Salaklık tarihi

Artık kesinlikle şuna inanıyorum: Biz, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayanları, sınırların dışında yaşayanlardan tek bir kişi bile sevmiyor... Bu kanıya nereden mi vardım?
Elimde iki kitap var, biri “Salaklık Tarihi”, (Bob Fenster, Aykırı Yayınlar, 2002), öteki de “Dünyanın En Absürd Yasaları”, (David Crombie, Yakamoz Yayınları, 2006)... İlkinde yüzlerce salaklık var, çeşitli ülkelerden. Ama Türkiye’den sadece iki örnek koymuşlar. İlki şöyle: “Bütün dünyadaki çocukların sevgilisi Muppet Şov, 1979’da Türkiye’de yasaklandı. Çünkü televizyon yöneticileri, Miss Piggy’nin domuz yemeyen Müslümanları rencide edeceğini düşündü.” İkincisi de: “Türk bilim adamları 1981’de disco müziğinin fareleri eşcinselliğe yöneltip, yöneltmediğini araştıran bir deney yaptılar. Sonuç: Evet, yöneltiyor...” Evet, anımsadığım kadar sadece bu ikisi var…
Oysa nice örnekler vardı. Örneğin, birkaç 10 yıl önce, Doğu Anadolu’daki bir kentin trafik lambalarındaki renkler, “Sarı/Kırmızı/Yeşil”den “Turuncu/Mor/Kahverengi”ye dönüştürülmüştü, PKK’yı akla getirmesin diye. (Övünmek gibi olmasın ama, bunu yıllarca önce ben önermiştim. Kader utansın, sadece bir il sözümü dinledi.) İkinci örnek: Biri en doğularda, öteki de en batılarda iki futbol takımının renklerini değiştirmişlerdi, aynı gerekçeyle. (Yine övünmek gibi olmasın, ben de GS’nin, Göztepe’nin, Kayserispor’un, Malatyaspor’un renklerinin değiştirilmesini önermiştim. Çünkü forma renkleri sarı-kırmızıydı ve yeşil çim üzerinde maç yapıyorlardı. Beni yine dinlediler, ama biraz eksik oldu. İki gariban takımın renklerini değiştirdiler, o kadar.) Daha ne örnekler var. Ama hiç olmazsa bu ikisiyle de kesin girerdik, “Salaklık Tarihi”ne. “Evren” adlı atın, 1981 başlarında, daha 2 yaşında bir tay olmasına karşın, yarış alanından yok oluşu da, bir karakolun önünden çalınan polis otosunun boyanıp, aynı karakola satılmaya kalkılışı da, bu tarih kitabında yerini alabilirdi. Ama dedim ya, bizi sevmiyorlar, es geçiyorlar...
“Dünyanın En Absürd Yasaları” adlı kitapta da sevilmediğimizi gördüm. İngiltere’den Amerika’ya, İzlanda’dan Lübnan’a dek tüm ülkeler var, ama ilaç için bile olsa, bizden tek bir yasa yok. Oysa o kadar çok yasa ve tüzük var ki bizde bu kitaba girecek. Ama dedim ya, sevmiyorlar bizi...
Bu kitap sayesinde, neden George W.Bush’un iki kez, üst üste ABD Başkanı seçilmesinin nedenini çözdüm. Çünkü tüm ABD eyaletlerindeki, halkın seçtiği yasa koyucularının da Bush’tan bir farkları yok.
Birkaç örnekle bu dediğimi tanıtlayacağım: Utah eyaletinde, nükleer silah bulundurmak serbest, ama kullanmak yasakmış... Massachusetts eyaletinin Marlborough beldesinde de nükleer silahları patlatmak yasakmış... Ve California eyaletinin Chico beldesinde şöyle bir yasa var: “Kent sınırları içinde nükleer bomba patlatmanın cezası 500 dolardır…
İki nükleer bomba patlatmaya bedel olan bir ceza, İllinois eyaletinin Galesburg beldesinde: “Fareleri beyzbol sopasıyla dövmenin cezası 1.000 dolardır... “
Hayvanları çok seviyorlar. Örneğin, yine İllinois’in Zion beldesinde kedi, köpek gibi evcil hayvanlara puro yakıp, vermek suçmuş. Chicago’da da köpeklere viski içirmek yasalara aykırıymış. Alaska’nın Fairbanks beldesinde ise geyiklere alkollü içki verilmesi yasakmış. Ama eşeklerin banyo küvetinde uyumaları, Arkansas’ın Little Rock’unda köpeklerin saat 18’den sonra havlamaları, Los Angeles’te, hindileri etinin ne kadar yumuşak olduğunu ölçmek amacıyla sopayla dürtmek, yine aynı eyalette sokak lambaları altında güve avlamak, Güney Ontario’da horozların kent sınırları içinde ötmesi yasakmış...
Oklahoma’nın Clinton beldesinde arabalara ve Florida’nın Dayton Beach beldesinde de çöp tenekelerine cinsel tacizde bulunmak suçmuş. Yine Florida’ da, oklukirpiyle cinsel ilişkiye girmek yasalara aykırıymış.
San Francisco’da çirkin erkeklerin sokakta dolaşması yasakken, birçok eyalette de bıyıklı erkeklerin kadınları öpmesi yasakmış. Ve avcılık lisansı olmayanlar da “Fare kapanı” kuramazmış, California’da... Ama en güzel yasak şu, bence: “Idaho eyaletinde, erkeklerin sevgililerine 25 kilodan az çikolata ya da tatlı hediye etmeleri yasaktır...”
Daha yüzlerce yasa var, ben birkaçını yazdım... Bu yasaları çıkaranların yaşadığı bir ülkede Bush’un kazanmasına hiç şaşırmıyorum...
Bülent Habora