Burkina Faso’daki gerici askeri darbe: Demokratik ve devrimci harekete karşı bir komplo

Volta Devrimci Komünist Partisi (PCRV) Merkez Yöneticisi
(İsmini güvenlik gerekçesiyle yayımlayamıyoruz)

Önce Burkina Faso hakkında biraz bilgi. Burkina, Batı Afrika’nın merkezinde yer alan bir ülke ve Mali ile; kuzeyde Nijer ve güneyde Gana, Togo, Fildişi Sahili ile sınırları var. Ülkenin nüfusu 20 milyon. Yüz ölçümü ise neredeyse Fransa yüz ölçümünün yarısı kadar.

1890’dan 1960’a kadar Fransız imparatorluğunun bir kolonisiydi ve 1960’tan beri ise bağımsız. Ancak bu gerçek bir bağımsızlık değil. Çünkü ekonomik, sosyal, siyasi, kültürel ve askeri olmak üzere birçok alanda Fransız emperyalizminin yeni-sömürgeci tahakkümü altında.

Burkina Faso’da dilleri, kültürleri ve gelenekleri birbirinden farklı yaklaşık 60 etnik grup var. Ancak ülke halkının çoğunluğu tarafından konuşulan üç ana dil bulunuyor: Bambara, More ve Fulfulde.

Sömürge döneminden bu yana ve şimdi resmi dil, kamu idarelerinde, okullarda (ilk ve orta) ve üniversitelerde Fransızca. Dolayısıyla çocuklar okulda yabancı dil öğrenmek zorunda kalıyorlar. Bu durumun sonucu: Öğrenmede başarısızlık. Çocukların sadece yüzde 56’sı okula gidebiliyor. Birçok kırsal bölgede okul bulunmuyor. Bazen çocuklar başka bir köydeki okula ulaşmak için 8 ya da 10 mil yürümek zorunda kalıyorlar. 

Ekonomideki hakimiyet: Ülkenin maden kaynakları (altın, çinko) Kanada, Avustralya, ABD vb. ülkelerden gelen çok uluslu şirketler tarafından yağmalanıyor. Emperyalist güçlerin (ABD, Fransa, Almanya, Japonya vb.) ve diğer ülkelerin (Çin, Hindistan, Türkiye) göz diktiği başka birçok maden kaynağı (uranyum, manganez, petrol vb.) var.

Tarım: İhraç edilen ana ürün pamuk ancak tekstil endüstrisi yok. Nüfusun yüzde 80’i tarımla uğraşıyor ancak kötü koşullar nedeniyle yeterince gıda alamıyorlar ve özellikle ülkenin kuzeyinde birçok bölgede kıtlık var. İçme suyu bile halk için büyük bir sorun. 

Yeni sömürgeci tahakküm nedeniyle Burkina Faso ham madde ihracatında uzmanlaşmış ve emperyalist ülkelerden gelen mamul ürünlerin ithalatçısı konumunda. 

Bukina Faso’daki tüm bankalar Fransız bankalarına ait: BNP Paribas, Credit Lyonnais, Société générale, Crédit agricole, vb. Başkent Ouagadougou yakınlarında yerleşmiş Fransız askeri birlikleri bulunuyor. ABD ayrıca Batı Afrika’nın en önemli bilgi merkezini Burkina Faso’ya yerleştirdi.

Bu askeri müdahaleler halk mücadelelerine, demokratik ve devrimci harekete yönelik.

SON DARBEDE YAŞANANLAR

Geçtiğimiz 30 Eylül’de yeni-sömürge ordusundan bir grup, askeri darbe yaptı ve iktidarı ele geçirdi. Bu Darbenin Lideri Yüzbaşı İbrahim Traore, sekiz ay önce Ocak 2022’de de darbe yapan eski gruplara mensup.

Geçici Cumhurbaşkanı Paul-Henri Sandaogo Damiba, 24 Ocak 2022’de bir darbe ile iktidara gelmişti. 30 Eylül 2022’de ise bir başka darbe ile devrildi.

Ocak ayındaki darbe, başta Fransızlar olmak üzere emperyalist güçler ve onların emrindeki silahlı terörist gruplar tarafından 2015’ten bu yana halkın devrimci itici gücünü kırmak, kaos tohumları ekmek, devrime giden yolu tıkamak ve yeni sömürge düzenini kurtarmak amacıyla dayatılan gerici iç savaş nedeniyle halkımız için tehlikelerle dolu yeni bir durumda gerçekleşmişti.

Damiba ve çetesinin otokrat (Eski Cumhurbaşkanı) Blaise Compaoré ve mafya klanlarının iktidarını ne pahasına olursa olsun yeniden tesis etmek gibi gizli bir gündemi vardı.

Bu arada, ülkenin yüzde 50’sinden fazlasının (cihatçı) teröristlerin kontrolü altında olması ve milyonlarca yurttaşımızın cihatçı zorbalığın boyunduruğu altında ya da neredeyse tamamen yoksulluk içinde yaşaması nedeniyle güvenlik durumu dramatik bir şekilde kötüleşmişti.

