OHAL'de gazetecilik: Gözaltı, tutuklama, kapatma, işsizlik

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında 20 Temmuz'da ilan edilen OHAL'den en fazla etkilenenler arasında gazeteciler ve medya kurumları geliyor. OHAL nedeni ile çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile 135'i aşkın basın kurumu kapatılırken, 2 bin 300'ü aşkın basın çalışanı da işini kaybetti. OHAL döneminde tutuklanan 40 gazetecinin eklenmesiyle cezaevlerindeki tutuklu sayısı P24 Medya Raporu'na göre 107'ye ulaştı. 

OHAL'in ilanından sonra "FETÖ soruşturması" adı altında yürütülen gözaltı operasyonlarında aralarında Nazlı Ilıcak, Bülent Mumay gibi isimlerin de olduğu 42 gazeteci gözaltına alındı. Operasyonda, hakkında gözaltı kararı verilen 42 kişiden aralarında Nazlı Ilıcak'ın da olduğu 17'si tutuklanarak cezaevine gönderildi. İnternet haber gazetesi Haberdar'ın editörleri de gözaltına alınırken, Haber Müdürü Ahmet Memiş ile editörlerden İsa Siyi tutuklanarak cezaevine konuldu. Haberdar'ın Genel Yayın Yönetmeni Said Sefa ve Ankara Temsilcisi Arzu Yıldız hakkında ise hala gözaltı kararı bulunuyor. Ağustos ayında ise OHAL nedeni ile Zaman Gazetesi'nin eski çalışanlarına ve yöneticilerine yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan 14 gazeteciden gazetenin eski yazarı Mümtazer Türköne'nin de aralarında bulunduğu 12'si tutuklanarak cezaevine gönderildi. 

KÜRT BASINI EN AĞIR SALDIRILARIN HEDEFİNDE

OHAL ilanı ile birlikte Kürt basınına yönelik baskılar da artarak devam etti. Jin Haber Ajansı (JINHA) editörlerinden Zehra Doğan, "örgüt propagandası yaptığı" iddiasıyla 23 Temmuz'da tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. 16 Ağustos'ta ise "örgüt propagandası yaptığı" iddiası ile Özgür Gündem gazetesi kapatıldı ve gazete binası hukuksuz bir kararla mühürlendi. Gazetenin 25 çalışanı darp edilerek, gazete binasından çıkartıldı ve gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 23'ü serbest bırakılırken, gazetenin Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya ve Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya 5 gün gözaltında kaldıktan sonra çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Ayrıca, gazetenin yayın dayanışma kurulunda görev yapan ünlü edebiyatçı Aslı Erdoğan da tutuklanarak cezaevine konuldu. 

35 GAZETECİ HAKKINDA GÖZALTI KARARI 

Gazeteci Ergun Babahan hakkında da Artvin'deki askeri araca yönelik attığı tweet nedeniyle 25 Ağustos'ta gözaltı kararı verilirken, 30 Ağustos sabahı "FETÖ soruşturması" kapsamında Babahan ve Hürriyet muhabirlerinden Dinçer Gökçe ve gazeteci Yavuz Baydar'ın da aralarında olduğu 35 gazeteci hakkında gözaltı kararı çıkartıldı. Babahan'ın da aralarında olduğu bir kısım gazetecinin yurtdışında olduğu öğrenildi. 

CEZAEVİNDEKİ GAZETECİ SAYISI: 107

Bağımsız Gazetecilik Platformu'nun (P24) hazırladığı medya raporuna göre, Meydan Gazetesi'nin Yazı İşleri Müdür Erdal Şen, Zaman Gazetesi Yazı İşleri Müdürü İbrahim Karayeğen ve Yarına Bakış Gazetesi köşe yazarı Vedat Demir de farklı tarihlerde tutuklandı. Karayeğen'in 15 Temmuz'da, Demir'in 24 Temmuz sabahı gözaltına alındığı biliniyor. 

Darbe soruşturmasında gözaltına alınan ve tutuklanan birçok gazetecinin durumu medyada haberleştirilmediği için tutuklamalar, daha sonra öğrenilebiliyor. Yasal durumu teyit edilebilen yeni isimlerle birlikte şu an Türkiye'de tutuklu olduğu bilinen gazeteci sayısı 107.

EVRENSEL MUHABİRLERİ DE HEDEF OLDU 

Mersin'de ise PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik uygulanan tecrit protestosunun haberini takip eden Evrensel muhabirleri Cemil Uğur ve Halil Polat gözaltına alındı. Avukatları ile görüştürülmeyen Uğur ve Polat halen gözaltında tutuluyor. Ayrıca 26 Ağustos'ta Wan'daki etkinlikleri takip eden DİHA muhabiri Erdem Mühirci ile Azadiya Welat gazetesi çalışanı Ali Aşikar da tutuklandı. 

BASKI KÜRT MEDYASIYLA DEVAM ETTİ

Siirt’te 13 Ağustos'ta gözaltına alınan DİHA muhabiri Engin Eren de 17 gün gözaltının ardından Siirt Adliyesi'nde mahkemeye çıkarıldıktan sonra adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. 29 Ağustos'ta ise iktidarın hedefinde yine Kürt medyası vardı. Türkiye'nin tek Kürtçe gazetesinin Diyarbakır merkez binasına baskın yapan polis 25 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan gazeteciler hala Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. 

ÖZGÜR GÜN TV YAYINI DURDURULDU

Diyarbakır merkezli TÜRKSAT üzerinde yayın yapan Özgür Gün TV'nin yayını sözleşmeli olduğu hizmet sağlayıcı platform tarafından 29 Ağustos gecesi saat 12.00'de kesildi. TV'ye hiçbir bildirimde bulunmayan platform yetkililerinin yayını karatmasına tepki gösteren Özgür Gün TV Yönetim Kurulu Üyesi Barış Barıştıran, kararı basın özgürlüğüne vurulan bir darbe olarak değerlendirdi. 

OHAL'İN BİR YANSIMASI DA İŞSİZLİK OLDU 

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası'ndan (Basın-İş) Alp Tekin Babaç'ın araştırmasına göre, OHAL, basın işkolunda en az 2 bin 308 kişiyi işsiz bıraktı. 

EREN: BU ABLUKAYI GAZETECİLİK YAPARAK KIRABİLİRİZ 

Basın üzerindeki baskıları değerlendiren DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren, OHAL'den önce de basın sektöründe gazetecilerin işsiz kaldığını ya da çok sayıda gazetecinin tutuklandığını belirterek, OHAL ile birlikte durumun daha da vahimleştiğini söyledi. OHAL'den önce birçok gazetesinin medya kurumuna kayyum atandığı için işsiz kaldığını, özellikle sokağa çıkma yasaklarının olduğu yerlerde gazetecilerin foto makinesi ve kamera ile sokağa çıkamadığını belirten Eren, "Ancak durum OHAL'den sonra çok daha kötüleşti. Durum her geçen gün ülke demokrasisi için vahimleşiyor. Gelecekte umutlu değilim. Çünkü düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılacağı noktasında bir emare yok. Türkiye'de şuan yayın yapan her muhalif ses ya cuntacı ya da terörist olarak etiketleniyor ve susturuluyor" dedi. Eren, gazetecilerin üzerindeki baskıyı ancak yine iyi gazetecilik yaparak kırabileceklerini belirtti. (DİHA)