18 Ekim 2021 00:40

AKP'den kopanın gerekçesi ekonomi, hâlâ oy verenin ise "dış güçler"

AKP’de gözle görülen bir kopuşun olduğunu, hâlâ AKP’ye oy veren yurttaşlar da söylüyor. AKP’den kopan emekçiler daha çok ekonomiyi işaret diyor.

Fotoğraf: Eren Atasoy

Paylaş

Eren ERGİNE
İstanbul

Bir yandan erken seçim tartışmaları sürerken, diğer yandan sistem tartışmaları yapılıyor. Yapılan anket çalışmalarına göre AKP’de gözle görülür bir erime yaşanıyor. Fabrikada, işyerlerinde, mahallede AKP’ye oy vermem diyenlerin sayısı artıyor. Bunu hâlâ AKP’ye oy veren yurttaşlar da kabul ediyor. Kopuşların en önemli nedeni ise ekonomi.

Dar gelirli emekçilerin yaşadığı Kıraç’ta, son seçimlerde Cumhur İttifakına oy vermiş işçilerin nabzını tutmaya çalıştık. Akşam saati, mesaiyi tamamlayan işçiler soluğu kahvehanede alıyor. Bir yandan oyun oynanıp çaylar yudumlanıyor, diğer yandan ülke meseleleri konuşuluyor. İlk durağımız Karadenizli işçilerin uğrak yeri Samsunlular Derneği. Ortam gergin, konuşmalar ateşli. “Dış güçlerin” Erdoğan’a operasyon için ekonomik yaptırım uyguladığı Cumhur İttifakına oy verenlerde genel kanı. Hal böyle olunca Erdoğan’a muhalefet eden ya da AKP’den ayrılıp parti kuran herkesin arkasında birilerinin olduğu savunuluyor. Erdoğan’ın her gün tekrarladığı ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı dile burada da rastlanıyor. Öte yandan AKP’den yaşanan kopuşlar, hâlâ AKP’ye oy verenleri sertleştiriyor. Bu durum konuşmalarına da yansıyor. Ayrıca tartışmalar Cumhur İttifakı ve Millet İttifakının çizdiği çizgiler dışına çıkamıyor.

‘TÜRKİYENİN DİK DURMASININ BİR BEDELİ OLACAK’

Eyüp 48 yaşında, kendini MHP’li olarak tanımlıyor. Yıllardır Kıraç’ta ikamet ediyor. Erken seçim tartışmalarını doğru bulmadığını söylüyor. “Yıllardır seçim yapmaktan anamız ağladı. Hiçbir seçimi gününde yapamadık. 3 ayda bir hükümet yıktık, 5 ayda bir seçim yaptık” diyor. Başkanlık sistemi/parlamenter sistem tartışmasına ilişkin, “Güçlendirilmiş parlamento diyorlar, altı bomboş. 30 sene önce ülke dışına çıkamıyorduk şimdi Karabağ’ı aldık. Kandil’i, Suriye’yi, Libya’yı patır patır vuruyoruz” diyor. Bunun “güvenlik” açısından önemli olduğunu söylüyor. Enflasyon, zamlar, kötü ekonomiye ilişkin de söylemleri iktidarla aynı: “Türkiye’nin dik durmasının bir bedeli olacak, yıllardır gösteremediğimiz duruşu 15 Temmuz’dan bu yana gösteriyoruz. Bu nedenle ekonomik yaptırımlarla karşı karşıya kalıyoruz.”

‘BİR DAHA OY VERMEYECEĞİM DİYEN YOK DESEK YALAN OLUR’

Önceki yıllar kendini MHP seçmeni olarak tanımlayan Eyüp artık AKP ve MHP arasında bir fark olmadığını söylüyor. Şimdi kendini Cumhur İttifakının seçmeni olarak tanıtıyor. AKP’deki kopuşlar artık kabul ediliyor. Hatta Eyüp, AKP’de yüzde 10’luk bir kesimin partiye küstüğünü söylüyor. Kopuşların nedenlerinin başında EYT ve ekonominin geldiğini anlatıyor. “Bir daha oy vermeyeceğim diyenler var. Bunları görüyoruz. Yok desek yalan olur” diyor. Ancak kopan yurttaşların muhalefet partilerine de yakın olmadığını ifade ediyor: “Çünkü alternatif yok.”

