18 Nisan 2021 11:07

Prof. Dr. İsmail Cinel: Yoğun bakımlarda kırmızı alarm çanları çalıyor

Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel "Son dalga hiçbirisine benzemiyor. Genç hastalar daha fazla doku tahribiyle geliyor. Virüs silah değiştirdi. Yoğun bakımlar alarm veriyor" dedi.

Prof. Dr. İsmail Cinel | Fotoğraf: DHA

Paylaş

Özlem YURTÇU KARABULUT
Kubilay ÖZEV

Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, yoğun bakımların durumuna ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına dair önemli bilgiler paylaştı. Cinel, "Bu son dalga hiçbirisine benzemiyor. Genç hastalar, daha fazla doku tahribiyle geliyor. Virüs silah değiştirdi. Çocuk hastalarımız da artıyor. Yoğun bakımlar alarm veriyor. Lütfen herkes artık bir adım geri dursun, seferberlik varmış gibi kurallara riayet etsin. 15 gündür kırmızı alarm çanları çalıyor" dedi.

Türkiye'de salgının başından beri vaka ve ağır hasta sayısı son günlerde rekor seviyeye ulaştı. Prof. Dr. İsmail Cinel, artık çok daha genç yaşta hastaların kaybedilmeye başlandığını ve yoğun bakım ekiplerinin de ağır bir travmatik süreçle karşı karşıya kaldığını vurguladı.

Demirören Haber Ajansına konuşan Prof. Dr. Cinel, "Birinci dalgada vaka sayıları zirvede 13 bin 300'lerdeydi. Yoğun bakımlara yansıması da 1980 hasta oldu. İkinci yukarıya gidişte vaka sayısı 33 bin 500, yoğun bakımlara yansıması ise 5 bin 970'lerde olmuştu. Ağır hasta sayılarımız 500'lere kadar inmişti. Fakat şimdi durum farklı. Yukarıya doğru gidiyoruz. Son 15 gündür kırmızı alarm çanlarının çaldığı açık ve net" dedi.

"KARŞIMIZDA MUTASYONA UĞRAMIŞ BİR VİRÜS VAR"

"Şimdiki gidişte karşımızda mutasyona uğramış bir virüs var, toplumda hızlı yayılabiliyor ve dokuları biraz daha fazla tahrip ediyor" diyen Prof. Dr. Cinel, bunun sonuçlarının ise daha ağır olduğunu söyledi.

Cinel, "Çok daha genç hastalarımız var. Aşılamanın da faydasıyla yoğun bakımlarda ortalama 78 gibi yaşlardan şu an 60'lara 59'lara geri geldik. Bu önemli bir detay. Artık 38 yaşında da hastamız var, 45 yaşında da hastamız var. Bunlar da dokuları daha tahrip olmuş bir şekilde geliyorlar yoğun bakımlarımıza. Şu anda ağır hasta sayısında 3 bin 200'lerdeyiz. Son 6 haftadır her gün artıyor. Yoğun bakım gereksinimi de artıyor hızla. Sağlık çalışanları için çok zor bir dönem. 10 tane yoğun bakımınız var, ikisini Kovid yoğun bakıma çevirdiniz, yetmedi altısı yedisi, hepsini Kovid yoğun bakım yapamazsınız. Çünkü nonkovid yani Kovid olmayan hastaların da örneğin trafik kazası, beyin kanaması, ciddi kalp krizi geçirdiklerinde yoğun bakıma ihtiyaçları oluyor" dedi.

"DURUM GERÇEKTEN CİDDİ"

Cinel, vaka sayılarının düşmediğini, düşse bile yoğun bakımlardaki vakların 10 gün daha artmaya devam edeceğini vurgulayarak şunları söyledi:

"Nisan başından beri çok ciddi uyarılarda bulunuyoruz. Hâlâ 62-63 binlerde vaka sayısı. Aşağı düştüğünü göremedik. Onu görsek de yoğun bakımlardaki vakalar 1 hafta 10 gün daha artmaya devam edecek. Çok ciddi sayıdaki servis kovid hastalarını da göz önüne aldığımızda, biz yoğun bakımcılar olarak çok tedirginiz. Durum gerçekten ciddi. Bu yüzden herkesin bir adım geri çekilmesini istiyoruz. Seferberlik hali gibi durumun ciddiyetini anlayıp gönülden bu seferberliğe katkı vermek gerek. Türkiye'nin fren yapmaya ihtiyacı var."

Endişeli olduğunu kaydeden Cinel, "Bu bir hafta nasıl geçecek, yoğun bakımlar adına bunu düşünüyorum, bundan endişe duyuyorum. Çünkü örneğin 50 yoğun bakım yatağınız vardı, 80 oldu, 100 oldu, 120 oldu doldu. Bir göz hekimini yoğun bakımda çalıştırarak verim alamazsınız" dedi.

"YOĞUN BAKIMLAR HASTANELERİN SİGORTASIDIR"

Ağır hasta sayılarının çok yüksek seyretmesinin "hastanelerin sigortası olan" yoğun bakımları zorlayacağını belirten Prof. Dr. Cinel, "Belli bir sayının üzerine çıktığı anda yoğun bakımlar sigorta olma özelliklerini kaybederler. Tüm hastane için sigorta fonksiyonunu göremeyen yoğun bakım demek, tıka basa dolu yoğun bakımlar demektir. Tıbbi kalitenin istemeden düşmesi demektir. Yoğun bakımcıları da psikolojik olarak ciddi anlamda çok örseler bu, yılgınlığa, bitkinliğe düşürür. Çocuklara dahi yöneldi bu virüs, silah değiştiriyor. Aşı demek, bilim demek. Mutlaka aşıya ulaşmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

Son 7-8 haftadır ağır hasta sayısının aralıksız arttığına dikkat çeken Cinel, "İstanbul'da şu anda doluluk oranlarımız gerçekten en üst seviyede" ifadelerini kullandı.

"ÖZEL HASTANELER DE DAHA FAZLA DESTEK OLMALI"

Birinci pik sırasında ve kasım-aralık ayındaki pikte, özel hastanelerin sisteme desteği olduğunu, ancak bu dalgada bu desteğin düştüğünü de belirten Prof. Dr. Cinel, "Pandemi uzadıkça insanların direnci azalmaya başladı. Ekonomik kaygılar da gelişti. Bazı özel hastanelerin daha fazla destek vermesi lazım. Sağlıkla kâr-zarar hesabı olamaz. Pandemi dönemindeyiz. Acil müdahalede, yoğun bakımda para, rakam, bunların düşünülmemesi lazım. Öncelikle bulaşın kesinlikle sahada önlenmesi lazım. İkincisi de bir organizasyonla acil bir şekilde kısa bir süre için aciller dışında hastalarımızın hastanelere gelmemesi lazım. Polikliniklerin belli oranda bir süreliğine tamamen iptal edilmesi lazım" çağrısında bulundu. (İstanbul/DHA)

ÖNCEKİ HABER

Çocuklarda uzun kovid hakkında ebeveynlerin ve öğretmenlerin bilmesi gerekenler

SONRAKİ HABER

Arap Coğrafyasında Geçen Hafta | Afganistan’dan çekilme: Zafer mi, hezimet mi?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...