09 Eylül 2015 01:09

Birlikte yaşam için tek yol barış

Irkçı saldırılar, linç girişimleri ve art arda gelen ölümler halkların bir arada yaşama duygusunu dinamitliyor. Bu kaostan tek çıkış yolu barış.

Paylaş

Tolga Alp TURGUT
Eren YILMAZ
İstanbul

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP tarafından tırmandırılan gerilim ve savaş politikası ülkeyi tehlikeli bir noktaya doğru götürüyor. Gerilim ve savaş politikasına siyasi partilerden ve barışı savunanlardan tepki geldi. Sağduyu ve barış çağrıları yapıldı.

Barış Bloku Eş Sözcüsü Nuray Sancar, 7 Haziran seçimlerinden sonra Dağlıca ve Iğdır’da ölümlerle sonuçlanan saldırılarla birlikte sürecin daha tehlikeli bir evreye geçtiğine dikkat çekti. Kürt bölgelerinde ormanların yakılmasıyla başlayan giderek ilçelerde yaşayan sivil halka yönelik saldırılarla savaş halinin adım adım inşa edildiğini belirten Sancar, “Bundan sonraki süreç de, öyle anlaşılıyor ki, Dağlıca eşiğinden sonra ürkütücü bir evreye girmiştir. Birçok kentte başlayan milliyetçi gösteriler, Hürriyet gazetesine gece baskını, mevsimlik işçilere yapılan saldırılar ve Kürtçe konuşan bir gencin öldürülmesi savaşın batıda toplumsal bir destekle tahkim edilmeye çalışıldığının işareti” dedi. Asker cenazelerinde asker ailelerinin savaş karşıtı söylemi milliyetçi-şoven söyleme, rövanş siyasetine eklemlenmek istendiğini kaydeden Sancar şunları söyledi: “ Seçimlere çok az bir zaman kala bunların yaşanması son derece düşündürücüdür. Adım adım tırmandırılan gerilim sayesinde seçmenlerin özgür iradeleriyle seçim yapmalarına şans tanınmadığı bir noktaya geldik. Gerilim ve çatışmanın tırmandırılması da son derece tehlikeli sonuçlar yaratabilir. Geriye dönülemez sonuçlara yol açmamak için halkı bir kez daha kutuplaştıran, milliyetçi basıncı artıran tutumdan vazgeçilmesi, silahların derhal susturulması ülkenin geleceği açısından önemlidir. Bu süreç bir rövanş talebiyle yönetilmemeli. Silahlı güçlerin ateşi kesmesi, sivil halkın güvenliğinin sağlanması ve seçimlerin huzur içinde yapılması için gereken önlemlerin alınması gereklidir.”

EMEP: LİNÇ EYLEMLERİNDEN UZAK DURULMALI

Ülkedeki gerilimli duruma işaret eden  EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, “Biz bunu daha önce de yaşadık. Bu ortamdan çıkış için öncelikle çatışmasızlık bir an önce sağlanmalıdır” dedi. HDP binalarına yönelik gerçekleşen ırkçı saldırılara da değinen Gürkan şunları dile getirdi: “İstanbul’da bir gencin telefonda Kürtçe konuşması nedeniyle bıçaklanması, Beypazarı’da mevsimlik işçilere dönük linç girişimleri ve pek çok yerde yaşananlar benzer saldırılar çatışmalı bir siyasi gidişata işaret ediyor. Erdoğan’ın hem muhtarlarla hem esnaflarla yaptığı toplantılarda yaptığı kışkırtmalar karşılık bulmuş görünüyor. Kürt sorununun silahla, şiddetle ve ezerek çözülemeyeceğini bilmesine rağmen AKP bugün iktidarını milliyetçilik ve şovenizm üzerinden yeniden tesis etmek için savaş politikalarında ısrar ediyor. Dağlıca ve Iğdır saldırısından sonra yaşanan linçler, saldırılar bu amacı açıkça göstermektedir. Elbette iki taraf da bir an evvel karşılıklı olarak ellerini tetikten çekmelidir. Ancak Kürt silahlı güçleri bu süreçte tek taraflı da olsa ateşkes ilanını değerlendirmelidir. Gençlere ve halkımıza da bir çağrıda bulunuyorum: Üzerinden zaman geçtikten sonra ‘Biz bunu neden yaptık?’ diyecekleri hiçbir şey yapmamalı, kışkırtmalardan, şiddet ve linç eylemlerinden uzak durmalı ve sakin kalmalılar.”

ÖDP: BARIŞ İNİSİYATİFİNİ GELİŞTİRMELİYİZ

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, AKP’nin ve Erdoğan’ın 400 vekil için gençlerin canını hiçe saymaktan çekinmediğini ifade ederek, “Savaşta ısrar ettiğini görüyoruz. Kürt hareketi, ‘8 kez ateşkes ilan ettik ancak bir sonuç alamadık’ diyor. Kürt  hareketi birlikte yaşamdan yana ise ki demokratik özerklik projesi, Kürt hareketinin iradesi bunun varlığını bize gösteriyor. Kürtlerle Türklerin bir arada yaşam olanaklarının ortadan kalktığı böylesi bir ortamda Kürt güçlerinin silahlı eylemleri sonlandırması gerekiyor” dedi. Türkiye’nin özellikle batısından güçlü bir barış inisiyatifinin geliştirilmesi gerektiğini dile getiren Taş, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bizler irade geliştireceğiz, bu süreci izleyeceğiz barış için inisiyatif alacağız diyebilmeli. Silahlı eylemleri durdurması için PKK’ye çağrıda bulunacak böyle bir heyet, devletin savaş stratejisine karşı geniş bir mücadele örgütleyebilmeli, herkesi kapsayabilmeli ve yaptığı çağrının arkasında durmalı. PKK’ye bir taleple başvuran böyle bir büyük heyet, herkesi kapsamalı. Ve bu heyet bir sorumluluk heyeti, izleme heyeti, barış heyeti adı her ne olursa bir heyet oluşturarak inisiyatif almalıyız.”

ÖNCEKİ HABER

Barış Bloku yerellere yayılıyor: Sancaktepe barış için mücadele edecek

SONRAKİ HABER

Ankara'da Hürriyet gazetesi matbaasının bulunduğu binaya saldırı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa