Tek istekleri bir parça ekmek

Göç mağduru kadın emekçiler... Kiminin köyü yakılıp yıkılmış, kimininse 4 dil bilmesi bile kâr etmemiş memleketinde kalmaya. Şimdiyse İstanbul’da ekmek derdindeler. Fakat İstanbul’a gelmek de dertlerine derman olmamış. Kadınlar için ‘megakent’te de sıkıntılar, dertler bitmek bilmiyor. Emekçi kadınlar özgürlük mücadeleleri için, 8 Mart’ta alanlarda haykırabilmek için işlerine bir günlüğüne ara verecek.
Tarlabaşı’nda midye hazırlayan kadınlarla yaşantılarını konuşuyoruz. İstanbul’a göç etmek zorunda kaldıklarını anlatan kadınların birçoğu, emeklerinin karşılığını alamamaktan şikayetçi. Köylerinde çalışma şartlarının olmadığını anlatan kadınlar midyeleri ise genellikle evlerinin bodrum katlarında hazırlıyorlar. Ancak belediyeyle başları dertte. Sık sık baskınlara gelen belediye ekipleri, kadınların tencerelerinden yağlarına ne var ne yok alıp götürüyor.
‘ÇALIŞMAK İSTİYORUZ’
20 yıldır İstanbul’da yaşayan Zeliha Teyze’nin de en büyük şikayeti çalışmalarına izin verilmemesi. “Bize köyümüzde de çalışma şartları sağlanmıyor, burada da. Gelip bütün malzemelerimizi alıp götürüyorlar. Biz hırsızlık mı yapıyoruz, biz alın terimizle çalışıyoruz” diye anlatıyor Zeliha Teyze. Bu şartları yaşamak istemeyen Zeliha Teyze, “İşlerimize bir gün ara verip Kadıköy’de haklarımızı arayacağız” diyor.
YAŞAM SAVAŞI
Sabah 07.00’de çalışmaya başlayan ve ancak 14.00 gibi midyeleri bitirebilen kadınlar, o saate kadar da ağızlarına tek lokma girmediğini söylüyor. Sabahtan akşama kadar zor koşullarda geçim mücadelesi veren kadınlardan biri de Aysel Başgöz. “Bebeklerimiz var çocuklarımız var, ağlıyorlar, altını kirletiyorlar iş yaptığımız için temizleyemiyoruz, ilgilenemiyoruz” diyen Başgöz, kendilerine başka iş olanakları verilmediği için midye yaptığını anlatıyor.
Yapılan haksızlıkları nefes almadan, büyük bir kızgınlıkla anlatan Başgöz, yaptıkları midyelerin belediyeler tarafından nasıl kırılıp, atıldığını anlattığında ise gözleri doluyor. Geceleri uyuyamadıklarını söyleyen Başgöz, “Bize çalışma imkanı versinler. Evlerimizde midye yaptığımız için milyarlarca ceza yazıyorlar. Günah, biz ne yapalım” diyor.
4 DİL BİLE YETMEDİ
Bir diğer emekçi kadın ise Bulgar Göçmeni Elina. Arapça, Türkçe, Rusça ve Bulgarca olmak üzere 4 dil bilen Elina, aynı zamanda ülkesi Bulgaristan’da üniversite mezunu. Pazarın olmadığı günlerde de temizlik yapan Elina için çalışmak çok önemli. 3 senedir pazarda kaşık, çatal satan Elina, “Kadınlar iradeli olmalı. Ben çalışmaktan çok mutluyum. Her kadın ne iş olursa olsun ayakları üzerinde durmalı bence” diyor.

Duygu Söylemez