12 Ağustos 2015 05:51

Çocuklarından biri HPG’li, diğeri polis olan baba çocukları için canlı kalkan oldu

Ağrı Valiliği tarafından "Geçici askeri güvenlik bölgesi" ilan edilen Tendürek ve Ağrı dağlarında, ölümlerin önüne geçmek amacıyla halkın başlattığı canlı kalkan eylemi farklı hikayeleri olan insanları da biraraya getiriyor. Biri HPG saflarında, diğeri ise polis olan çocuklarının ölmemesi için Tendürek'teki canlı kalkan eylemine katılan Reşit Kızılkurt, feryatlarını duyulmasını istedi.

Paylaş

Son günlerde askeri operasyonların hız kazandığı ve Ağrı Valiliği tarafından "Geçici askeri güvenlik bölgesi" ilan edilen Tendürek ve Ağrı dağlarında, 5 Ağustos'ta çadır kurularak başlatılan barış kalkanı eylemi sürüyor. Halkın yanı sıra seçilmişler ve HDP, DBP yöneticileri ile sivil toplum örgütü temsilcilerinin de katıldığı eylemlerde, tek amaç her iki taraftan da kimsenin ölmemesi ve bölgenin insansızlaştırılmasının önüne geçmek. 

Tendürek ve Ağrı dağlarında nöbet tutan yurttaşlar ve seçilmişler, eylemlerinin amaçlarını DİHA'ya anlattı. 

'KAN ÜZERİNDEN SALTANATINI KURMAK İSTİYORLAR'

Eylemdeki yurttaşların hemen hepsinin farklı bir hikayesi bulunurken, bunlardan en dikkat çekeni ise bir çocuğu HPG saflarında, diğeri ise polis olan 55 yaşındaki Reşit Kızılkurt. 

Feryatlarını kimsenin duymadığını, operasyonların kardeşi kardeşe kırdırtmaktan başka bir işe yaramayacağını söyleyen Kızılkurt, anneler ve babalar artık ağlamasın diye savaşın ortasında canlı kalkan olduklarını söyledi. Ailesinden 7 kişinin PKK saflarında yaşamını yitirdiğini de paylaşan Kızılkurt, "Bir oğlum polis. Bu nasıl bir hayat? Bu nasıl bir acıdır bize çektiriyorlar. Her iki taraf da bizden gidiyor. Bakanlar neden çocuklarını göndermiyorlar askere. AKP'li vekiller, başbakan, cumhurbaşkanı neden çocuklarını göndermiyorlar. Bizim çocuklarımızın kanları üzerinde kendi saltanatını kurmaya çalışıyorlar. Bizim tek istediğimiz barış" diye konuştu. 

'AKP'YE SAVAŞ YAPTIRMAYACAĞIZ'

Tendürek'te yurttaşlar ile birlikte canlı kalkan eylemine katılan Ağrı Belediyesi Eşbaşkanı Mukaddes Kubilay da AKP'nin seçimden önce ve seçimden sonra hep büyük bir savaş çıkartma amacının olduğunu ve seçimden sonra 90'lı yıllara aratmayacak tarzda bir katliamın peşinde olduğunu kaydetti. 

AKP'nin hem asker hem de gerilla cenazelerinin gelmesini umduğunu dile getiren Kubilay, bu durumu şu sözlerle değerlendirdi: "Bizim amacımız başlatılan bu savaşın derhal son bulması ve müzakere sürecinin devam etmesidir. Bu tüm Türkiye halklarının yararına olacaktır. AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan kendi saltanatını devam ettirmek için her şeyi yapmaya kararlı. AKP yalnız başına iktidar olmadığı için HDP'yi ve Kürt halkını kendi karşısında engel olarak görüyor. Bizim amacımız, bu kirli savaşı durdurmak ve yaylacıların yaylalarında kalmasını sağlamaktır. Biz AKP'ye savaşı yaptırmayacağız. Eylemimiz amacına ulaşana kadar sürdüreceğiz." 

'BÜTÜN KÜRT ANNELERİ AĞZINDAN HİÇ BARIŞ SÖZÜ DÜŞMEDİ'

Oğlu ile kardeşini PKK saflarında yitiren Doğubayazıtlı Muhsine Akkuş (41) ise Ağrı Dağı'ndaki nöbet eyleminde yerini alarak, çatışmaların önüne geçmek için çabalayanlardan biri. 

İki canını savaşa kurban vermesine rağmen yine de barışın gelmesi için elinden gelen her şeyi yapıp, canlı kalkan eylemine devam edeceğini kaydeden Akkuş, duygularını "Biz barış istiyoruz. Ama dürüst bir barış. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Benim ciğerim yandı başka annelerin ciğerleri yanmasın. Artık o kirli ellerini Kürt ve Türk gençlerin üstünden çeksinler. Bir asker ölüyorsa o askerin annesinden başka kimse yanmaz. Bir gerilla ölüyorsa onun annesinden başka kimse yanmaz. Emine Erdoğan'a sesleniyorum, sen de annesin. Artık yeter. Bütün Kürt anneleri ağzından hiç barış sözü düşmedi. Yine de barış diyoruz" sözleriyle dile getirdi.

'SAVAŞLA KÜRTLER BİTMEZ' 

Ağrı Dağı'nda kurulan çadırda 5 gündür canlı kalkan eylemine katılan bir başka yurttaş Yıldız Seferoğlu'nun (60) da bir çocuğu HPG saflarında. Operasyonlar bitene kadar eylemlerine devam edeceklerinin altını çizen Seferoğlu, asker ve polis annelerine kendileri gibi bu savaşa karşı durmaları çağrısında bulundu.

"Barış olmadığı sürece biz bu dağlarda inmeyeceğiz. Kürt halkı olarak önderimiz ve çocuklarımızın peşinden gideceğiz" diyen Seferoğlu bir an önce çözüm ve barış sürecine geri dönülmesi ve müzakerelere devam edilmesini istedi. Katledilerek Kürtlerin bitirilemeyeceğinin artık iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Seferoğlu, "Hiç kimsenin hakkı değil bu acıları Kürt halkına çektirmeye. Savaşa da varız, barışa da varız" ifadelerini kullandı.

'90'LI YILLARI GİBİ KÖY VE YAYLALARIN BOŞALMASINI ENGELLEYECEĞİZ' 

HDP Ağrı Milletvekili Mehmet Emin İlhan de canlı kalkan eylemi başladığı günden beri halkla birlikte nöbette.

7 Haziran seçimlerinden sonra HDP'nin başarısını kabullenmeyen AKP zihniyetinin, Kürdistan'da kirli bir savaş başlattığını kaydeden İlhan, yapılan baskılar ile köy ve yaylaların 90'lı dönemler gibi boşaltmasını engellemek için bedenlerini kalkan yaptıklarını söyledi. İlhan, halkın beklentisinin Türkiye'de artık savaşın durması, çözüm sürecinin devam etmesi ve demokratik siyasetin önünün açılması olduğunun altını çizerek Türkiye kamuoyuna da destek çağrısında bulundu. (Ağrı/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Ankara polisinden ev baskınları

SONRAKİ HABER

Dışişleri Bakanlığı: Uçaklar İncirlik’ten kalkmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...