Gezi’de tam gaz dayanışma
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun “Bu saatten sonra can güvenliklerini sağlayamayız” dediği Taksim Meydanı ve Gezi Parkı önceki sabah ve akşam gaz bombası yağmuruna tutuldu. Saldırı sabaha kadar aralıksız sürdü. Polis, başta Gezi Parkı ve etrafı olmak üzere, İstiklal Caddesi, Sıraselviler, Talimhane ve Harbiye tarafına da sürekli gaz bombaları attı ve tazyikli su ile müdahale etti. Gece boyu yapılan saldırının bilançosu yüzlerce yaralı ve gözaltı oldu.
İstiklal Caddesi tarafında bulunan yüzlerce kişi, bölgedeki kafelere sığınmak zorunda kaldı. Aynı zamanda revir olarak da kullanılan Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesine onlarca yaralı getirildi ve ilk müdahaleleri burada yapıldı.
GEZİ PARKI’NIN İÇİNE SALDIRI
Gezi Parkı’nın içine de sabaha kadar gaz ve ses bombası atıldı. Polis zamanla Parkın etrafındaki barikatları yıkarak iyice yaklaştı ve aralıksız saldırısını sürdürdü.
Parkın içindeki revirler de gazdan büyük zarar gördü. Gaz bombaları sonrası çadırlar tutuşma tehlikesi geçirirken fenalaşanlar oldu.
GEZİ’Yİ TERK ETMEDİLER
Yakın mesafeden sıkılan biber gazı ve plastik mermiler de pek çok kişinin yaralanmasına neden oldu. Yaralıların çok büyük kısmına bölgedeki revirlerde gönüllü sağlık çalışanları aracılığıyla müdahale edilirken, bir kısmı da ambulanslar ile hastaneye sevk edildi. Halk bütün saldırılara rağmen sabahın erken saatlerine kadar Gezi Parkı’nı terk etmedi.
Gezi Parkı adeta çalışanı bol, tam teşekkülü bir hastane durumunda. Polisin yoğun saldırılarına karşı, halk kendi kendini tedavi ediyor. Gezi Parkı’nın içine gaz mı atıldı, hemen gazdan daha az etkilenenler devreye giriyor ve fenalaşanların ağzına ve gözüne solüsyon sıkıyor. “Solüsyoncular”ın fenalaşan birinin yanında bitmeme ihtimali yok. Ayrıca Park’ta bulunan bir çok revir ve içindeki gönüllü sağlık çalışanları da her an tetikte.
OTELLER REVİRE DÖNDÜ
Biraz da reklam. Gezi Park’ının hemen yanında bulunan Divan Otel ise, -gezi nöbetçilerinin tabiriyle ‘vicdan sahibi otel’- kapılarını sonuna kadar Gezi nöbetçilerine açtı. Otel savaş yıllarını andırıyor. Her bir katı, hatta odasında yerlerde boşluk dahi kalmayacak şekilde insanlar yatıyor. Uyuyan insanları uyandırmamak için, yürürken bile zorlanıyoruz. Burası aynı zamanda revir olarak kullanılıyor. Çünkü, polis saldırısı sonucu yaralanan onlarca insana Park’ın içindeki revirler yetmedi ve bir revir de otel içinde kuruldu.
ELDEN ELE SAĞLIK HİZMETİ
Revirin Divan Otel’e taşınması ise, kampın dayanışma ruhuna uygun olarak gerçekleşti. Gezi Parkı’nın içinden Divan Otel’in önüne kadar yüzlerce insan karşılıklı iki sıra oluşturdu. Park’ın içindeki ilk yardım malzemeleri elden ele otele taşındı. Bu sırada polisin gazlı müdahalesi devam ettiği için de arada oluşan koridor, sedye ile yaralı taşıma yoluna dönüştürüldü.
MARJİNAL GENÇ!
Bir tiyatro sanatçısının sosyal medyada paylaştığı bir fotoğraf. Polisin 11 Haziran saldırısında Gezi Parkı’nda başından yaralanmış, kanlar içinde 1988 doğumlu bir genç, göğsüne bir kart asmış: Kan grubum AB Rh, tıbbi olarak ölürsem tüm organlarımı bağışlıyorum. Gençler, AKP hükümetinin ve İstanbul Valisi’nin kendilerini “gözden çıkardığı”nın farkında. İşte bu “marjinal” gençler, her şeye rağmen kendilerini değil, ölürlerse organlarından faydalanabilecek diğer insanları düşünüyorlar...
TAM TEÇHİZAT DİRENİŞ
Önceki akşam Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla Gezi Parkı’na gelen vatandaşlar arasında polisin saldırılarından korunmak için asker kıyafetiyle birlikte gaz maskesi takarak alana gelenler oldu.
CHP’Lİ VEKİLLERE TEPKİ
Gezi Parkı’na gelen CHP Milletvekilleri Süleyman Çelebi ve Musa Çam’a, CHP’nin Mecliste yeterli muhalefet yapmadığı gerekçesiyle tepki gösterenler oldu.
İTFAİYE YANGINA GELMEDİ
Taksim Meydanı’nda bir aracın ateş alması üzerine halk itfaiyeye haber verdi ve yangını söndürmesini talep etti. İtfaiye ise, “Polis müdahale ederse eder” yanıtını verdi. O sırada ise polis tazyikli suyla Taksim Meydanı’ndaki müdahalesini sürdürüyordu.
ÇOCUKLAR DA ETKİLENDİ
Polis saldırısından İstiklal'de flüt çalıp, mendil satan çocuklar da etkilendi. O çocuklardan 9 yaşındaki Tuğba korkmuş bir vaziyette Makina Mühendisleri Odasına sığındı. Ağzında gaz maskesi ve elinde solüsyon vardı.
DİRENİŞ PİYASASI
İstiklal Caddesi’nde adeta ‘Polis saldırısına karşı direniş sektörü’ oluştu. Sokaklarda onlarca, gaz maskesi ve baret satan seyyar satıcı bulunuyor. Ayrıca dükkanların üzerine de “Gaz maskesi bulunur” yazan afişler asılmış durumda.
EL YAPIMI GAZ SAVARLAR
Polisin gazlardan korunmak için ilginç bir yöntem geliştirildi. Parkın her yanına aralıklarla su dolu kovalar konuldu. Polis Gezi Parkı’na gaz bombası attıkça, biber gazı kapsülleri bu kovalara konuldu ve üzeri de bir kapak ya da bezle kapatılarak etkisiz hale getirildi. (İstanbul/EVRENSEL)
Polis en yoğun saldırısını ise Talimhane bölümünde gerçekleştirdi. Bu bölgede yüzlerce gaz ve ses bombası kullanıldı. Gazın yoğunluğuna rağmen binlerce vatandaş dört bir yandan Taksim’e doğru yürümeye devam etti.
Park’ın içinde de sadece revir hastalarının geçişine açık olan etrafı iple ya da insan zinciriyle çevrilmiş olan bölmeler var. Sabaha kadar insanlar nöbet değiştirerek bu işin devamlılığını sağlıyor. Yani Gezi’de sağlık hizmeti de dayanışmayla veriliyor.
Evrensel'i Takip Et