15 Ocak 2016 00:55

AKA Deri işçileri: Faturayı işçiler ödemeyecek

Tuzla’da bulunan Aka Deri fabrikası, Rusya ve Türkiye arasında yaşanan krizi bahane ederek, daralmaya gittiğini söyledi ve işçi çıkardı. Firma 9-10 kişi şeklinde 4 grubu işten attı. En son atılan işçiler ise işe geri alınmak için direnişe geçti. İşçiler, Türkiye Rusya arasında yaşanan krizin faturasının işçilere kesilmesine tepki gösteriyor.

Paylaş

Tuzla’daki deri sanayi bölgesindeyiz. Deri fabrikalarından biri olan Aka Deri’nin dönünde. İşten atıldıkları için direnişe geçen işçiler, 5-6 metrakarelik direniş çadırlarında ağırlıyorlar bizi. “Uçak düştü biz de atıldık” diyor işçiler: “Rusya krizinden sonra daralmaya gidileceğini söyleyerek bizi çıkardılar.”

36 gündür fabrika önündeler. Örgütlü oldukları DERİTEKS’in fabrika yönetimiyle birkaç görüşme yaptığını ancak bu görüşmelerden henüz bir sonuç çıkmadığını anlatıyorlar. Sonuç alınana kadar, işe geri dönene kadar da direneceklerini söylüyorlar.

İÇERİDEKİ İŞÇİLER YALNIZ BIRAKMIYOR

Tanıdıklarından da tanımadıklarından da destek geldiğini söylüyor işçiler. En başta ailelerinden... 10 yıldır Aka Deri’de çalıştığını söyleyen Muharrem Balcı, “Evliyim, 10 yaşında da bir kızım var. Bir çocuğum okula gidiyor. Belli masraflarımız var. Devlet okulu ama özelden fazla para gidiyor. Eşim bir ay sonra doğum yapacak. İster istemez maddi ve manevi sıkıntı yaşıyoruz. Ama yapacak bir şey yok. Kazanmak için direneceğiz. Eşimden de destek görüyorum” diyor.

İçerideki arkadaşlarının da sık sık ziyarete geldiğini anlatıyor işçiler: “İşten atmalar gruplar halinde oldu. 3-4 grup işten atılınca biz de ‘Bir grup daha atılırsa direnişe geçeceğiz ve atılmayan arkadaşlar da molalarda direniş çadırında olacak’ diye karar aldık. Şimdi arkadaşlarımız öğle molalarında yanımızda oluyor” diyor.

Öyle ki destek bu kadarla sınırlı kalmıyor. “Buralarda babalarımız, amcalarımız çalıştı. Bize de hakkınızı arayın diyorlar” diyen işçilerden İbrahim Yılmaz yaşadığı bir olayı hem bize hem arkadaşlarına anlatıyor: “Abi geçen bir Porsche geldi. İçindeki adam çıkardı 50 lirayı, ‘Arkadaşlar kusura bakmayın şeker falan alamadım, bunu kabul edin’ dedi.” Bunu yeni duyan işçiler de şaşırıyor: “Hadi ya, kimmiş ki acaba?”

‘DİRENİŞİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ’

İbrahim Yılmaz, 9.5 senedir Aka Deri’de çalışıyor. Şu an raporlu, ocak ayının sonuna kadar... Trafik kazası geçirdiğini, işyerinde de zorlayınca kolunda zedelenme olduğunu anlatan Yılmaz, “Muhtemelen benim de çıkışım verilecek. İşten atılırsam ben de arkadaşlarımla direnişe geçeceğim” diyor.

İşçiler “10 yıllık emeğimiz var herkes işe geri dönmeyi bekliyor, geri dönene kadar bu çadır burada kalacak” diyor.

‘AGİ GASBI ASIL AY BAŞINDA FARK EDİLECEK’

İşçilerin gündemi sadece verdikleri mücadele değil. Asgari ücreti de tartışıyorlar. Asgari geçim indiriminin (AGİ) 1300 liraya dahil edilmesine tepkililer. Deride yeni başlayan bir işçinin asgari ücret aldığını söyleyen işçilerden Tarık Önal, “7 Haziran seçimde AKP’nin böyle bir vaadi bile yoktu. Hatta kaynak soruyordu. 1 Kasım seçimlerinde ise oy toplamak için 1300 lirayı vadetti. Öncelikle 1300 lira az da olsa kaynak bulunabileceğini gördük. Ancak AGİ’nin 1300 liraya dahil edilmesi kabul edilemez. Açık bir şekilde işçiler kandırıldı” diyor.

Muharrem Balcı da tepkisini “İşçiden kestiği parayı işçiye veriyor. Bazı işçi arkadaşlar durumun farkında değil, ama inşallah anlayacaklar bunu” sözleriyle anlatıyor.

İbrahim Yılmaz ise DERİTEKS’in örgütlü olduğu başka bir fabrikada yaşananı anlatıyor: “Başkanımız, ‘AGİ 1300 liranın içinde’ şeklinde açıklama yapınca bir arkadaşımız ‘Bakan açıklama yaptı. AGİ konusunda yalan söylüyorsunuz’ demiş. Ama ay başında maaşını alırken bakanın açıklamasını görecek. O zaman uyanacaklar.”

KIDEM TAZMİNATI İŞÇİNİN ALIN TERİNİN KARŞILIĞI

Kıdem tazminatının fona devredileceğini de konuşuyoruz işçilerle. İşçiler şu an hem tartışmaları hem de Hükümetin bu konudaki adımlarını takip ediyor. İşçilerden Engin Koyun, “Kıdem tazminatına dokunulmaması gerekiyor. Kıdem tazminatı işçinin emeğinin, alın terinin karşılığıdır” diyor. Tarık Önal ise şunları söylüyor: “Kıdem tazminatının fona devredilmesine karşıyım. Ne olacak belli değil. Belki ben tazminatımı aldıktan sonra dükkan açacağım, belki bir araba alacağım. Zengin daha zenginleşiyor, fakir daha fakirleşiyor.”
Kıdem tazminatının fona devredileceği konusunun daha önce de gündeme geldiğini hatırlatan Muharrem Balcı, “Kıdem tazminatının fona devredilmesini istemiyoruz. Sendikamızla birlikte defalarca buna karşı eylemler, yürüyüşler yaptık” diyor. İbrahim Yılmaz da sendikalarıyla beraber hareket edeceklerini ellerinden gelen ne varsa yapacaklarını söylüyor. “Üretimden gelen gücümüzü kullanırız. İş durdurma, grev, eylemler, yürüyüşler ne gerekiyorsa yaparız. Çünkü şu an işçinin elinde sadece kıdem tazminatı var.”

ÖNCEKİ HABER

Asgari ücrete zam yapıldı, sendikacılar görünmez oldu

SONRAKİ HABER

Asgari ücret, Rusya bahane, İŞKUR’dan işçi şahane

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...