İTÜ’deki karantina yurtlarında temizlik, ilgi, tedbir yok; ölü fareler ve terkedilmişlik var
Kovid pozitif ve temaslı olup İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) yurtlarında kalan öğrenciler yaşadıklarını anlattı.

Fotoğraf: itu.edu.tr
İLGİLİ HABERLER

İTÜ Mimarlık Fakültesi öğrencileri: Bu ekonominin sorumlusu hükümet

Eskişehir'de öğrenciler KYK burs ve kredilerine gelen zammı değerlendirdi
Berzan SÖNMEZ
Metin Berk SÜER
İTÜ
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencileri, yönetimin yurt politikaları sebebiyle ciddi mağduriyet yaşadıklarını söylüyor. Aktarılanlara göre Kovid pozitif ve temaslı olup İTÜ yurtlarında kalan öğrenciler, 5’erli 10’arlı şekilde yetersiz rektörlük misafirhanelerine ve yurtlardaki rastgele odalara yerleştiriliyor. Çalışma alanlarını yatakhaneye çeviren İTÜ yönetiminin, öğrencileri yerleştirdiği yerlerde gerekli temizliği dahi yapmadığı belirtiliyor.
TEMİZ ÇARŞAF YOK, FARE ÖLÜSÜ VAR
Anlatımlarına göre Kovid testleri pozitif çıkan öğrenciler, yurtlardaki yetkili personelin dahi koordine olmadığı koşullarda bir gecede apar topar toplu şekilde odalara yerleştiriliyor. Yemek haricinde öğrencilerin ihtiyaçları ve yurtların durumu kontrol edilmiyor. Yerleştirildikleri yerlerde temiz çarşaf olmadığını, yerlerin ve ortak alanların temizlenmediğini ifade eden öğrenciler, kaldıkları odalarda ölü farelerin olduğunu okulun sosyal medya gruplarında duyuruyor.
Kronik rahatsızlığı olan öğrenciler, odalardaki hijyen durumu yüzünden geceleri uyuyamadıklarını, verimli bir iyileşme dönemi geçiremediklerini ve derslerine devam edemediklerini söylüyor.
YÖNETİMDEN ÇÖZÜM ADIMLARI GELMİYOR
İTÜ yönetiminden henüz yurtlardaki duruma dair bir açıklama veya çözüme yönelik bir adım gelmedi.
Rektör İsmail Koyuncu, artan vaka sayılarına dair Twitter hesabından yaptığı açıklamada yalnızca derslerin hibrit olarak devam edeceğini ve Merkezi Derslik Binası’nda tedbirlerin artırılacağını söyledi.
Durumu karantina yurtlarında kalan öğrencilerle konuştuk.
“FARELERLE BİRLİKTE YAŞADIK VE BİZİMLE KİMSE İLGİLENMEDİ”
İşletme Fakültesi’nden bir öğrenci: 10 gün önce oda arkadaşımızın Kovid pozitif olduğunu öğrendik, onu taksi tutarak Rektörlük Misafirhanesi diye bir yere gönderdiler. Bize bilgi verilmedi ve kendi imkanlarımızla hastaneye gidip test yaptırdık. Sonraki gün pozitif olduğumuzu öğrendik ve yurt yönetimiyle görüştük. Uzun süre odamızda beklemek zorunda kaldık ve yemek gelmedi. Sonra bizi de taksiyle misafirhaneye gönderdiler.
Gittiğimizde, bizleri üç katlı bir binanın koğuş gibi yan yana yataklar dizili olan salonuna yerleştirdiler. Ben ve bir arkadaşım aynı yatakta yatmak zorunda kaldık. Binanın anahtarını bize verip hiçbir görevli bırakmadan gittiler. Sadece hafta içi öğlen ve akşam yemeğini getirdiler. Sabahları ve hafta sonları tamamen kendi imkanlarımızla yemek ihtiyacımızı gideriyorduk. Karantinanın son günlerine doğru yemekler buz gibi gelmeye başladı. Su getiren görevli damacanayı en alt kata bırakıp gidiyordu.
Karantinanın 3. günü mutfakta bir fareyle karşılaştım. Alt katta kalan birinden yardım istedim, o da görevliye söylediğinde önlem olarak kapan verildiğini ve bir fareyi kendi imkanlarıyla öldürdüğünü söyledi. Bu yetmezmiş gibi dolabın içinde fare ölüsü buldum. Bu kadar savunmasız olduğumuz bir zamanda bu kadar hijyenik olmayan koşullarda kalmak zorunda bırakılmamız akıl dışıydı.
