Çekirdekli, gazozlu sinema keyfi!

HANİ şimdilerde böyle yakın tarihimizi anlatan dizilerle, filmlerle nostaljik özlemlerimiz nasıl palazlanıyor? Bana öyle geliyor ki, biz bu eskiye dönüş meselesinin de suyunu çıkarıyoruz, sanki eski zamanda her şey güzeldi, her şey doğruydu, herkes mutluydu falan… Yine de ÇHD İzmir Şubesinde küçücük bir salonda çekirdek, gazoz eşliğinde rahatsız, konforsuz sinema keyfi nostaljik diye değil de samimiyetinden ötürü sizin de hoşunuza gidebilir.
Anne-babalarımız anlatır ya, sinema salonları piknik alanları gibiymiş, sigara bile içilirmiş, çoluk-çocuk, torun-torba izlenirmiş filmler. ÇHD’de böyle sıkışık sıkışık, çekirdek çıtlatma sesleri arasında, arada fısıltılı yorumlarla film izlemek biraz onu hatırlattı. Denemesi de bedava!
Avukat Mehmet Akdöl, kendi kişisel merakı olan sinema filmi arşivini 15 Mart’tan bu yana, avukat arkadaşlarının beğenisine sunuyor ki telaş etmeyin, salonda bulduğunuz yer olursa gelip oturabilirsiniz. “Ateş Hırsızları Film Gösterimleri” adının verildiği programın ilk yedi filmlik serisi geçtiğimiz hafta tamamlandı. Katılımcıların, gösterimlerin verimli ve güzel geçtiğine dair geri bildirimleri, Haziran ortasına kadar sürecek altı filmlik yeni bir seriyi daha başlatmış. Gösterimler böyle rağbet görmeye devam ederse, Eylül ayı itibari ile yeni bir film serisiyle karşılaşacağız gibi gözüküyor.
İNSANLIK TARİHİNİ ANLATAN FİLMLER
İnsanlığın arkaik zamanlarda ateşi arayışını ve doğaya karşı amansız mücadelesini konu alan bir film ile açılışını yapan ilk bölüm, Spartacüs isyanı ve köleci dönemde antik Roma İmparatorluğu ile devam etti. Thomas Moore ve Goya üzerinden, İngiltere ve İspanya’da ortaçağ ve geç ortaçağdan çıkış, aydınlanma, feodalite ve gericiliğe karşı mücadeleye tanıklık ettikten sonra,”Danton” ile büyük Fransız Burjuva Devrimini, hemen akabinde de devrim ve Napolyon sonrası Avrupa’da, milliyetçilik, ulusal devrimler, feodalitenin çöküşü ve burjuvazinin önlenemez yükselişine “Leopar”da Visconti’nin kamerasıyla bakmamız sağlandı. Mücadele alanına yeni giren bir sınıfın, işçi sınıfının en saf haliyle mücadelesinin anlatıldığı, ”Germinal” filmi de yine bu serideydi.
‘PROLETER VE DEMOKRATİK HALK DEVRİMLERİ ÇAĞI’
Yeni seri de oldukça cezbedici. Artık 20.yüzyılı, Hobsbawn’ın deyimiyle” Kısa 20.Yüzyılı” ÇHD salonunda izlenebilecek. Bir başka ustanın deyimiyle ”Proleter ve demokratik halk devrimleri çağını” mercek altına alıyor. 6 filmlik bu gösterimin ilk filmi, Nazi Propaganda Bakanı Goebbels’in ”bunu izleyen mutlak Bolşevik olur “dediği “Potemkin” geçtiğimiz pazartesi gösterildi. Devam eden 2. serinin diğer filmleri ise, Ekim 1917, Michael Collins, “Özgürlük Rüzgarı”, 1900-Novacento.
FİLMLER KADAR DOYULMAZ BİR SÖYLEŞİ
Ateş Hırsızları Film Gösterimlerinin Mimarı Mehmet Akdöl bir meddah edası ile filmler gösterilmeden önce heyecanla, o filmin çekildiği çağın siyasal ortamını ve yönetmenin derdini anlatıyor. Filme zamanı olmadığı için sırf bu söyleşi bölümüne katılanlar olduğunu gördük, biline. Sözü çok uzatmayalım ÇHD salonunda devam eden film gösterimlerine, siz de katılabilirsiniz, çünkü burada, “Anlatılan senin hikayendir”!
(İzmir/EVRENSEL)
Ayşen Güven