01 Ağustos 2018 16:54
Son Güncellenme Tarihi: 02 Ağustos 2018 11:57

ABD: Türkiye'nin İçişleri ve Adalet Bakanı'na yaptırım uygulanacak

Beyaz Saray, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e yaptırım uygulanacağını açıkladı.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Rahip Andrew Brunson krizi sonrası Beyaz Saray'dan "Türkiye'nin İçişleri ve Adalet Bakanı'na yaptırım uygulanacak" açıklaması yapıldı. Buna göre iki bakanla ilgili olarak bütün ilişkiler askıya alınacak. Bakanların ABD'deki mal varlıkları dondurulacak.  Kararın ardından Türkiye'den ardı ardına açıklamalar geldi. 

Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders tarafından 1 Ağustos 2018'de yapılan açıklamada, "ABD Başkanı'nın talimatı doğrultusunda ABD Hazine Bakanlığı, ikisi de Pastör Brunson'ın gözaltına alınması ve tutuklanmasında önemli rol oynayan içişleri ve adalet bakanlarına yaptırım uygulamaktadır" denildi. Sanders açıklamasında, "Brunson'ın herhangi bir suç işlediğine dair bir kanıt bulunmadığını ve kendisinin, Türk hükümetinin adil olmayan tutukluluğunun kurbanı olduğunu" belirtti. 

BAKANLARA HANGİ YAPTIRIMLAR UYGULANACAK?

Buna göre insan hakları ihlali yaptığı belirtilen iki bakanla ilgili olarak bütün ilişkiler askıya alınacak.

Yaptırımlar kapsamında, iki bakanın (varsa) ABD'deki mal varlıkları dondurulacak ve ABD vatandaşlarının bakanlarla herhangi bir ekonomik ilişkiye girmesi yasaklanacak.

PENCE: BRUNSON SERBEST KALANA KADAR SÜRECEK

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, yaptırım kararıyla ilgili olarak Twitter'dan yaptığı açıklamada  "ABD, Türkiye'ye sert ekonomik yaptırımlar uygulanmasına karar verdi. Yaptırımlar Rahip Brunson serbest kalana ve bu masum din adamı ABD'ye dönene kadar sürecek" dedi.

YAPTIRIM UYGULANAN BAKANLAR AÇIKLAMA YAPTI

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 'Amerika’da bir malımız var; FETÖ. Onu da orada bırakmayız, alacağız.'

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ABD'ye şöyle yanıt verdi: Benim bu topraklarda yaşamak ve bu topraklarda ölmek dışında bir düşüm olmadı. ABD'de veyaTürkiye dışında herhangi bir ülkede ne bir dikili ağacım, ne bir tek kuruş param da yoktur. Nasip olursa belki bir gün memleketim Gaziantep'te küçük bir zeytinlik alırım."

MECLİS'TEKİ 4 PARTİ ORTAK AÇIKLAMA YAPTI

TBMM'deki 4 siyasi parti grubu, ABD Hazine Bakanlığının yaptırım kararını ortak açıklama yaparak protesto etti.

AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ve İYİ Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu'nun imzalarıyla yayımlanan ortak açıklama, "ABD'nin tehditlerine halkımızın ortak dayanışması ve kararlılığı ile 'hayır' diyoruz" başlığıyla duyuruldu.

Açıklamada, "ABD yönetiminin bir süreden beri Türkiye'ye yönelik dostluk, müttefiklik, ortak NATO üyeliği ile olduğu kadar ülkeler arası ilişkilerin uzun yıllar boyunca teşekkül etmiş değerleri bakımından da kabul edilemez tutum, beyan ve politikalarla yürüttüğü siyaseti ve nihayet bunun akıl ve mantık dışı son halkasını teşkil eden "Türkiye hükümetinin iki bakanına yönelik Hazine Bakanlığı eliyle yürürlüğe koyduğu yaptırım kararının şiddetle protesto edildiği" vurgulandı.

Açıklamada, "Bu tür uygulama ve tehditkar beyanların Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerde ortaya çıkmış sorunları çözmeye yardımcı olmadığı gibi ayrıca bunlara yeni sorunlar ekleme niteliği taşıdığı" belirtildi.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: SALDIRGAN TUTUMUN KARŞILIĞI VERİLECEKTİR

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu "ABD’nin iki Bakanımıza yaptırım uygulamaya kalkışması karşılıksız kalmayacaktır" dedi.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada "ABD Hazine Bakanlığının ülkemizle ilgili olarak açıkladığı yaptırım kararını şiddetle protesto ediyoruz" denildi. Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Hukuk sistemimize saygısızca müdahale niteliği taşıyan bu kararın ABD ile ilişkilerimizin özüne aykırı olduğuna ve iki ülke arasındaki sorunların çözümü yönünde sürdürülen yapıcı çabalara büyük zarar vereceğine kuşku yoktur. ABD yönetimini bu yanlış karardan geri dönmeye çağırıyoruz. Hiçbir amaca hizmet etmeyecek sözkonusu saldırgan tutumun karşılığı gecikmeksizin aynıyla verilecektir."

