkiye'yi vermeliyiz. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Benimle beraber bu yürüyüşe katılan bütün arkadaşlarıma, hayatını veren erine, komutanına yine şükran borçluyuz. Onları her zaman her yerde her ortamda saygıyla minnetle şükranla anacağız. Allah rahmet eylesin diyoruz hepsine” dedi.

‘SEÇİM YASALARI, ANAYASA KADAR ÖNEMLİ’

Adalet Kurultayı'nın ikinci gününde ‘Seçimde Adalet’ konusu ele alındı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu panele dinleyici olarak katıldı.
Panelde söz alan Hamdi Yakupoğlu şunları söyledi: “Adalet elle tutulmaz, gözle görülmez. Ancak, adalet; insanın hissettiği güven ve huzur duygusu olarak, görmekteyim. Dolayısıyla, seçim öncesinde ya da seçim sonuçlarında, alınan bir karar ve açıklanan sonuç karşısında huzur ve güven verebiliyorsam, o zaman adalet tecelli etmiş demektir.” Yakupoğlu, 16 Nisan referandumu sonrasında seçim takviminde yaşanan değişiklikleri hatırlatarak, “Eğer erken bir seçim olması durumunda, anayasanın 67. Maddesi’nin son fıkrası uygulanmayacak. Bugün seçim kanunları değiştirilirse, 1 yıl geçmemesi durumunda bu kanunun uygulanacağı dile getiriliyor” dedi.

Daha sonra söz alan panelistlerden Erol Tuncer ise şunları söyledi: “Seçimde en önemli husus, güvenliktir. Seçim yasaları, anayasa kadar önemlidir. Seçim yasaları, toplumun eğilimini ve adil bir biçimde yansıtmasını isteriz. Ancak, seçim sistemiyle geçmişten bugüne kadar çok fazla oynanmıştır. Değişmesinin nedenlerinden biri geçmiş dönemlerdeki uygulamalara tepkiden kaynaklanmaktadır.” 

Panele katılan diğer katılımcılar da, Türkiye’de seçim süreçleri ve güvenliği hakkında, katılımcılara görüşlerini aktardı.

ÖNCEKİ HABER

Konyaspor'da ikinci ByLock vakası

SONRAKİ HABER

'Bayram şekeri alacağım' dedi, 3 bin hapla yakalandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...