Türkdoğan: Sürecin nereye evrileceğini beklemeye gerek yok
Kayyımların kanun değiştirmeden geri çekilebileceğini, cezaevindeki siyasileri için AİHM kararlarını uygulamanın yeterli olduğunu anlatan Türkdoğan, “Bunun için süreci beklemeye gerek yok” dedi.

Öztürk Türkdoğan | Fotoğraf: MA
Dilan Temiz
[email protected]
DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Türkdoğan ile PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısı sonrası merak edilenleri konuştuk. Kayyımlar, siyasi mahpuslar ve hasta mahpusların durumunu ve süreçte neler yapılacağını sorduğumuz Türkdoğan, Türkiye’nin öncelikli olarak kendi hukuk kararlarını uygulaması ve atılacak adımların Mecliste komisyon kurularak kanuni güvenceye alınması gerektiğini vurguladı.
"Kayyım atamak için haksız cezalar verildi"
2024 yerel seçimlerinden sonra belediye eş başkanlarının davalarını hızlandırıp sırf kayyım atamak için bile haksız yere cezalar verildiğine dikkat çeken Türkdoğan, “Türkiye’de yargı problemi var. Bu konuyla ilgili yine hem Venedik Komisyonunun anayasa değişikliği ile ilgili çok sert eleştirileri var hem de geçen yılın kasım ayında yine Venedik Komisyonunun HSK ile ilgili çok sert eleştirileri var. Zaten kayyım uygulamasının olmaması gerekirdi. Şimdi hükümet ne diyor? Diyor ki siz teröre yardım ediyorsunuz diyor. 2016’dan bu yana üç defadır kayyım atanıyor. Tek bir tane örnek yok bizim belediye eş başkanlarımızın belediye imkanlarını yasa dışı örgütlere tahsis ettiğine dair, finansal yardım yaptığına dair bir tane örnek yok” diye konuştu.
"Kayyımları geri almak için yeni kanuna gerek yok"
Hukuki anlamda da kayyımların kaldırılmasının basit bir kararla yapılabileceğini anlatan Türkdoğan, “Bu uygulama görevden açığa alma biçiminde yapılıyor. Yani belediye eş başkanı iki ayda bir görevden açığa alınıyor, resmi görevi devam ediyor. Onun yerine geçici olarak vali veya kaymakam atanıyor. Dolayısıyla içişleri bakanı her iki ayda bir incelemeyi yeniden yapıyor. Şu anda pekala iki ayı dolan yerine kayyım atanan kişiyle ilgili geçici görevlendirme işlemini sona erdirip, yani görevden açığa almayı sona erdirip, onu görevine iade edip kayyımı durdurabilir. Bunun için şu anda bir kanuna da gerek yok” dedi.
"Meclise verilen kanun teklifiyle de mümkün"
Öte yandan bu meselenin kökten çözümü için 10 siyasi partinin Meclise kanun teklifi verdiğini hatırlatan Türkdoğan, “Yani AKP ile MHP dışındaki partilerin tamamı kayyım uygulamasının yasal dayanağının kaldırılması için Meclise kanun teklifi verdiler. O kanun teklifleri birleştirilip pekala hemen bir kanun değişikliği yapılarak da kayyım uygulamasına tamamen son verilebilir” dedi.
Fotoğraf: MA
"Kobane ve Gezi’deki kararların uygulanması yeterli"
Siyasi tutuklulara dair ise şu anda iktidarın ne yapacağına dair ortaya konmuş bir yol haritasının olmadığını söyleyen Türkdoğan, “Bir tutum da yok açıkçası. Ancak mevcut durum ortada. Zaten Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve diğerleriyle ilgili AİHM kararları var. Bunlar yerine getirilseydi zaten bu davanın beraatle bitmesi ve herkesin tahliye edilmesi gerekiyordu” dedi.
"Adil yargılanmayı gerçekleştirecek yasa değişiklikler yapılmalı"
Gezi ve Kobane davalarında AİHM kararları uygulansa bunun diğer davalara sirayet edeceğini ifade eden Türkdoğan, “Dolayısıyla çok sayıda insan hapisten zaten çıkardı. Yani şu aşamada yapılması gereken şey hükümetin AİHM kararlarını uygulaması. Ama asıl yapılması gereken şey ifade özgürlüğü ile ilgili çok acil, yasal değişiklikler yapılması gerekir. Haksız tutuklamayı önleyici yasal değişiklikler yapılması gerekir. Adil yargılanmayı gerçekleştirecek yasal değişiklikler yapılması gerekir. Bunların da bu aşamada güven arttırıcı önlemler olarak devreye konması gerekir” diye konuştu.
"Rahatlıkla bir kanun değişikliği yapılabilir"
Hasta mahpusların durumu konusunda ise MHP’li Fethi Yıldız’ın açıklamaları olduğunu belirten Türkdoğan, “Bunun için de sürecin nereye evrileceğini beklemeye gerek yok. Bu zaten vicdanları kanatan, yaralayan bir durum. Yani ağır hasta mahpusların hapiste TMK bahanesiyle hapiste tutulması doğru değildir. Bir kanun değişikliği yapılarak siyasi hasta mahpusların çok büyük bir kısmı tahliye olabilir” dedi.
"Umut Hakkı için Avrupa Konseyi yazı bekliyor"
‘Umut Hakkı’na da değinen Türkdoğan, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları var dört kişi ile ilgili Türkiye'den. Bunlardan birisi de Abdullah Öcalan'dır. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi geçen yıl Türkiye'den bir eylem planı istemiştir. Yani ‘Umut Hakkı’nı gerçekleştirmeyle ilgili Avrupa Konseyi Türkiye'den yazılı cevap bekliyor. Hem de 2025 yılı bu Mart ayı bitimine kadar Avrupa Konseyi'ne bir yazılı cevap vermezse, Avrupa Konseyi ihlal prosedürünün işletilmesine dair bir noktaya geçecek. Tıpkı Kavala ve Demirtaş dosyalarında olduğu gibi. Tabii bunlar yavaş işleyen mekanizmalar” ifadelerini kullandı.
"Barışın toplumsallaşması için Mecliste komisyon kurulmalı"
Barışın toplumsallaşabilmesi için Mecliste bir komisyon kurulmasının gerekliliğine işaret eden Türkdoğan, “Bahsettiğimiz bütün yasal değişikliklerin, idari tedbirlerin hepsi o komisyonda konuşulup bir an önce hayata geçirilmeli. Barış fikrinin topluma tamamen yerleşmesi ve sahiplenmesi bakımından da bence partilerin bu destek açıklamasının bir komisyona dönüşmesi ve bütün bu çalışmaların komisyonun bilgisi dahilinde yapılması en doğru olanı” dedi.
Fotoğraf: DEM Parti
Evrensel'i Takip Et