BAKAN ALBAYRAK: EKONOMİYE ETKİSİ SINIRLI OLACAKTIR

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ABD Hazine Bakanlığı tarafından açıklanan yaptırım kararının kabul edilebilir olmadığını belirterek, "Sürecin, güçlü tarihi geçmişe ve müttefikliğe sahip iki ülke ilişkilerine uygun şekilde, diplomasi ve yapıcı çabalarla sonuçlanması önceliğimizdir." ifadesini kullandı. 

Albayrak, bu yanlışta ısrar edilmesi durumunda ortaya çıkacak tablonun Türkiye'ye ve Türk ekonomisine etkisinin sınırlı olacağını kaydetti. Albayrak, "Gelişmeler sonrası ekonomiye yönelik ataklar kısa dönemlidir. Bu süreç içinde, spekülatif hamlelerle piyasalarda olumsuz hava oluşması için yapılan girişimlerin tamamı da boşa çıkacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

BAHÇELİ: PAPAZ ISTEYEN PAPAZ VERMEYE DE HAZIR OLMALIDIR

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de şu ifadeleri kullandı: "Bu durum kepazeliğin somutlaşmış halidir. Türkiye çadır devleti değildir. Türkiye aşiret yönetimi, muz cumhuriyeti değildir. Türkiye tehdit ve şantajlarla taviz koparılacak yeni yetme bir ülke hiç değildir. ABD yönetimi haddini çoktan aşmış, kırmızı çizgiyi çoktan geçmiş, hakkında şaibe ve şayiaların zirve yaptığı tartışmalı bir Papaz uğruna müttefiklik müktesebatını hiçe saymıştır.

ABD'nin sözde yaptırım kararlarının asıl gayesi Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan ve onun şahsında Türkiye Cumhuriyeti'dir. İçişleri ve Adalet Bakanlarımızın hedef seçilmesi ise FETÖ ve PKK'nın başını ezme konusundaki gösterdikleri samimiyet, feraset, gayret ve cesarettir. Milliyetçi Hareket Partisi oyunu görmüş, ahlaksız oyuncuları tanımıştır. Ne Sayın Cumhurbaşkanı ne de bakanlarımız yalnız değildir. Parti olarak hükümetin ve devletin sonuna kadar yanında durduğumuz ve duracağımız herkesçe bilinmelidir. Aynı siperdeyiz, aynı mevzideyiz, aynı kaderin mevkiindeyiz.

ABD yönetimi, casus papazı ısrarla istiyorsa, Türkiye'nin de bir hukuk devleti olduğunu aklından çıkarmayacaktır. Ülkemizin Pensilvanya'daki haini iade taleplerine adalet hatırlatması yapan ABD'nin, konu Papaz olunca takındığı kuru inadı maksatlıdır, alçak bir tertibin ispat ve iradesidir. 

Papaz isteyen papaz vermeye de hazır olmalıdır. Türk milleti emperyalizmin tuzak ve tahriklerine bağışıklık ve tecrübe kazanmıştır. ABD zor ve dayatmalarla taviz koparacağını düşündükçe yanlış üstüne yanlışa düşecek, yanılgıdan yanılgıya sürüklenecek, hem dost, hem ortak, hem de müttefik bir ülkeyi bir süre sonra kaybetme ihtimaliyle karşılaşacaktır.”

KILIÇDAROĞLU: YANLIŞLIK 'VER PAPAZI, AL PAPAZI' CÜMLESİNDEN KAYNAKLANIYOR

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ABD'nin yaptırım kararı ile ilgili "Bir sorun varsa oturulur konuşulur. İki bakanla ilgili alınan kararı doğru bulmuyoruz. Amerika'daki iki bakanla ilgili aynı karar alınmalı" dedi.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: "15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Bunun arkasında Pensilvaya'da oturan kişinin olduğunu biliyoruz. İade talebininde bulunması doğal. Yanlışlık 'Ver papazı al papazı' cümlesinden kaynaklanıyor büyük ölçüde. Biz Türkiye'de yargının  bağımsız olduğunu ifade ediyoruz. Bağımsız olması gerektiğini ifade ediyoruz. Bu ülkede en önemli koltukta oturan kişi yargının bağımsız olmadığını "Sen onu verirsen ben de bunu verebilirim". O cümlenin maaliyetini yaşıyoruz. 2 bakanın yaptıkları açıklamaları dikkatle izliyoruz. Sayın adalet bakanı da gerekli açıklamaları yapıtı. Yapmamız gereken şu; mütekabiliyet denen kural vardır dış politikada. Yapılması gereken ABD'li 2 bakan hakkında aldığı kararın aynısını almasını bekliyoruz. Kozlar eşitlenmiş olur." 

AKAR: KORKMUYORUZ

Twitter hesaplarından açıklama yapan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD'den gelen açıklamaya tepki gösterdi. Oktay, "Asla boyun eğmeyiz" derken, "#buyaptırımtürkiyeyedir" etiketini de mesajına ekledi.

Akar ise "Değil Türk İçişleri ve Adalet Bakanı'na; sınırlarımızdaki bir ağacın yaprağına yapılan bir hareket Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılan bir harekettir. Kabul etmiyoruz, korkmuyoruz! Tarih buna en büyük şahidimizdir" tweeti paylaştı.