Karantina boyunca hiçbir doktor muayenesi veya ilaç takviyesi yapılmadı, filyasyon ekibi bile gelmedi. Benim kronik rahatsızlığım var, kalp rahatsızlığı olan bir arkadaşımız da vardı ama yine de bir muayene olmadı. Klimaları nasıl kullanacağımızı söylemedikleri için bir süre soğukta kaldık. Cam kenarına konulan yataklar yüzünden sırtımıza soğuk üflüyordu.
Bu şartlarda derslerimize devam etmek zorunda kaldık. Mimarlık Fakültesi’nden arkadaşlarımız ödevleri için sabahlıyorlardı. Kendimizi biraz daha iyi hissetmeye başladıktan sonra test yaptırmak istediğimizi bildirdik ama kendi imkanlarımızla gitmemiz gerektiğini söylediler. Taksi tutarak hastaneye gittik. Bugün test sonucum negatif çıktı ve karantinam bitti. Muayene olmak istiyorum ama devlet hastanesi iki hafta sonrasına randevu verdi. Hasta olduğum süre içinde o koşulların da etkisiyle grup ödevlerime bakamadığım için arkadaşlarıma karşı mahcup hissediyorum. Bu hafta içi ödevim ve sınavım var fakat sağlığım hâlâ düzelmedi, yorgun ve halsizim, öksürüğüm devam ediyor. Okulun bizi böylesine koşullara mecbur bırakması, bu yaşadıklarım, uzun süre psikolojik olarak kendimi toparlamamı zorlaştıracak.
“BİZİ BURAYA KAPATIP KADERİMİZE TERK ETTİLER”
Kimya Metalurji Fakültesi’nden bir öğrenci: Kovid olduktan sonra apar topar bir yere kapattılar. 11 kişi bir odada yaşam mücadelesi vermeye başladık. Kalp hastalığım olmasına rağmen İTÜ’den bir uzman ulaşmadı bile. Bizi buraya kapatıp kaderimize terk ettiler. Yattığımız yerler bile sağlam değildi. Sınavlarımızı uzaktan yapmak yerine, yüzyüze test olan sınavlara raporlu katılamayanlara mazeret sınavlarını klasik yapmaya karar verdiler. Burada bırakın özel alanı, kitabımızı koyacak alanı zar zor bulup çalışmaya çalışırken böyle duyurular alıyoruz. İyileşmeye mi çalışayım, derslere mi çalışayım, sinirleneyim mi karar veremiyorum. PCR veya aşı şartı en mantıklı karardı fakat askıya alındı. Yurtta kalan öğrenciler olarak okulun içine giren bir virüsün bize ulaşmama ihtimali olmuyor. Gerekli önlemler alınsaydı virüs kapmazdım.
İşletme Fakültesi’nden bir başka öğrenci: Kaldığımız yer temizlenmiyor, okul temizlik işini başından savmış durumda. Sadece yemek ve istediklerimizi kapıya getiriyorlar. Kaldığım odadan testi negatif olup çıkan arkadaştan sonra bir temizlik yapmadılar. Sadece bir çarşaf ve battaniye verdiler. Birlikte kaldığımız arkadaşım hasta olmasına rağmen birçok oda değiştirerek buraya yerleştirilmiş mesela. HES kodu sorgulanması ve sosyal mesafe haricinde başka bir tedbir yoktu. HES kodu da bir hafta uygulandı.
"İTÜ, ÖĞRENCİSİNİ ÖNEMSEMİYOR"
İTÜ İşletme Fakültesi’nden bir öğrenci: Okul, Doğa Koleji’ne devasa paralar ayırıyorken öğrencileri için Kovid’e karşı önlem almıyor ve alternatif yaratmıyorsa bu ancak öğrenciler için para harcamak istemediklerini gösterir. İTÜ’de öğrencilerin örgütlülüğü zayıf olduğu için tepki gelmeyeceğini biliyorlar, bu yüzden her istediklerini yapıyorlar. Duyuyoruz, okul dışında bir yer ayarlayacaklarını söylemişler, madem böyle bir çözüm yolu vardı, neden bizi o koşullara terk ettiler?
Kimya Metalurji Fakültesi’nden bir öğrenci: Okulun parayı bizden daha çok önemsediğini düşünüyorum. Yurtlara onca para ödememize karşın hiçbir şekilde ek yer tutulmuyor, elde olan yerlere sıkıştırılıyor öğrenciler. Normal şartlarda yaşanmayacak yerlerde virüslü yaşıyoruz, varyantlara bakılmaksızın 10 kişi birlikte kalıyoruz. Bu şartlar altında iyileşmek bile büyük şans.
İşletme Fakültesi’nden bir başka öğrenci: Durum kötü olmasına rağmen neden önlem almıyorlar, bir açıklama yapmıyorlar, anlamıyorum.
Evrensel'i Takip Et