“İnsan nasıl insan oldu?’’
Bu dünyada bir dev var.
Bu devin öyle kolları var ki,
Hiç güçlük çekmeden bir lokomotifi kaldırabilir.
Bu devin öyle ayakları var ki, günde binlerce kilometre koşabilir.
Bu devin öyle kanatları var ki, bulutlar üzerinde, kuşların çıkamadığı yüksekliklerde uçabilir.
Bu devin öyle yüzgeçleri var ki, su altında balıklardan daha iyi yüzebilir.
Bu dev, yeryüzünü istediği gibi değiştirir, ormanlar diker, denizleri birleştirir. Çölleri sular.
KİMDİR BU DEV?
Bu dev insandır.
Şimdi bir kitap düşünün. ’’İnsan bir devdir’’ iddiası ile kitabın ilk sayfalarına damgasını vuran. Kitabın ismi ‘’İnsan Nasıl İnsan Oldu’’. Kitap, bir dev olan insanın tarihsel olarak yaşadığı toplumsal düzenleri, insan yaşayışlarını, ilgi alanlarını, ayakta kalabilmek için verdiği mücadeleleri anlatmakta. Birinci bölüm ağırlıklı olarak ilkel insan ve ilkel toplum düzenine değinerek okuyucuyu tarihsel bir sürece götürmekte. Avlanma ve hayatta kalmak için verilen mücadeleler, insanın birbiriyle anlaşma biçimleri, vücut dili-jest-mimik, mağara yaşamı gibi temel unsurlar akıcı bir dille ifade edilmekte.
İkinci ve üçüncü bölümler ise, kölelik ve derebeylik dönemlerinde insanın gelişimi ve tarihini ortaya koyar biçimde. Özellikle bu bölümü okurken para kavramı, servet kavramı, bilim kavramı ve hatta bilimin din ile ilişkisine dair ilişkilendirmeler mevcut. Bu bölümü anlatırken kitap ilginç bir bilgiye de yer vermiş durumda. Bilgiye göre Atina’da köleci dönemde ‘’Halk meclisleri’’olduğu. Halk meclisini dokumacı, çömlekçi, tabakçı, tüccar, gemi sahiplerinin oluşturduğunu da eklemekte.
Kitabın sonunda yazar okuyucusuna bir de tavsiyede bulunuyor.’’Hikâyemizi burada bitiriyoruz. Ama kumaşı tezgahta bırakıyoruz, çünkü dokunması bitmemiştir. Doğa durmadan yaratıyor. İnsanın emeği de sonsuz. Kahramanımızın daha sonra başından geçenleri bilmek isteyenler, insanın gerçeğe ve doğaya egemen olmaya doğru nasıl ilerlediğini, bilimin başına gelenleri ve Marks’ın, Engels’in, Lenin’in; felsefeyi, dünyayı inceleyen ve değiştiren güçlü bir silaha çevirmekle bilimde yaptıkları devrimi, başka kitaplardan okuyup öğrenebilirler.’’
Evrensel'i Takip Et