MAHİR ÜNAL: SALDIRGAN TUTUM

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, NTV canlı yayınında "Yaptırım kararını hükümete karşı ya da iki bakanımıza karşı bir yaptırım olarak görürsek yanlış olur, bu Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı bir saldırgan tutum" dedi.  

Mahir Ünal şöyle devam etti: "(Türkiye'nin iç meselelerine müdahil oluruz, yaptırımlar uygularız ve bu yaptırımlarla da sonuç alırız.) Böyle bir şey söz konusu değil. Yani ABD yönetimi Türkiye ile ilişkilerinde son derece rasyonel bir zeminde kalmak durumundadır. Bu irrasyonel bir zemindir. Türkiye, ABD ile ilişkilerinde soğuk kanlı ve kararlı davranmaya devam edecek."

TBMM Başkanı Binali Yıldırım, "Türkiye'deki yargılama süreçlerine karşı saygısız bir tutumun göstergesi olan bu kararı şiddetle kınıyor ve bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

TÜSİAD: STRATEJİK MÜTTEFİKLİĞİN DOĞASINA AYKIRI

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, ABD'nin yaptırım kararıyla ilgili yazılı açıklamada bulundu. Erol Bilecik'in açıklaması şu şekilde:

"Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin, iki ülke arasında yaşanan son diplomatik sorun karşısında almış olduğu yaptırım kararı, söz konusu stratejik müttefikliğin doğasına aykırıdır ve iki ülke arasındaki ilişkilerin onarılamaz seviyede bozulması tehlikesini doğurmuştur. Alınan bu yaptırım kararının kabul edilemez nitelikte olduğunun bilinmesini isteriz. TÜSİAD olarak Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ikili ilişkilerin, diyaloğu ve diplomatik teamülleri temel alan yapıcı bir yaklaşım çerçevesinde onarılmasını temenni ediyoruz."

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: Türkiye ile ABD ilişkileri güçlü geleneklere, dostluk, müttefiklik, stratejik ortaklık ve karşılıklı yarara dayalı olarak, başarılı bir geçmişe sahiptir. Bu çerçevede, Trump yönetiminin tüm uluslararası hukuk veya uygulamalara aykırı olarak aldığı yaptırım kararını kabul etmek mümkün değildir. ABD'nin bu kararına karşı devletimizin ve bakanlarımızın yanındayız. Bu yanlış karardan bir an önce dönülmelidir. ABD yönetimini sorumlu davranmaya davet ediyoruz."

TBB: 'HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ TANIMAYIZ' YAKLAŞIMIDIR

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, ABD'nin Türk bakanlara yaptırım kararına tepki göstererek, "Söz konusu davranış, 'hukukun üstünlüğünü tanımayız, üstünlerin hukukunu dayatırız' yaklaşımıdır." değerlendirmesinde bulundu. Feyzioğlu, TBB adına ABD Barolar Birliği, Avrupa Konseyi ile birliğin üyesi olduğu tüm meslek örgütlerine mektup göndererek ABD'nin Türkiyeli bakanlara yaptırım kararını eleştirdi.

ÖNCEDEN PLANLANAN ÇAVUŞOĞLU- POMPEİ GÖRÜŞMESİ GERÇEKLEŞECEK Mİ?

Dşişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun ABD yönetiminin yaptırım kararından önce kararlaştırılan ikili görüşmesinin 3 Ağustos’ta Singapur'da gerçekleşmesi bekleniyor.

KÜRESEL MAGNİTSKY YASASI NEDİR?

ABD'nin Türkiye'ye 2016 tarihli Küresel Magnitsky Yasası kapsamında yaptırım uygulayacağı belirtilmişti.

Söz konusu yasa, ABD hükümetinin dünyada yolsuzluk ya da insan hakları ihlallerine karıştığı gerekçesiyle bireylere, şirketlere ya da diğer kurumlara yaptırım uygulamasına olanak tanıyor.

Bu kapsamdaki yaptırımlar, bu kişi, kurum ya da şirketlerin ABD'deki varlıklarına el konulması, seyahat yasağı ve ABD'li şirketlerle iş yapmasının yasaklanması gibi kısıtlamaları içeriyor.

NE OLMUŞTU?

ABD'li Rahip Andrew Brunson, 2016 Ekim ayında "FETÖ ve PKK adına suç işlediği" ve "casusluk yaptığı" suçlamalarıyla tutuklanmıştı. Hakkındaki suçlamaları reddeden Brunson, geçtiğimiz hafta ev hapsine çıkarılmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı Mike Pence, Brunson'ın serbest bırakılmaması halinde Türkiye'ye karşı yaptırım uygulanacağını açıklamıştı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise konuya dair son açıklamasında "Tehdit diline prim vermeyiz" dedi. (DIŞ HABERLER)

SÜLEYMAN SOYLU KİMDİR?

ÖNCEKİ HABER

Destici: Terörle mücadelede her yolun meşru olduğu safhadayız

SONRAKİ HABER

Fed, faiz oranını sabit tuttu ama kademeli artırım sinyali verdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...