ABD ekonomisi resesyona mı gidiyor?

Fed Başkanı Powell ve ABD Başkanı Trump | Fotoğraflar: AA, Kolaj: Evrensel
"Ülkemiz patlayacak, ancak Biden'ın 'artıklarından' kurtulmamız gerekiyor." Geçen hafta “truthsocial” ortamında paylaştığı gönderide: "Bu biraz zaman alacak, TARİFELERLE HİÇBİR İLGİSİ YOK, yalnızca bize kötü rakamlar bıraktı, ancak patlama başladığında, benzeri olmayacak. SABIRLI OLUN!!!" diye yazdı Trump.
Trump bunu neden yazdı? Çünkü ABD’de Reel Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 2022’nin ilk çeyreğinden sonra ilk defa 2025'in ilk çeyreğinde negatif bir büyümeye işaret ediyordu: %0,3 oranında azalma. Bu, ekonominin COVID salgını sırasında çöküşe uğradıktan sonra toparlanma sürecinde olduğu 2022'nin başlarından bu yana ABD ekonomisi için en kötü üç aylık performans. Bu durumun ana nedeni ise büyük oranda Trump’ın meşhur ilk 100 günüydü. Bu dönemde konumuz açısından iki politika öne çıkmıştı. Birincisi, arkası yarın tadında da olsa gümrük vergileri meselesi, bir diğeri ise Arjantin Başkanı Milei’nin Elon Musk’a hediye ettiği testere ile sembolleşen kamu harcamalarındaki kısılma. İşte bu iki başlık ABD ekonomisinin ilk çeyreğinin negatif olmasının arkasındaki dinamikler.
İşin gümrük vergileriyle ilgili olan kısmı işletmelerin tarifeler henüz uygulamaya konmadan önce, daha düşük fiyattan ithalat yapmalarının sonucu olarak ithalatta yaşanan dramatik artış. İthalat artışı, dördüncü çeyrekteki -%1,9'dan yılın ilk üç ayında %41,3'e fırladı. Bu artış GSYH’i %5 oranında azaltıcı bir etki yapmış durumda.
İhracat GSYH’yi artırırken, ithalat ise GSYH’yi azaltıcı bir etki yapar. İthalat ihracatı aştığında, bu GSYH’ye dış alem katkısının negatif olduğuna işaret eder. Anlaşılan o ki bu durum ABD’de ilk çeyrekteki büyümeyi aşağı çeken en önemli dinamik olmuştur. ABD’de ilk çeyrekte ithalat ile ihracat arasında oluşan bu fark, II. Dünya Savaşı sonrasında GSYH’ye dış alem katkısını en çok düşüren fark olarak da kayıtlara geçmiştir.
Ancak bunun sürekli bir durum oluşturacağını ve ABD ekonomisinin iki dönemlik bir küçülme ile resesyona gireceğini söylemek zordur. Özellikle tüketicilerden ve işletmelerden gelen talebin dayanıklı kaldığını gösteren özel yerli alıcılara yapılan nihai satışların ilk çeyrekte %3 arttığı verisi düşünüldüğünde. Resesyona dair bu olasılık gümrük vergilerine dair politikaların nasıl gelişeceğine bağlı olarak orta vadeli bir başlık olabilir. Ancak ABD büyümesinin önceki yılın artış oranının gerisinde kalacağı, bu anlamda bir “yavaşlayan büyüme” eğilimine gireceğini öngörmek mümkün. İstihdam verileri de aslında bu durumu biraz sezdirir nitelikte. Verilere göre ABD özel sektör işverenleri bu ay 62.000 yeni iş yaratmış. Bu rakam beklenen 134.000 yeni işe göre çok daha az. Yine ABD aylık istihdam raporunda, işverenlerin mart ayındaki 228.000'lik rakama göre yavaşlayarak 135.000 yeni istihdam yaratması bekleniyor.
ABD’de GSYH raporu ve diğer ekonomik verilerin birleşiminin "bir durgunluğun başlamış olabileceğini" gösterdiğini dile getirenler olsa da yukarıda bahsettiğimiz yerli alıcılara yapılan satışlarda %3’lük artışın bu savı en azından şimdilik gölgelediğini söyleyebiliriz.
Üzerinde durulması gereken ikinci başlık DOGE etkisi. Yani şu eline testereyi alıp kamu harcamalarını budama sözü veren Musk’ın yürüttüğü işler. Çünkü ilk çeyrekteki negatif büyümede ithalattaki artışın yanı sıra federal harcamalardaki %5,1'lik düşüşün de etkisi olduğunu görebiliyoruz. İthalattaki inanılmaz artışın geçiciliği ile tezat oluşturacak bir şekilde bu politika yani genel olarak kamu harcamalarındaki kısılma daha kalıcı görünmektedir. Dolayısıyla takip eden çeyreklerde büyümeye katkısının negatif olabileceği ya da oldukça düşük kalacağı öngörülebilir.
Bu yazı yayımlandığı tarihte Fed toplantısında faiz oranının ne olacağı ele alınacak. Özellikle gümrük vergilerinin hayata geçmesiyle birlikte artması olası olan enflasyon düşünüldüğünde Fed’in faiz düşürmesi zor görünüyor. Anlaşılan Jerome Powell, Donald Trump’ı biraz daha kızdıracak. Hatırlarsak Trump, Powell için, “Bir noktada faiz indirecek. Beni çok da sevmediği için indirmemeyi tercih ediyor” demişti. Sinyaller henüz vaktin gelmediği yönünde.
Belki o da bir açıklama yapar ve “söz dinlemiyor bu adam o yüzden görevden alıyorum” minvalinde bir şeyler söyler. Ama bunu ABD’de yapmak başta borsalar olmak üzere ciddi bir sarsıntıyı ve dahası çok ciddi bir hukuk sürecini de göze almayı gerektiriyor. Yani işler bizdeki gibi kolay değil.
Gerçi bizde de yakın zamanda, Resmî Gazete’nin 4 Haziran 2024 tarihli sayısında yayımlandığı üzere Anayasa Mahkemesi, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”ne uyum çerçevesinde çıkarılan 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin bazı maddelerini iptal etti. AYM’nin iptal ettiği düzenlemeler arasında Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası Başkanı’nı görev süresi dolmadan görevden alma yetkisi de yer alıyor. İptal edilen bir diğer karar ise Rektörlük atamalarına dair. AYM; bu düzenlemelerin “KHK ile yapılamayacağı” gerekçesiyle iptal kararı verdi. İptal kararı, 12 ay sonra yürürlüğe gireceği için, TBMM’nin bu süre zarfında yeni yasal düzenleme yapması gerekiyor. 11 ayı şimdiden geçti.
Başlıktaki sorumuza tekrar dönersek, ilk çeyrekteki negatif büyümenin ikinci çeyrekte de devam edeceğini düşünmek için elimizde güçlü kanıtlar yok. Yani teknik bir resesyon olası görünmüyor. Ancak ABD ekonomisinin 2025 yılı büyüme oranında önceki yıllara oranla bir düşüş olacağını öngörmek mümkün görünüyor. Trump Amerikalıların sabır taşını çatlatacak gibi…
Evrensel'i Takip Et