Bilgen: İntikam almaktan kastınız bu mu?

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Beşiktaş'taki bombalı saldırılardan sonra hükümet kanadından yapılan "İntikam" çağrılarını hatırlatarak, "İntikam almaktan kastınız bu mu?" diye sordu. 

Birçok kentte eş zamanlı olarak parti binaları ve yöneticilerin evleri basılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu, parti genel merkezinde toplandı. Toplantıda bugün gerçekleşen operasyonların yanı sıra Meclis'e AKP-MHP ortaklığıyla sunulan Anayasa değişiklik teklifini ve siyasal gelişmeler ele alındı. 

Sabah saatlerinde toplanan MYK'daki başlıklara ilişkin Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen açıklamalarda bulundu.

‘İNSAN HAYATI KOLTUK HEVESİ İÇİN ARAÇLAŞTIRILIYOR’

Bilgen ilk olarak Beşiktaş’taki saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bilgen, şu ifadeleri kullandı: "Öncelikle biz ilk saatlerde kınama açıklamamızı yapmış olmamıza rağmen Beşiktaş'taki saldırıya ilişkin halen partimize karşı bir linç kampanyası yürütülüyor. Eğer yaptığımız kınama açıklaması basında hak ettiği kadar yer bulmuyorsa bu basın üzerindeki baskının gücünü gösterir. Siyasetin görevi ölümler karşısında sadece kınama açıklaması yapmak değildir. Siyasetin sorumluluğu herkesin can güvenliğini garanti altına alacak tedbirleri almaktır ve sorunlarla ilgili olarak hukuk devletin ölçülerine de bağlı kalarak etkin soruşturma yürütmektir. Akılları fikirleri sadece başkanlığı kurtarmak olanlar tam da 'dervişin zikri neyse fikri de odur' minvalinde saldırıdan henüz bir kaç dakika geçmeden bu olayı başkanlığı engellemeye yönelik bir girişim olarak tarif etmeye başladılar. İnsan hayatının bir koltuk hevesiyle bu kadar araçsallaştırılması asla kabul edilir bir durum değildir."

‘İNTİKAM ALMAKTAN KASTINIZ BU MU?’

Saldırı sonrasında partilerine dönük operasyonlara dikkat çeken Bilgen, "Bu saldırı sonrasında partimize karşı kullanılan sözler 'intikam alma' söylemi de tam da nasıl bir ortamda yaşadığımızı ortaya koyuyor. Bu fotoğraf bugün sabaha karşı İstanbul il örgütümüzdendir. Şu anda abluka halen devam ediyor. TOMA'lar kapının önüne kadar çekilmiş durumda. İçerideki arkadaşlarımızın dışarıya çıkarak bu manzarayı bir basın açıklaması ile duyurmalarına dahi dahi izin verilmiyor. Milletvekillerimizin de içeriye girişine izin verilmiyor. Bu manzara saldırının faillerini bulmakla ilgili olabilir mi? Güvenlik güçleri bir partinin odasına il binamıza yazılama yapmasının anlamı denir? İntikam almaktan kastınız bu mu?" diye sordu. 

‘BİR GÜNDE 237 GÖZALTI’ 

Bilgen, son operasyonlardaki gözaltılara ilişkin ellerine ulaşan bilgileri de paylaştı. Buna göre, İstanbul'da 19, Adana'da 23, Mersin'de 54, Ankara'da 16, Manisa'da 3, İzmir'de 5, Hakkari'de 2, Antep'de 30, Kayseri'de 15 ve Urfa'da 100'ün üzerinde olmak üzere şu ana kadar 237 kişinin gözaltına alındı.

Bilgen, şöyle devam etti: "Bizim elimizdeki rakamlar aslında son iki yıl ve son bir yıl içerisinde partilerimize yönelik tavırla aslında başkanlığı kurtarmanın hesabının nasıl iç içe geçtiğini çok net bir şekilde gösteriyor. 22 Temmuz 2015'ten bu yana 7 bin 432 kişi gözaltına alındı. Eş genel başkanlarımız ve milletvekillerimiz, il ve ilçe eşbaşkanlarımız, parti yöneticilerimiz ve üyelerimiz dahil olmak 2 bin 345 kişi de tutuklandı." 

'ERDOĞAN'IN SONSUZA KADAR KALMAK İSTİYOR’ 

Bilgen, MHP ve AKP'nin ortaklaşarak Meclis'e getirdiği anayasa değişikliğine ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu: "Bir maddede ortaya koydukları maddeyi iki madde sonra kendileri başka bir bağlamda içini boşaltıyorlar. Cumhurbaşkanının görevi 10 yıl ifade ediliyor olmasına rağmen erken seçim olması durumunda hiçbir sınır bırakmıyor. Yaşadığı müddetçe, görev süresinin dolmasına bir yıl kala erken seçim kararı alıp sonsuza kadar cumhurbaşkanı olarak kalabilir. AKP-MHP ortaklığıyla sunulan Anayasa taslağına göre, Erdoğan'ın sonsuza dek Cumhurbaşkanı olarak kalma ihtimali var. Cumhurbaşkanının sorumsuzluğu ile yargılamaması ile ilgili durum devam ediyor. Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemlerle ilgili yargı denetimi dışında bırakılması düzenlemesi devam ediyor. Bu devam ettiği müddetçe cezai sorumluluk diye önerdikleri iki üç aşamada yargılanmaya dair düzenlemenin hiçbir anlamı yoktur."

‘BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNE ARA VERİLMESİ TALEBİ REDDEDİLDİ’

Bilgen, Beşiktaş'taki saldırının ardından bütçe görüşmelerine ara verilmesini ve yaşanılanların Meclis'te kapsamlı bir şekilde tartışılması önerisi getirdiklerini ancak bunun reddedildiğini belirterek, "Tek adam rejimine geçiş için aceleleri var. Önümüzdeki dönemde tek adam rejimine geçişin önündeki engelleri kaldırmaya çalışıyor. Bizim de önerdiğimiz gibi bütçe görüşmelerine hiç olmazsa bir gün ara verip, Türkiye'nin her yerinde yaşanan kaygıyı gündem yapıp Meclis'te bu konuda kapsamlı bir tartışma yürütülebilirdi. Ama bunu kabul etmediler" diye konuştu. 

‘DEMİRTAŞ SAĞLIK HİZMETLERİNDE MAHRUM BIRAKILIYOR’ 

Bilgen, son olarak Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın sağlık durumuyla ilgili bir bilgilendirmede bulundu. Bilgen, Demirtaş'ın daha önce de bir kalp rahatsızlığı geçirdiğini ve bununla ilgili raporların da bulunmasına rağmen cezaevinde gerekli sağlık hizmetlerinden mahrum bırakıldığını vurgulayarak, "Biz tarafsız ve uzman doktorlar tarafından bir incelemenin yapılması ve tedavinin yapılması için Tabipler Birliği'ne başvuru yapacağız. Tarafsız uzman doktorların bir heyetin gözetiminde muayenenin yapılmasını talep edeceğiz" dedi. (DİHABER)