26 Eylül 2008 00:00

Kılıçdaroğlu’nun iddiaları Dengir Mir Fırat’ı terletti


Günlerdir kamuoyunu meşgul eden ve medyanın ‘düello’ diye birinci haber olarak verdiği CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu ile AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat arasında, Meclis Basın Bürosu’ndaki tartışma dün bir buçuk saat sürdü. Fırat, Kılıçdaroğlu’nun iddiaları ve belgeleri karşısında sık sık terini silerken, iddiaları saptırmaya çalıştı. Canlı yayından verilen tartışmayı 16 canlı yayın aracı, 52 kamera, kameramanlarla 150’yi aşkın gazeteci, onlarca milletvekili izledi.
CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat’ın yönetim kurulunda bulunduğu Menas adlı şirketin hayali ihracat yaptığı, Menas’a ait TIR’da 89 kilo eroin yakalandığı iddiaları karşısında Fırat oldukça terledi. Uğur Dündar’ın yönettiği 1 saat 35 dakika süren tartışmayı yüzlerce gazeteci, canlı yayın aracı ve kamerayla izledi. Televizyonlardan canlı olarak da yayınlanan tartışma sonucunda iki siyasetçi el sıkışarak ayrıldılar.
Kılıçdaroğlu ile Fırat dün saat 14.30’da Meclis Basın Bürosu’nda Uğur Dündar yönetiminde bir araya geldiler. Tartışma için 16 canlı yayın aracı Meclis bahçesinde konumlandırılırken, tartışma 42 kamera aracılığıyla canlı yayınlandı. Kameramanlarla 150’yi aşkın gazetecinin takip ettiği tartışmada, salonun küçüklüğü nedeniyle birçok gazeteci ile milletvekilleri ayakta kaldılar. 367 krizinin yaşandığı ve 367 sayısının bulunmamasının ardından cumhurbaşkanı seçilemeyen Abdullah Gül’ün basın toplantısının bile iki katından fazla ilginin olduğu tartışma için önce Uğur Dündar salona geldi. Ardından Kılıçdaroğlu, bir dakika arayla da Fırat salonda yerlerini aldılar. Fırat gelince önce Kılıçdaroğlu ile, ardından Dündar ile tokalaştı. Tartışmayı, çok sayıda milletvekili izledi.
Uğur Dündar, tartışma öncesi yaptığı konuşmada, süreç boyunca yakışmayan üslup kullanılmasını eleştirerek, burada iddiaların, bulgular ve belgelerle netleşmesini, kamuoyunda bu konuda soru işareti kalmamasını istediklerini söyledi. “Deneyimli siyasetçi” diye nitelendirdiği iki siyasetçinin de siyaset etiğini zorlamayacaklarını belirten Dündar, kırıcı bir üslubun kullanılmamasını istedi.
İlk söze giren Fırat, “düello” falan yapmadıklarını, siyasetçi olduklarını ve belli bir adabın dışına çıkmayacaklarını savunarak, “bundan dolayı birilerinin hayal kırıklığına uğrayabileceğini” savundu.
Kılıçdaroğlu da yaptıklarının “düello” olmadığını, siyasette ahlakı egemen kılmayı ve sokaktaki vatandaşın soramayacağı soruları yöneltmeyi amaçladıklarını söyledi.
Kılıçdaroğlu hazırlıklı geldi
Kılıçdaroğlu, üzerinde Fırat’ın adının yazılı olduğu bir klasörle gelirken, Fırat da iddiaları kendisini akladığını iddia ettiği bir mahkeme kararının, basına dağıtılmak üzere fotokopilerini getirdi.
İddialara ilişkin ilk sözü alan Kılıçdaroğlu, yaşamı boyunca kimseye iftara atmadığını, iftira sözcüğünün kitabında bulunmadığını, belgelerle konuştuğunu söyledi. Şaban Dişli ve Deniz Feneri örneklerini veren Kılıçdaroğlu, bir gümrük kontrolörü hakkında Fırat imzalı Başbakanlık Teftiş Kurulu’na bir dilekçe verdiğini, Başbakan’ın da oluru ile kurulun söz konusu kontrolörün 7 göbek sülalesine kadar incelendiğini ama bir şey çıkmadığını, söz konusu kişinin Menas Dış Ticaret adlı şirketin Ukrayna’ya gönderdiği faturaların sahte olabileceğini söylediği için incelendiğini anlattı.
Kılıçdaroğlu, Fırat’ın daha sonra bu müfettiş hakkında “görevi kötüye kullandığı” iddiası ile dava açtığını, ancak müfettişin aklandığını da belirttikten sonra, “Kim müfteridir, kim değildir hepsi bir bir çıkıyor” diye konuştu.
Hayali ihracat iddiası
