Sayacıya TL, satıcıya dolar, işçiye ya kölelik ya işsizlik
İstanbul İkitelli’de bulunan Aymakoop Ayakkabıcılar Sitesinde çalışan saya ustaları ve işçiler düşük kazançtan sitem ediyor.

Fotoğraf: MA
İLGİLİ HABERLER

EMEP: BES’in şirketlere devredilmesi soygundur, suçtur

Dolar/TL kuru 7,5'e dayanarak rekor tazeledi
İstanbul İkitelli’de bulunan Aymakoop Ayakkabıcılar Sitesinde koronavirüs (Kovid-19) süreciyle daha da derinleşen kriz nedeniyle çok sayıda işyeri ve atölyenin kapandığı, konkordato ilan ettiği ya da satıldığı ifade edilirken atölye sahibinden işçisine herkes düşük kazançtan sitem ediyor.
Cumali Can isimli saya atölyesi işletmecisi sayacılar olarak bir ayakkabının onlarca parçasını bir araya getirerek 5 ile 12 TL arasında para kazanabildiklerini belirtiyor ve yaşadıklarını şöyle özetliyor: Bir insan 10 çift saya dikip kazandığı 50 lira ile evini geçindiremez. Ama öbür tarafta dolar bazında olan ayakkabının fiyatı yüksek. Bize Türk lirası olarak veriyorlar ama satarken dolar olarak satıyorlar. Yazık, günahtır. Madem dolar bazında satılıyor, öyleyse bizim işçiliğimiz de dolar bazında olsun. Olsun ki biz de kazanalım. Öbür tarafta dolar bazında 100 TL kazanıyorsa sen 1 TL kazanıyorsun. Aradaki fark böyle. İnsanlar nasıl geçinecek? Patron bir kişidir ama işçi 1000 kişidir, 2 bin kişidir, on bin kişidir. Bunu dikkate alan yok. Benim işim iyi olsun da Cumali Can ne yerse yesin. Öyle olmamalı. Bu sıkıntı böyle gitmez. Pandemi döneminde zaten çalışmadık. Herkes evindeydi, 5-6 ay hiç çalışmadık. Büyük zararlara uğradık. Kimse halimizi sormadı. Burada adaletsizlik çok.
"HER HAFTA ATÖLYE KAPANIYOR"
Fotoğraf: MA
İşlerin durgunluğundan yakınan esnaflardan Uğurcan Alp, sitede birçok firmanın konkordato ilan ettiğini, birçok atölyenin de ya kapandığını ya da satılığa çıkarıldığını ifade etti. Gidişatın kötü olduğunu ve bu nedenle sitede her hafta 10-15 atölyenin içindeki malzemelerle satılığa çıkarıldığını belirten Alp, “Normal şartlarda bir sezonda 1000 koli satıyorsak, şimdi bir sezonda 200-250 koli ya satıyoruz ya satmıyoruz. 1000 koli sattığımızda daha üstünü hedefliyorduk ama şimdi 250 koli sattığımızdan dolayı herkes eli cebinde bekliyor. Bir de her sezon aynı geçecek diye 1000 koli yaptırıyor işyerleri, herkes kendi miktarını bildiği için yaptırıyor. Yarısı gidince, diğer yarısı da elde şişiyor. Alacak kimse de olmayınca zor durumda kalıyorlar. Devam edebilmek için evlerini, arsalarını satıyorlar” dedi.
Dış pazarların kapalı olmasının da işlerini olumsuz etkilediğine dikkat çeken saya atölyesi sahibi 48 yaşındaki Ali Türkoğlu, “Benim çalıştığım firma İtalya’da fuara girecekti ama iptal edildi. Fuara giremiyor yani pazar daraldı. Sıkıntıyı hep emekçi çekiyor. Bu da firmanın ayağına sıkması gibi bir şey. Zamanla herkes mesleği terk ediyor” ifadelerini kullandı.
GÜVENCESİZ ÇALIŞMA
Fotoğraf: MA
30 yıldır ayakkabı işçiliği yapan Yılmaz Budak, yoğun çalışmasına rağmen emeğinin karşılığını alamadığını ifade ederek içinde bulundukları durumu şöyle anlattı: Herhangi bir sosyal güvence olmadan çalışıyoruz. 2012’de Suriyelilerin de ayakkabıcılığa girmesiyle sorunlar daha da arttı. Aldığımız ücretler düştü. Yoğun bir Suriyeli çalışan var. Bunun üzerine pandemi de gelince sorunlar daha da ağırlaştı. Aylarca çalışamadık. Şu anda da pandemi yükselişte. Birçok kişinin hiçbir güvencesi yok. Sigortasız bir şekilde çalışıyoruz. Başka bir iş de yapamıyoruz. Parça başına ücret alıyoruz. Sezon aralarında durgunluk oluyor. Bu zamanlar pek iş olmuyor. Şimdi pandemi ve Suriyelilerin gelişiyle birlikte asgari ücretin altında bir ücrete çalışıyoruz.
KİRASINI ÖDEYEMEDİ, EVDEN ÇIKARILDI
İhtiyaçlarını karşılayamadığını ve zor durumda olduğunu dile getiren işçi Yılmaz Budak, 4 ay kira ve faturalarını ödeyemediğini, bu nedenle ev sahibiyle yaşadıkları problem sonucunda evini değiştirmek zorunda kaldığını söyledi. Budak, “Dünyanın birçok devleti pandemi sürecinde yurttaşlarına destek verirken bizimki kredi verdi. 5 bin lira kredi çektim, önümüzdeki aylarda ödemesi başlayacak. Böyle devam ederse herhalde haciz falan da görürüz” dedi.
Fotoğraf: MA
"HER ŞEYİMİZ DOLARLA, BAKAN BİLMİYOR MU?"
Bakan Berat Albayrak’ın katıldığı bir programda sarf ettiği “Dolarla mı çalışıyorsunuz?” sözlerine tepki gösteren işçi Yılmaz Budak, “Örneğin geçen sene 2 dolara yaptığımız ayakkabıyı şimdi 1 dolara yapıyoruz. Ayakkabı fiyatında düşüş olmadı ama bizim kazancımız düştü. Bakan çıkmış bir de dalga geçer gibi ‘Dolarla mı çalışıyorsunuz’ diyor. Evet, dolar ile çalışıyoruz. Bu ayakkabının derisi, boyası, çivisi, ipi, fermuarı, her şeyi dolarla alınıyor. Burada kullandığımız her malzeme dolarla alınıyor. Yerli milli üretim yok. Doların artışı da fiyat artışlarına neden oluyor. Bir televizyonu geçen sene 2 bin TL’ye alırken şimdi 4 bin TL’ye alıyoruz. Buzdolabını 2 bin TL’ye alırken şimdi 4 bin TL’ye alıyoruz. Dolarla almıyoruz ama iki katı fiyata alıyoruz”. (İstanbul/MA)
Evrensel'i Takip Et