9 Mart 2009 01:00
BASIN TURU
GÜNÜN YAZILARI
Kısa süre önce, Guantanamo çakıllarının karşısında elimde iki çantayla yürüyüş yaptım ve prangalı bir mahkumun oturduğu barakanın üstünde gezindim. Bir nöbetçi gıcırtıyla sallandı. İçeriye girdim, çantaları masaya attım ve yapabildiğim kadar neşeyle Benyamin Muhammedi selamladım.
Gitmoda bulunan 30 müvekkilimden en fazla kötü muameleye maruz kalan Benyaminin neşeli olmasını beklemiyordum. Yıllarca fiziksel ve psikolojik işkence görmüş birini eski haline döndürmek çok zor. Kurallar, Benyaminin verdiği tek kelimelik cevabı yazmama izin vermiyor. Dışarı çıkacağını ve vaat edilenlere dışarıda ulaşacağını söylediğimde, omuzlarını silkip alaycı bir biçimde gülümsediğini söyleyebilirim. Ve belki gözlerinde sadece bir umut ışığı vardı.
Arkasından baktığımda, giydiği tulumu ve zincirleri gördüm. Sayısız diğerleri gibi bu adamın da bizim adımıza buraya tıkıldığını hatırladım. Benyaminin Obama yönetimi tarafından serbest bırakılan ilk kişi olduğuna emindim. Benyaminin yaşamını yıkan hükümet, unutma sürecini kullanarak kendini iyi gösteriyor.
Obama, destan parçalarının bozgunu bir insan haklarını miras aldı. İlk eylemlerinden biri, ofisindeki ilk saatlerinde, Guantanamonun kapanmasını düzenleyen politika değişikliğini imzalamak oldu. Fakat yönetimin bugünkü yaklaşımı, Bush yönetiminin alttan alta devamı olarak görünüyor. Henüz kimse 2002 Nisanı ile 2004 Mayısı arasında ABD hükümetinin Benyamin Muhammedi nerede tuttuğunu bilmiyor. Elbette müvekkilimiz biliyor ve biz uçuş kayıt defterini ve hesabıyla uyan posta kayıtlarını gördük. Hükümetin, Benyamine ne yapıldığını açıkça gösteren belgeleri oldukça fazla.
Bushun Adalet Bakanlığı, hukukçuları, Benyamin olayında en az üç kez beraat kararı aldırabilecek bilgileri verme emri aldı; cevap katı bir gizlilikti. Sonunda ve istemeden, İngiliz istihbaratı tarafından beraat olarak tanımlanan belgelerin yüzeysel bir bilgisini verdiler.
O belgeleri gördüm ama ne olduklarını size söyleyemem. İngiliz mahkemeleri Benyaminin işkencesini doğruladıklarını söylediler, fakat ABD halkı bu kısıtlı bilgiye ulaşmak için neden İngiltereye ihtiyaç duymalı? İngiliz mahkemeleri, Eğer hükümetleri onlar adına işkence yaptıysa, demokratik bir toplumun insanlarının bunu bilmeye hakkı var dediler ve bu konuda haklılar.
İşkenceyi örtbas etmede hiçbir ulusal güvenlik çıkarı meşru değildir. Jeppesen Dataplana karşı Benyamin davasında, Obama hükümeti hâlâ söz konusu davanın kamuya açılmasının ulusal güvenlik nedeniyle mümkün olmadığını söylüyor. Bush yönetiminin bundan menfaati vardı. Peki, yeni yönetim neden korkuyor?
Obama, geçmişten ziyade ileriye yönelik konuşuyor. Bu durumun mantıksal hatası ise tarihi bilmeden tarihten ders alamayacağımız gerçeğini bize gösteren aynaya bakmamak olacaktır. Benyamin Muhammede gerçekten ne yapıldı? Daha kaç kişi bu kaderi paylaştı?
Bütün bunları düzeltmek için bir yol var. İlk önce, Obamanın ekibi, Benyaminde yol değiştirmeli ve ona yapılan işkenceyi açıklamalı. Daha sonra Obama, partizan olmayan, gizli bilgilere ulaşmaya yetkili ve yedi yıllık işkence politikasını ABD halkına açıklamayla görevli bir komisyon atamalı. Benyamine yapılan işkence bir halk olarak bize yansır. Bu yol, kendi geçmişimizle hesaplaşma yoludur. Benyamin, geri kalan günlerinde kendi kötülükleriyle baş etmeye çalışacak. Bir toplum olarak biz de en azından kendimizinkilere bakalım!
Cori Crider, 7 Mart 2009
Evrensel'i Takip Et