9 Eylül 2015 07:18

Demirtaş: Savaş kararı Cumhurbaşkanı ve Başbakan tarafından veriliyor

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cizre’de yapmayı planladıkları grup toplantısı öncesi Diyarbakır’da HDP binalarına yönelik saldırılar ve AKP’nin tutumuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Demirtaş, "iki gündür ortaya çıkan şey teröre tepki filan değil. Davutoğlu-Erdoğan ikilisinin dağlarda çıkardığı savaşı, şehre gönderdikleri cenazeleri oya çeviremediklerini görünce iç savaş kararıdır" dedi. HDP Genel Merkezi’ne saldırı sırasında arşiv ve seçim çalışmalarının olduğu odaların yakıldığına dikkat çeken Demirtaş, “Neredeyse 60 odalı yerimizde tek oda ateşe verildi o da arşiv odamız. Dün arşivimizi yakmış olabilirler ama bizim seçime katılmamamızı asla engelleyemezler, çadır kurar yine katılırız” diye konuştu.

Cizre’ye hareket etmeden önce Demirtaş, HDP milletvekilleriyle birlikte basına açıklamalarda bulundu. HDP Diyarbakır İl Binasında konuşan Demirtaş, “Bu savaşın başlamasında büyümesinde karar alma sürecinde biz yokuz. Ne karar vericisi olduk ne destekleyicisi olduk. HDP’nin zerre kadar çok şükür kararı yoktur. Karar cumhurbaşkanı ve başbakan tarafından veriliyor” dedi.

‘AKP VE MİT’İN GÖREVLENDİRİLMİŞ ÇETELERİ…’

Hiçbir koltuğun kalıcı olmadığını söyleyen Demirtaş, “Allah şahittir ki biz kendi çocuklarımıza sarılamıyoruz, öpemiyoruz çünkü o kadar çocuk babasız kaldı ki, kendi çocuklarımıza sarılmaktan utanıyoruz. HDP bu ülkede iç barışı güçlendirmek ve beraberce özgür yaşamı kurmak için bir partidir sadece Kürtlerin partisi değil. Herkesin hakkını eşit derecede savunan bir partidir” dedi. 7 Haziran seçimleri ve sonrasında 176 yerde HDP’ye yönelik saldırı gerçekleştirildiğini belirten Demirtaş şöyle konuştu:  “iki gündür partimizi yakıp yıkanlar, terör bahanesiyle bunları yapıyoruz diyenler, sizin alçaklıklarınızı biz seçimden önce de sizleri biliyoruz. AKP kararıyla Davutoğlu-Erdoğan ikilisinin dağlarda çıkardığı savaşı, şehre gönderdikleri cenazeleri oya çeviremediklerini görünce iç savaş kararı verdiler. Kendilerine milliyetçi diyenler buna alet oluyor. Protesto amacıyla sokağa çıkanlara biz saygı duyarız, herkesi protesto etme hakları vardır. Bu çerçevede herhangi bir lafımız yoktur. Eleştirileri dinleriz, anlamaya çalışırız. Bizim sözlerimiz AKP ve MİT istihbaratı ile yapılmış görevlendirilmiş çeteleredir. Bunlar isim isim belirlenmiş ve maaşlı insanlardır. Tek elden yönetilen saldırı kampanyası devlet eliyle yürütülmüştür. Bize 400 vekil vermezseniz sizin burnunuzdan getiririz demek istiyorlar. Bunu da açık açık söylüyorlar. Bunu da devletin imkanlarıyla yapabilirler. Devlete el koymuş durumdalar. Yakıp yıkanlar, insanları dövenler, mevsimlik işçilerin çadırlarını yakanlar linç edenler hepinizin görüntüleri var. İşlediğiniz suçlar 20 yıla tabiidir. Bugün olmaz yarın ama illa hesabını vereceksiniz. Arkasında hükümet desteğini hissedip bu linçleri yapanlar yazık size, kendinizi harcatmayın, harcayacaklar size, hükümet yok arkanızda, iktidardan düştüler…”.

SAVCILAR HAREKETE GEÇSİN, ASKERLERİ KİM GÖNDERMİŞ ORTAYA ÇIKSIN

Erdoğan – Davutoğlu ikilisinin bizzat HDP’yi hedef gösterdiğine vurgu yapan Demirtaş, “partimizi açıkça hedef gösteriyorlar. Ben bu ülkede inanıyorum ki gururlu, onurlu savcılar hala vardır onlara çağrı yapıyorum. Dökülen kandan bizi sorumlu tutuyorlar. Lütfen Cumhurbaşkanı ve başbakandan bunun delilini isteyin. Kim göndermiş o askerleri oraya ortaya çıksın. Bu ülkenin alçak medyası Dağlıca’da ki emri de benim verdiğimi yazdı, nasıl olmuş, emri kim vermiş çıksın istiyoruz ortaya” diye konuştu. Başbakan Davutoğlu’nun asker ölümlerinin ardından takındığı tutumu da eleştiren Demirtaş, “Şu anda şehit cenazelerinde ağlamaklı konuşan bu ülkenin düşmüş başbakanı Dağlıca’da şehit haberleri geldiği dakikalarda Konya’da gol coşkusu yaşıyordu ve bir şehit çocuğuyla birlikte büyük bir maç coşkusu yaşıyordu ve o saatte maalesef haberi vardı. Bu ülkenin düşük Başbakanı maç coşkusuyla seçim pozları veriyor. Bu ülkeyi çalan, çırpan yağmalayan siz, saray uğruna bu çocukları savaşa gönderen siz ama ne hikmetse binaları yakılan, hep saldırıya uğrayan biz. Bu işte bir terslik olmalı. Bugün kardeşlik var mı yok mu onu gösterme zamanıdır. Türkiye’nin batısı ne diyor bu yakma yıkmalara? Etle tırnak edebiyatı yapmak kolaydır.  Komşusunuz evi, işyeri yakılırken Türkiye’nin batısı  bu işe ne diyor. HDP Türkiye için bir şanstır” dedi.  

