Türk Traktör işçileri: Biz huzursuzsak Hükümet de huzursuz olur

Hasan KARA
Ankara

Ankara’da Türk Traktör fabrikasında çalışan işçiler, kıdem tazminatının fona devredilmesi ve tamamlayıcı emeklilik sistemi planlarına tepkili. Genç işçiler zaten emekliliğin kendileri için hayal olduğunu anlatırken, tüm işçiler kıdem tazminatının kendileri için en önemli güvence olduğunu söylüyor. Bazı işçiler son yerel seçimden beri AKP’ye oy vermekten vazgeçtiğini anlatırken bir işçi de “Halk huzursuz olursa hükümeti de huzursuz eder” dedi.

Kıdem tazminatının fona devri ile birlikte önerilen tamamlayıcı emeklilik sistemi, metal fabrikalarında tartışılmaya devam ediyor. Özellikle genç işçiler “Emeklilik bizim için zaten hayal, kıdem tazminatını bari elimizden almasınlar” diyor. Metal işçilerinin aileleri ve daha önce emekli olmuş işçiler de sürece dair kaygılı ve özellikle hükümete tepkili.

‘BU TEMPOLA 65-70 YAŞINA KADAR NASIL YAŞARIZ?​’

Yirmili yaşlarının ortalarında olan bir Türk Traktör işçisi, “Kıdem tazminatının fona devredilmesi konusunu hükümet ikide bir önümüze getiriyor. Daha önceleri bu yasayı geçirememişlerdi, şimdi yine Cumhurbaşkanı devreye girdi ve yeniden gündeme getirildi. Kıdem tazminatı fona devredilirse patronun cebi bir doluyorsa iki dolacak. Benim ise maaşım aynı kalacak üstüne bir de hakkım gasbedilecek. Ayrıca bu düzenleme ile birlikte 65 yaşında bir kısmını sonrasında kalanını alacaksın deniyor. İyi de biz bu yoğun çalışma temposuyla 65-70 yaşına kadar nasıl yaşayacağız? Bu gerçekten bugüne kadar işçilerin karşısına çıkan en önemli sorun bence. Bunun için herkesi bilinçlendirmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

‘EYT’LİYİM İLK DEFA AKP’YE OY VERMEDİM’

Emekliliğine az kaldığını fakat EYT yüzünden çalışmak zorunda olduğunu ifade eden başka bir Türk Traktör işçisi ise “Geçen seçimlere kadar Ak Parti’ye vermiştim. İlk defa geçen yerel seçimlerde vermedim. Artık buramıza geldi. Hiçbir zaman işçi için bir şey yapmadı bu hükümet. Hep işçinin karşısında oldu. Köylünün, yoksulun, düşük gelirlinin karşısında oldu. Şimdi bu yasa geçerse tüm kazanılmış haklarımız gitmiş olacak. Reis çıkıp sendikaları azarlıyor. İşçimizi mağdur etmeyeceğiz diyor. Madem işçini mağdur etmeyeceksin, bu düzenlemeyi neden durup dururken karşımıza çıkarıyorsun? Ben artık hükümetin elindeki tüm paranın bittiğini ve işçinin cebinde kalan son paraya göz diktiklerini düşünmeye başladım” diyor.

Uzun süredir Türk Traktör’de çalışan bir işçi de şöyle konuştu: “Diyorlar ki özel sektörde tazminatını alamayanlar yüzünden bu düzenleme yapılacak. Kimse mağdur edilmeyecek falan filan... Ya bu hükümet o kadar düşünceliyse, halkını o kadar çok önemsiyorsa o zaman kıdem tazminatını alamayanların tazminatını karşılasın. Sonra da gidip tazminatı vermeyen işverenden tahsil etsin. İnsanların üstüne bu kadar gitmenin bir anlamı var mı? Fabrikada daha önceden Ak Parti’ye oy veren çok insan vardı. Biri de bendim ama son iki üç seçimdir ben de vermiyorum. Böyle yapmaya devam ettikçe halktan çok beddua alırlar. Halk huzursuz olursa hükümeti de huzursuz eder.”

‘BEN EMEKLİ OLDUM AMA ÇOCUKLARIM NE OLACAK?​’

20 yıldan fazla Türk Traktör fabrikasında çalışan ve emekli olan bir işçi, “Ben emekli olup kıdem tazminatımı aldım ama şimdi bu düzenleme hayata geçerse çocuklarımın geleceği ne olacak?​” diye sordu. Avrupa’da bazı ülkelerde kıdem tazminatının olmadığının iddia edildiğini söyleyen işçi, “Tamam da Avrupa’daki geçim şartlarıyla oradaki gelir düzeyiyle Türkiye’deki bir mi? İşsizlik almış başını gidiyor. Benim kızım üniversite mezunu iş bulamıyor. Şimdi KPSS’ye hazırlanıyor. Ama sınavlarda ne torpiller döndüğünü de görüyoruz” dedi.

‘TEK GÜVENCEMİZ KIDEM TAZMİNATI KALDI’

Başka bir Türk Traktör işçisinin eşi de kıdem tazminatının ellerinde kalan tek güvenceleri kaldığını belirterek şöyle konuştu: “En ucuz meyve 5 lira. Geçim sıkıntısı sürekli büyüyor. Şimdi de elimizde kalan son güvencemizi almak istiyorlar. Kıdem tazminatı olursa geleceğini biraz olsun güvencede hissedersin. İnşallah bu düzenlemeyi yapmazlar. Kimse önünü göremezken, her an tedirgin olurken şimdi bir de bunu elimizden almasınlar.”