21 Eylül 2009 00:00
Tersane işçileri bayramda krizde!
Dünyayı ve Türkiyeyi sarsan ekonomik krizin üstünden tam bir yıl geçti. Tuzla tersanelerinde krizle birlikte 20 binin üzerinde işçi işten atıldı. Birçok iş kazası ve ölüm yaşandı. Var olan kısmi iş güvenlik tedbirleri de, kriz gerekçesiyle rafa kaldırıldı.
İş güvenliğinin olmadığı tersanelerde krizin en son kurbanları ise Anadolu Tersanesinde çalışan 45 işçi oldu. Emek Partisinde bir araya gelen işçiler, 1 yıldır süren krizi değerlendirdiler. Yaklaşık 3 aydır Anadolu Tersanesinde maaşlarını alamadıklarını söyleyen işçiler, sabah işe gittiklerinde kendilerini kapının önünde bulduklarını söylediler. Çalışma saatlerinin uzatıldığını, ücretlerin düşürüldüğünü ve daha az işçiyle daha çok iş yaptırılmaya çalışıldığını söylediler.
Binlerce tersane işçisi işsiz... Sağdan soldan borç alarak geçiniyor... Kendi deyimleriyle mahallede itibarların kalmamasına, verdikleri sözleri tutamamalarına çok üzülüyorlar. Yıllarca emeği ile geçinen biri olarak haklarını alamadan işsiz ve beş parasız bırakılarak dilenci konuma düşürülmelerine içerliyorlar...
6 AYDIR KİRA VE FATURA ÖDENEMİYOR
Tersanede 3 yıllık temizlik işçisi olarak çalışan Rıza Güler, hiçbir hakları ödenmeden işten atıldığını söylüyor. Güler, sigorta primlerinin ödenmediğini, krizle beraber tersanelerde iş kazalarının arttığını sözlerine ekledi. Kriz bizi teğet geçti diyen Başbakana da sözü olduğunu söyleyen Rıdvan Güler, Kriz tersaneyi çok ciddi etkiledi. 6 aylık faturalarım ve kiralarım ödeyemediğim için birikti. Patronlar kriz olduğunu söylüyor ama kendi yaşamlarından, yedikleri yemekten bir gram fedakarlık yapmadılar ama işçilere gelince Kriz var diyorlar. Hükümet bir gün olsun işçilerden yana değil, patronlardan yana politika izliyor dedi.
Bugüne kadar hiçbir partiye oy vermediğini, siyasetle ilgilenmediğini söyleyen Hasan Hüseyin Demir, hükümetin bütün politikalarını kendi yandaşlarına hizmet olarak gördüğünü söylüyor...
YAŞAYARAK ÖĞRENDİLER
Krizde patronlardan yana olduklarını kendi yaşadıklarımdan gördüm. Patronlarımızın yaptıkları ilk şey, maaşları düşürerek işçi çıkartmak oldu. Bir yıllık kriz sürecinin bütün bedelini işçiler ödedi. Bu hükümetin bir işçiye bir yardımı, bir anlayışı olmamıştır. Bu bakımdan biz tersane işçilerinin talepleri; derhal işten atılmaların yasaklanmaları ve atılan işçilerin geri alınması ve ücretlerin artırılmasıdır sözlerinin sahibi Nesimi Denizli,
patronların örgütlü olmasına dikkat çekiyor: Tuzla tersanelerinde patronlar GİSBİR adı altında örgütlüler. İşçiler örgütsüz ve dağınık oldukları için hükümet ve patronların saldırılarına karşı çıkamıyoruz. Bundan sonraki süreci işçilerin örgütlü mücadelesi haline çevirebilirsek var olan hakları geri kazanabiliriz.
İŞÇİLERİN BİRLİĞİ TEK ÇÖZÜM
Emek Partisi Tuzla İlçe Yöneticisi Yusuf, kriz sürecinde ağır koşullarda çalışan, işsiz kalan, işten atıldığı için direnen birçok işçiyle yüz yüze geldiklerini, toplantılar yaptıklarını anlatarak şunları söyledi: Krizin bedelini ağır ödeyenler çok. Tersane işçileri de ağır bedeller ödedi. Ölümler ve kazalarla anılan Tuzla işçileri, şimdi işsiz bırakılarak açlıktan ölüme terk edildiler. Çalışanların durumu da vahim. Patronlar iş güvenlikçilerini işten çıkararak, iş cinayetlerinin resmen önünü açtı. Tersane havzasında işçilerin birliği sağlanırsa bunların önüne geçilebilir, haklar kazanılabilir. Emek Partisi olarak işçilerin birliği ve mücadelesinin neferiyiz. (Tuzla/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et