MPRS (Damiba’nın liderliğindeki Koruma ve Restorasyon için Yurtsever Hareket) ile halk arasındaki kopuş böylece tamamlandı ve ayrılışı teyit edildi. Bir saray devriminden başka bir şey olmayan 30 Eylül darbesi ise bir ölçüde halk karşıtı bir itici güç haline gelen MPRS’nin mobilyalarını kurtarmayı amaçlıyor.

Başkent Ouagadougou’da halkın 29, 30 Eylül ve 1 Ekim tarihlerinde gerçekleştirdiği önemli halk protestoları, her şeyden önce bu trajik maceraya bir son vermeyi ve Damiba ile maceracı çetesinden kurtulmayı amaçlıyordu.

Yeni darbe, yeni sömürgeci orduda devlet iktidarı için farklı gerici klanlar arasındaki çatışmaların ve iç çelişkilerin bir sonucu. Bu farklı askeri klikler, başta Fransız emperyalizmi olmak üzere emperyalizmin etkisi altındalar. Ancak ülkedeki derin kriz durumunda, farklı emperyalist ülkeler (Rusya, Çin, ABD, Almanya, Türkiye ve Hindistan) Fransız emperyalizminin yerini almaya çalışıyor.

Rusya hükümeti de Burkina Faso’daki yeni askeri gücü bazı önerilerde bulunma ve etkileme yolunda açıkça destekliyor.

Burkina Faso’daki siyasi durum, krizin derinleşmesi, savaş, terörizm ve güvenlik krizi, burjuvazi içindeki bölünmeler ve iktidarın ve tüm gerici burjuvazinin ülkedeki sorunlara doğru bir çözüm getirememesi ile karakterize durumda. Kriz askeri kurumlara da ulaştı.

Durum, bir yandan terörist silahlı grupların saldırıları ve Fransız emperyalizminin faaliyetleri, diğer yandan da halkın direniş eylemleri nedeniyle terörizmin dayattığı savaşla daha da karmaşık hale geldi:

• Silahlı terörist grupların sivil halka yönelik saldırıları giderek artmaktadır;
• Silahlı terörist gruplar tarafından köylerde katliamlar, konutların tahrip edilmesi ve halkın kaynaklarının yağmalanması gibi şiddet içeren işgaller gerçekleşmektedir.
• Savunma ve güvenlik güçlerinin müdahaleleri, güvenlik güçleri ile terörist gruplar arasındaki mücadele ve halk aleyhine sonuçları etkili olmaktadır.
• Ülkenin yabancı askeri birlikler tarafından işgali ve bunların eylemleri mevcuttur.
• Terörist saldırılara karşı halkların direnişi giderek daha organize bir hal almaktadır.

SAVAŞA KARŞI VE SAVAŞA RAĞMEN MÜCADELE

Ekonomik, sosyal ve siyasi krizin sonuçları karşısında işçi sınıfı, gençlik, kent ve kırsal kesimlerde yaşayan halklar mücadelelerini arttırıyorlar. Savaş durumuna rağmen, insanlar mücadeleye devam etmekte ve ekonomik ve sosyal haklar talebine dayanan açık, geniş, popüler yeni örgütlenme yolları bulmaya çalışıyorlar. 

Komünistler bu hareket içinde partinin programı olan ulusal ve sosyal kurtuluş mücadelesine daha fazla bilinç kazandırmak için çok çalışıyorlar. Volta Devrimci Komünist Partisi (PCRV) ve ülkenin tüm demokratik ve devrimci hareketi, propagandasında gerici askeri darbeyi kınıyor ve demokratik özgürlük için mücadele ediyor.

PCRV olarak direnen halkı, yurtsever ve devrimci gençliği uyanık olmaya ve Damiba’nın MPSR’si ile aynı kalıptan çıkan yeni darbeciler hakkında herhangi bir yanılsamaya kapılmamaya çağırıyoruz. Emperyalizme karşı mücadelenin aynı zamanda bir sınıf mücadelesi olduğu vurguluyoruz ve gerici burjuvaziye ve onun ülkedeki destek üsleri olarak hizmet eden feodal güçlerin kalıntılarına karşı sağlam ve ilkeli bir mücadele olmaksızın, emperyalizme karşı zaferin imkansız olduğuna dikkat çekiyoruz. 

Ouagadougou’nun direnişçi halkını devrimci değişim mücadelesini sürdürmeye, Devrimci Değişim için Halk Birliği Hareketi çerçevesinde, başta güvensizlik, hayat pahalılığı, toprak sorunları ve doğal zenginliklerin sömürülmesi olmak üzere acil çıkarları ve endişeleri etrafında geniş koalisyonlar kurulması için çalışmaya çağırıyoruz.

Yaşasın Ouagadougou’nun isyancı halkı ve yurtsever ve devrimci gençliği!