04 Ocak 2016 00:59

Yargıyı da kendine bağladı

Paylaş

Eylem NAZLIER
İstanbul

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ için “Dokunulmazlıklarının kaldırılması suretiyle başlayacak süreç, terörle mücadele açısından ülkemizdeki havayı da olumlu yönde etkileyecektir” sözleri tartışılıyor. Siyasi parti temsilcileri bu sözlerin Erdoğan’ın siyasal ikbalı için her türlü kutuplaşma siyasetini göze aldığını belirtti. Ayrıca, savcılara talimat veren Erdoğan’ın yasama organını da kendisine bağlayarak ‘tek adam’ siyaseti yürüttüğünü vurguladı. 

'KUTUPLAŞMAYI, ÇATIŞMAYI GÖZE ALDI'

Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan: Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlık sistemini gerekçelendirirken Hitler Almanya’sına vurgu yaparak asıl muradının ne olduğunu da ortaya koymuştur. Hitler Almanyası’nda faşizmin yükseliş işaretlerini bugün AKP iktidarında görmekteyiz. Yalan propaganda mekanizmasını çalıştırma, basın ifade özgürlüğünü yok etme, basını susturma, politik rakiplerini sırasıyla saf dışı bırakma, halkı sindirme, özgürlükleri kısıtlayarak zamanla yok etme, eş zamanlı açıklamalarında HDP eş başkanlarının dokunulmazlıklarının kaldırılarak yargı sürecinin başlatılması talimatını da vermiştir. Talimatını vermiştir diyorum, çünkü Cumhurbaşkanının ağzından çıkan her eleştiriyi savcılar talimat olarak algılayıp soruşturma başlatmakta, hakimler ise talimata uygun ceza verebilmektedir. Kürt halkını sindirmek, Kürt hareketini ezme amaçlı başlatılan savaşın boyutunun eş başkanlara müdahalelerle başka bir boyuta taşınmak istendiği açık. Bu talimat Kürt halkına ve onun siyasal temsilcilerine açıkça ilan edilmiş savaş anlamına gelmektedir.  Görünen o ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan siyasal ikbalı için iç çatışma dahil her türlü çatışma ve kutuplaşma siyasetinden geri durmayacaktır. Başbakan ve Cumhurbaşkanı verdikleri demeçlerle katliamlara devam edeceklerini göstermişlerdir. Yılın ilk günlerine halkımız zamlarla girmiştir ve ekonomik, sosyal, siyasal alanda hak gasplarının arkası gelecek görünmektedir. 2016’nın ilk günlerinde karşılaştığımız bu politik tablo emek, barış ve demokrasi güçleri için birleşmeyi ve demokrasi mücadelesini yükseltmeyi zorunlu kılmaktadır. 

'ANAYASAL SUÇ İŞLİYOR'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözlerinin tamamı  bir anayasa suçudur. Dokunulmazlığın kaldırılacağı TBMM’nin görevidir. Erdoğan’ın tarafsız bir cumhurbaşkanı kimliği taşımıyor, tüm kurumları da doğrudan “kendisine bağlı” görüp, emir yağdırıyor. Yargıya ve savcılara emir verdiğini gördük. Bir sürü gazeteci suçsuz yere tutuklandı. Şimdi de yasama organı olan TBMM’nin görev alanına giren dokunulmazlıklar konusunda müdahaleci bir tutum sergiliyor.Yarattığı nefret söylemiyle HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla, onları parlamento zemini dışına itmek, dolayısıyla Kürt sorununun TBMM zemininde çözüm arayışını engellemesiyle Türkiye’yi çatışmaya itiyor. Türkiye yaşanan çatışma ile yeni insan haklarının, yaşama hakları ihlali ile karşı karşıyadır. 7 hazirandan sonra bu ortamı yaratan Cumhurbaşkanı Erdoğandır. İç ve dış politikalarda, sıkıştığı her alanda ya idam ipine yada dokunulmazlığın kaldırılmasına başvurmaktadır. Benim Erdoğan’a tavsiyem diline ve söylemlerine dikkat etmesidir. Türkiye geçmişte bunun bedelini ağır ödedi. Bu yükü ne Erdoğan nede Türkiye kaldıramaz.

PARLAMENTO MEŞRUTİYETİNİ KAYBEDER

Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy:  Bu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halk iradesine tahammülsüzlüğünün göstergesidir. Savaş, baskı, faşizm politikalarının gölgesinde seçimleri tekrarlayarak HDP’den çaldığı milletvekillikleri kendisine yetmemiş olacak ki şimdi de dokunulmazlıkları kaldırıyor. Dokunulmazlıkların kaldırılması Kürt halkının öfkesini daha da büyütecek. Bu kararı alacak bir parlamento da son meşrutiyet kırıntılarını da kaybedecek. Savcılara talimat vermeyi alışkanlık haline getiren Erdoğan’ın Hitler tipi başkanlık talebinin ardından, yasama organı olan meclise verdiği bu talimat nasıl bir tek adam olmak istediğinin göstergesidir. Aynı zamanda istediği anayasanın temel özelliklerinin de habercisidir.

ÖNCEKİ HABER

AİHM sokağa çıkma yasağına dair izahat istedi: Türkiye AİHM’de neyi savunacak?

SONRAKİ HABER

‘O benim kameramanım’ diyen gazeteciyle konuştuk: İnfaz edecekler diye kaygılandım

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...