‘HER ŞEYİ YAKSALAR DA ÇADIR KURAR YİNE SEÇİME KATILIRIZ’

Türk-Kürt bugün el ele versin” diyen Demirtaş, “Kardeşlik düğünde değil, taziyede belli olur. Hakkımızdır bunu görmek istiyoruz, büyük bir zulüm ve baskı altındayız. Polis eşliğinde arşivimiz yağmalandı ve yakıldı. Neredeyse 60 odalı yerimizde tek oda ateşe verildi o da arşiv odamız. Yüzlerce kişi parti merkezinin önünde, aradık uyardık tedbir alınmasını istedik müdahale edilmedi. Dün arşivimizi yakmış olabilirler ama bizim seçime katılmamamızı asla engelleyemezler, çadır kurar yine katılırız” diye konuştu.

‘VALİ DE HDP SALDIRISININ İÇİNDE!’

HDP Genel Merkezi’ne yönelik saldırı sırasında Ankara Valisi’ni aradığını belirten Demirtaş, “En son kendim Ankara Valisi’ni aramak zorunda kaldım ama anladım ki kendisi de işin içinde… Bir genel başkana terbiyesizce, saygısızca bir konuşma yaptıktan sonra telefonu kapatmıştır.  Buradan o devlet memuruna sesleniyorum, arkanda duran bir iktidar yok. AKP’ye güvenerek yanlış yapma sakın. Size yazık olur, yıllarca hapis yatarsınız, sizi korumazlar. Paralarını alır yurtdışına giderler” dedi.  

‘SİZİ YAKMAYA ÇALIŞANLARA KARŞI KENDİNİZİ SAVUNMANIZ HAKTIR’

Tahrik ve saldırıların sürebileceği öngörüsünde bulunan Demirtaş, “Biri sizin evinizi yakmaya geliyorsa ona karşı kendinizi savunmanız kanuna göre de haktır. Prim vermeyin. Size evinizi, işyerinizi, partinizi yakmaya yıkmaya çalışanlara karşılık vermeniz hakkınızdır, onları anasından doğduğuna pişman edin. Orantılı bir şekilde herkes meşru müdafaasını yapmalıdır” diye konuştu.

CİZRE’DE POLİSTEN ANONS: HDP’YE OY VERDİNİZ, ÇIKANI VURURUZ

Cizre’ye ilişkin de çarpıcı açıklamalar yapan Demirtaş şunları söyledi:”Elimizde kayıtlar var, anons yapılıyor. ‘Madem HDP’ye oy verdiniz hadi bakalım görelim sizi, çıkanı vururuz’ diyorlar. Evde ölenler var, keskin nişancılar tarafından vurulan kadın var. Cenaze defnetmek yasak, ekmek yok su yok elektrik yok. Halk evde ne varsa onu yiyor, bebekler susuzluktan çatlayacak pozisyonuna gelindi.

‘CİZRE’Yİ FİLİSTİN’E, KERBELA’YA ÇEVİRDİLER’

Ben şimdi İsrail ve Filistin’i burada anlatsam hele o sulu göz olanlar hüngür hüngür ağlayacak. İsrail Filistin’ e neler yapıyor diyecekti. Müslümanız ya hepimiz vicdanlara sesleniyorum. Kendine Müslüman diyen bir iktidar sokağa çıkma yasağı uyguluyor. Cizre’de ne olacak? AKP’ye oy verecek. Hiçbir şey olmayacak biz daha da çok güçlenip, bileneceğiz. İktidarın vekili kıyım çağrıları yapıyor, isim isim hedef gösteriliyor, saldırın diyorlar. Cizre’yi savaş uçaklarıyla bombalasalar AKP alkışlar. 6 gündür ablukada Cizre, Kerbela’ya çevirdiler, gazeteciler biz böyle bir şey görmedik diyorlar. Yıl 2015. Bu rezilliğe göz yumamayız, bugün Cizre’ye hareket ediyoruz. Tek talebimiz var. Sokağa çıkma yasağı kaldırılsın”. Askerin de polisin de vatandaşın da canını korumak için gidiyoruz” diyen Demirtaş, “Bu Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin İsrail’i geçen vahşetine boyun eğmeyeceğiz, inşallah hayırlı bir neticeyle geri dönmüş oluruz.

‘ATEŞKES ÇAĞRIMIZA BİR TEK ERDOĞAN REST ÇEKTİ’

Bütün halkımıza parti çalışanlarımıza, evleri işyerleri yakılanlara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bugünler geçecek ve onurlu duruşunuz bize kazandıracak, bunlar kendi kin ve öfkelerinde boğulacaklar. Aynı anda bu kadar vicdan yetimi bu kadar yoğun bir şekilde yaşanamaz” dedi. HDP’nin PKK’ye ateşkes çağrısı yaptığı iddiaları sorulan Demirtaş, “Biz her iki tarafa da bu çağrıyı yaptık. Cumhurbaşkanı çıktı ne ateşkesi dedi. KCK yanıt verdi ama bugün tablo ortada” diye konuştu. (Diyarbakır/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et