Fırat ise “müfteri”nin “iftira eden” demek olduğunu belirttikten ve Kılıçdaroğlu’na “müfteri” dediğini yineledikten sonra, iddiaları çürütmek yerine; Kılıçdaroğlu’nun sözünü ettiği müfettişin 2007 seçimlerinde CHP’nin Diyarbakır’dan milletvekili aday adayı olduğunu, dolayısıyla CHP ile organik bağı bulunduğu suçlamasını yöneltti. Fırat, Dündar’a yönelerek, “İddialarını ispat ederse, istifa dilekçemi size sunacağım. Siz de Kılıçdaroğlu’na verirsiniz, o Meclis Başkanlığı’na götürür” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu da “Fırat’ın ortağı olduğu Menas adlı şirket hayali ihracat yaptı mı yapmadı mı” sorusunu yineleyerek, Hazine Kontrolörü Orhan Tur tarafından hazırlanan rapordan örnekler verdi. Kılıçdaroğlu, şirketin hayali ihracatı Fırat’ın yönetim kurulu başkan vekilliği döneminde yaptığını, rapordan okuyarak iddia ederken, o rapordan yeni haberdar olan Fırat, Mersin Cumhuriyet Savcılığı’nın ve itiraz üzerine Tarsuz Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği “kovuşturmaya gerek olmadığı” kararlarıyla kendini aklamaya çalıştı.
Fırat raporu değil, hazırlayan müfettişi konuştu
Raporları çürütemeyince “Bizim tosun” , “Bizim yakınımız olan müfettiş” diyerek CHP’den aday adayı olan müfettişi hedef alan Fırat, Kılıçdaroğlu’na söz konusu mahkeme kararlarını içeren dosyayı iletip, “Dosyayı incelediğinde benden özür dileyecek” dedi.
Kılıçdaroğlu ise tarih ve sayı vererek, hayali ihracatı gösteren rapor ile Fırat’ın sözünü ettiği mahkeme kararına ilişkin raporun farklı olduğunu, ortada üç rapor bulunduğunu anlattı. Karşılıklı önce Kılıçdaroğlu’nun iddiasını belgeleriyle sunmasının ardından, Fırat’a savunma için söz hakkı verilen tartışmada sıra eroin kaçakçılığına geldi. Vatan gazetesinde, Menas şirketine ait TIR’da 89 kilo eroin yakalandığına dair haberi gösteren ve söz konusu şirketten Fırat’ın 1.07.2007 tarihinde istifa ettiğine ilişkin yazıyı da gösteren Kılıçdaroğlu, söz konusu şirketin temsilcisi ile Fırat’ın da adının bulunduğu, Gümrükler’e “Bizi incelemeden gümrüklerden geçirin” diye bir yazı gönderildiğini, burada Fırat’ın nüfuzunun kullanıldığını söyledi. Altında Fırat’ın imzasının da bulunduğu yazıyı gösteren ve Fırat’ın daktilo ile istifa etmesinden 8 ay sonra, TIR’la eroin yakalanması haberinden bir gün sonra, istifanın neden noterden tasdik edildiğini de soran Kılıçdaroğlu, Fırat’ın “Eroini şoför üstlendi”, “Şoför şüpheli biriydi” sözleri üzerine de Meclis Uyuşturucu Komisyonu raporundan, uyuşturucu baronlarının yakalanamadığına ilişkin yetkililerin ifadesi ile yanıt verdi.
Sorular yanıtsız kaldı
Kendisine “müfteri, aşağılık adam” denildiğini ama şüphe uyandıracak delillerin de ortada olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, düzgün bir firmanın neden şüpheli şoför çalıştırdığını sordu. Fırat’ın ihracatta çift fatura kullandıklarına ilişkin sözlerine de değinerek, “Rahatça seslendiriyorsunuz. Maliye Bakanı duymuyor mu?” dedi. Fırat ise “Anadolu’da yaygın bir fıkra ile yanıt vereceğim. Kadın hamur açıyor, kocası da karşısında oturuyor. Kadın gaz kaçırıyor, kocası ‘Ayıp olmuyor mu?’ deyince, kadın ‘Geçen sene baltanın sapını niye kırdın?’ karşılığını veriyor” diye fıkrayla yanıt verdi. Tartışma bir sonuca bağlanmadan sonuçlanırken, iki siyasetçi el sıkışarak ayrıldılar. Tartışmayı izleyen DTP’li Sırrı Sakık, tartışmanın “Türkiye’nin AKP ve CHP kıskacından çıkarılması” gerektiğini gösterdiğini söyledi. Sakık, “Onların gündemi farklı halkın gündemi farklı” dedi.
Tartışmadan, AKP’li vekiller Fırat’ın, CHP’li vekiller ise Kılıçdaroğlu’nun galip çıktığını savundular. (Ankara/EVRENSEL)

Toptan, Kılıçdaroğlu ve Fırat ile görüştü
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, dün 14.30’da TBMM Basın bürosunda yapacakları tartışmadan önce Meclis Başkanı Köksal Toptan’ın makamında bir araya geldiler. Fırat Toptan ile bir araya gelmeden yaklaşık 15 dakika önce parti grup yönetimine geçti. Saat 14.00’de başlayan toplantı öncesinde ise Fırat basın mensupları ile karşılaşmamak için Toptan’ın makamına, ara koridordan geçti. CHP’li Kılıçdaroğlu da yine aynı yöntemi kullanarak Toptan’ın makamına ara koridordan geldi. (Ankara/ANKA)
Sultan Özer

Evrensel'i Takip Et