AKP’den kopmayanlardan ise “Devleti anlayanlar” diye söz ediyor: “Devleti anlayanlar zaten AKP’ye küsmez, ekonomik yaptırımları görür, devleti anlamaları lazım. Öyle bir muhalefet partisi var ki ülkeyi İngiltere’ye şikayet ediyor. Ben bunlara nasıl oy vereyim? Sen köprüye, otobana, hastaneye karşısın, yarın siz iktidara gelince ne yapacaksınız? Önce muhalefet partileri kendilerine çeki düzen verecek ki ondan sonra biz Erdoğan’ı indirelim.”

İktidarın söylemlerinin hâlâ AKP’ye oy verenlere de yansıdığı görülüyor. Eyüp, “Ülkem dünyaya karşı dik dursun ben aç kalırım problem değil. Yarın karnımın doyacağını biliyorum, bugün ekmeğimi kaybedebilirim ama vatanımı kaybedersem daha da bulamam” diyor Eyüp ekonomi için de “dış güçleri” işaret ediyor: “Bize ayar vermeye çalışıyorlar, Shell dünya devi diyor ki yakıta zam yapıyorum kimse direnemiyor mecbur zamlanıyor.”

KARDEŞİ AKP’DEN KOPMUŞ

“Ülkede ekonomik kriz yok” diyen Eyüp’ün kardeşi ise AKP’den kopmuş. Hatta bu nedenle onu evden kovduğunu anlatıyor: “Eskiden MHP’ye oy ver diyordum AKP’den vazgeçmiyordu. Şimdi AKP’ye oy vermeyeceğini söylüyor. Bunlar paranın peşinde olan adamlar, ben devletin peşindeyim. Kardeşim fabrikada işçi, EYT diyor, ekonomi diyor tepki gösteriyor. ‘Aç mı kaldın’ dedim. Bu ülkenin derdi EYT değil, bu ülkenin derdi çocuklarımızın geleceği! EYT de geçer, sen emekli olursun, bu ülke elden giderse bir daha toparlayamazsın dedim.”

Yılların ülkücüsü olduğunu söylüyor Eyüp. “Erdoğan zamanında en büyük hakaretleri biz ülkücülere yaptı. Biz hayvandık, Fatiha bilmezdik, faşisttik, eli kanlıydık. Ama yuttuk, bize devlet ve millet deyince nefsimizi bir kenara bırakırız. Şu an bir ayrım yok iki parti arasında, MHP’ye milletvekili seçeriz, Cumhurbaşkanlığında ise liderimiz nereye derse oraya gideriz” diyor.

‘İKTİDARA ELEŞTİRİLER VAR AMA BU MUHALEFETLE OLMAZ’

Kısmi ayrılıklar olsa da masa etrafında oturan herkes aşağı yukarı Eyüp’ü destekliyor. İktidara eleştiriler var ancak genel kanı “Bu muhalefetle olmaz” şeklinde. Kendi ailelerinde bile AKP’den kopuşlar olduğunu anlatıyorlar. 11 senedir emekli olan, AKP’ye oy veren Halit “Memlekette dişli bir muhalefet olsa bu sorunlar çözülür. 1980 sonrasında doğanlar bilmeyebilir, ama ’80 öncesini yaşayanlar bu hükümetin peşinden ayrılmaz. Eğer başkanlık sistemi olmasaydı, dış ülkelere karşı mücadele edemezdik. Meclise gelirdi, önergeler geçene kadar olan olurdu. Başkanlık sistemi o yüzden kötü bir sistem değil. Bağımlı değiliz ama oy veriyoruz. Yapıcı muhalefet olmuş olsa iktidarın karşısında, AKP’de büyük kopmalar olurdu” diyor. Konuyu son günlerde AKP’den kopup parti kuranlara getiren Eyüp giriyor söze: “Ali Babacan partiyi 15 Temmuz’dan önce kursaydı anlardık.”

