19 Nisan 2010 01:00

Amasra bizim!


Amasra’da termik santral konusu gündeme geldiğinden bu yana TMMOB Peyzaj Mimarları Odası olarak süreci takip ediyoruz. Açıkçası ÇED konusunu mesleki anlamda da yakinen takip etme-mizle bugünkü fiili durumu net yorumlayabiliyor, Bartın ve Amasra üzerine oynanan oyunlar üzerine şaşkınlığımızı gizleyemiyoruz. Vatandaş istemiyor, firma isteyinceye kadar diretiyor. Plan izin vermiyor, elbet birgün izin verir düşüncesi almış başını gidiyor.
Bartın ve Amasra halkı 15 Nisan 2010’da Sayınn Vali İsa Küçük’ün yöneticiliğini yaptığı toplantıda 8 saati aşkın Amasra’da termik santral istemediklerini haykırdılar. Haykırdılar diyorum çünkü yıllardır duyuramadıkları sesleri kulaklarda çınlasın istediler. Hele ki firmanın “Termik santral kuramayacaksak, sözleşmemiz gereği kömür çıkarmamızın da anlamı kalmıyor” sözleri firmaya olan güveni tamamıyla sarsmış, bitirmiştir. Bartın halkı memleketine sahip çıkar, memleketine öyle bir sarılır ki bunu İstanbul’dan gelen firma çalışanları, İTܒdeki değerli hocalarımız anlayamaz. Çünkü Bartın’da termik santral olmaz. Ümit ediyoruz ÇED ve Planlama Genel Müdürü Sayın Fevzi İşbilir Bartın’daki durumu iyi çözümlemiş, Ankara’ya artık bu iş için firmanın diretmesinin doğru olmayacağını, toplantıda birçok Amasra sevdalısının söylediği gibi “toplumsal barış”ın bozulmasına devlet eliyle son verilmesi gerektiğini iletecektir. Bartın ve Amasra dün olduğu gibi bugün de Amasra’da termik santrale hayır demektedir.
Kürsüden üzülerek ÇED raporları ve sonuçlarına inancımız olmadığını söylemek zorunda kaldım. Bakanlığın resmi İnternet sayfası beni doğruluyor. Ülkemiz sanayiden kaynaklı yoğun bir kirlilik ile mücadele bile edemezken, 03.12.1993’ten 05.04.2010 tarihine kadar ÇED Raporu hazırlanmış 1882 projeden sadece 31 adedi olumsuz sonuç almış. Bu şu demek başvurusu alınmış 100 projeden 98’i kabul edilmiş. Bu bizi endişelendiriyor, hatta ÇED sürecinin başladı/başlamadı tartışmaları arasında, son derece ciddiyetten uzak hazırlanmış proje tanıtım dosyası ile bizi ürkütüyor. Proje tanıtım dosyasını hazırlamış firmaya peyzaj mimarlığını ve Amasra’nın doğal peyzajını bitki dikmek ve yeşillendirme çalışması yapmanın ötesinde göremedikleri için yaptıkları çalışmayı iade ediyorum. Çevre Düzeni Planı’nda olmayan bir yatırımı, hazırladıkları raporda leke planlarla göstermeleri, Bartın Valiliği İnternet adresini verip, kaynaklarda Erzurum Valiliği yazmalarını da bakanlık yetkililerinin tasarruflarına bırakıyorum.
ÇED’i ciddiye almayan firmalar ile ne kadar daha yol alacakları takdiri kendilerinindir. Yatırımcı firmanın yabancı şirketlerle ortaklıklarının biçimi dahi bilinmez iken, yatırımın çevresel boyutlarını firma yetkililerinin bile algılayamadığı bir süreç, elbette büyük bir direnci karşısına alıyor. İstihdam konusunda Tarlaağzı ve Gömü köyü muhtarlarının sözlerini tüm Bartın duydu. İnsanın inanmadığı, güven sorununun en üst seviyede olduğu bir firma ile inanın oturup konuşası bile gelmiyor.
Termik santral mücadelesi bir çevre mücadelesi olmaktan çıkmıştır. Bu mücadele Bartın ve Amasra halkının sosyal barışına, emeğine, yaşam alanlarına, kültürüne sahip çıkma mücadelesine dönüşmüştür. Bu mücadelede kazananın kim olacağını zaman gösterir. Bildiğim tek şey var, Amasra orada duruyor, bizim, hep de öyle kalacak.
Dr. Mustafa Artar
(TMMOB Peyzaj Mimarları Odası MYK Üyesi)

Evrensel'i Takip Et