‘OY VERDİK, MİLLETİN HAKKINA GİRDİK’

Kıraç’ta bir işçi kahvesindeyiz. Masanın bir ucunda İnşaat İşçisi Vedat diğer ucunda da asgari ücrete çalışan Sezgin oturuyor. Oyun yok, sohbet ediyorlar. Sezgin son birkaç dönemdir AKP’ye oy vermeye başlamış, daha önce MHP’ye oy verdiğini anlatıyor. Vedat ise yıllardır oy verdiği AKP’den kopmuş. Sezgin asgari ücret alıyor, 1100 lira kira ödüyor, 2 yıldır ise kendine kıyafet bile alamadığını belirtiyor.

“Ekonomi iyi değil” diyerek başlıyor anlatmaya: “Yoksulluk var, idare etmek lazım. Asgari ücret yetmez ama zam yapacaklar 3 ay sonra. Her taraftan saldırıyorlar Türkiye’ye. 6 ay önce böyle düşünmüyordum, şimdi düşüncem değişti. Erdoğan’ı istemedikleri için, ülkeye ambargo uyguluyorlar. Şimdi Erdoğan’ı seçmeyip İmamoğlu’nu mu seçelim. Ekonomiye devlet müdahale edebilse ederdi, market zincirleri gidip meyveyi sebzeyi dalından alıyor. Ama fiyatları düşürmüyor” diyerek hükümeti destekleyeceğini açıklıyor. Araya giren kahveci “Sezgin bekarsın, asgari ücretle tek başına geçinebiliyor musun” diyerek tepki gösteriyor.

‘ERDOĞAN’I GÖRÜNCE TELEVİZYONU KAPATIYORUM’

İnşaat İşçisi Vedat ise yevmiye usulü çalışıyor, iş olursa gidiyor olmazsa cepten yiyor. Sigortası ise gittiği gün kadar yatıyor. Yıllardır AKP’ye oy veren Vedat, “Geçmişte AKP, CHP, MHP’ye de oy verdim. Artık benim için kim gelmiş bir önemi yok. Bizim hayatımızda bir şey değişmiyor. Asgari ücrete zam geliyor, ardından defalarca elektriğe, doğal gaza da geliyor. Önceden elektrik kurumu özel değildi şimdi özelleşti, 2 gün gecikse kesiyorlar. Kullansan da kullanmasan da okuma bedeli alıyor. Kanun yok, adalet yok. Babamın iş mahkemesi vardı 12 sene sürdü. 2-3 çocuğu olup asgari ücrete geçinen insan yok. Eskiden eve giderken çoluk çoluğa çikolata alırdık şimdi o da yok” diyor.

Başkanlık sistemine ve ekonomik gidişata itiraz ettiği için AKP’ye oy vermekten vazgeçtiğini de belirten Vedat, “Tartışmasız, yargısız, sorgusuz, sualsiz tek adam ne derse o. Bu sistem doğru değil. Ekonomi iyi değil, Türkiye’nin yarısı açlık sınırının altında yaşıyor. 2 çocuğum okula gidiyor bütün masrafları ben karşılıyorum, devlet okulunda olmasına rağmen. Okulun boyasını bile vatandaş cebinden veriyor. Önceden oy veriyorduk, şimdi çevremde kimse oy vermeyeceğini söylüyor. Köprü yapmışlar, yol yapmışlar, bu otoyoldan araç geçmediğinde parayı kim ödüyor? Neden yaptın o zaman? Fabrika kursaydın, iş verseydin insanlara. Oy verdik milletin hakkına girdik pişman oldum. Önceden aileler yan yana gelir AKP’ye oy verelim diye kararlaştırırdık, şimdi Erdoğan’ı görünce televizyonu kapatıyorum” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Çocukların "karanlık" eğitim yolculuğu

SONRAKİ HABER

Geri dönüşüm işçisi Seher: Çekçek elden gitmesin diye çuvalla dolaşıyorum

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa