5 Nisan 2010 01:00

Aman kadın açılımı yapmayın!


ALEVİ Kadınlar Birliği ‘nin (AKB) düzenlediği panelde, kadınların ülke yönetimlerine daha fazla katılması halinde, dünyanın daha yaşanılır olacağı ifade edildi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün 100. Yılı Etkinlikleri çerçevesinde “İktidarın çoğunluğu kadınlarda olsa ne değişirdi?” başlıklı bir panel gerçekleştirildi. ASMMO konferans salonunda önceki gün düzenlenen panele, milletvekilleri ve birçok aktivist katıldı. Semah gösterisi ve Devlet Opera ve Balesi sanatçılarının verdikleri mini konserle başlayan panelin açılış konuşmasını yapan AKB Başkanı Birsen Temer, ilkel çağlardan bu yana insanlık tarihinin ileri gittiğini, ancak kadınların toplumda geriye sürüklendiğini ifade etti. Konuşmasında Nâzım Hikmet’in “Kadınlarımız soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen” dizelerine yer veren Temer, günümüzde de kadının konumunun bu dizelerde anlatıldığı gibi olduğunu söyledi. Temer, Alevilerin kadın konusunda daha ilerici bir felsefeleri olduğunu ifade ederken, “Yine de pratikte gerideyiz” dedi. Tüm kadınları mücadeleye çağıran Temer, “Yolumuz uzun, yapacaklarımız çok” diye konuştu. Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç da, iktidarın da kadınlarla barışık olmadığını söyleyerek, “Kadınların iktidarda olmalarından çok, süreçleri kadın bakış açısıyla değiştirip şekillendirmeleri gerekir” dedi. Kadınların iktidarının sadece Alevilere yönelik ayrımcılığı değil diğer bütün etnik ve farklı inançlara yönelik ayrımcılığı sorgulayacağını söyleyen Kılıç, “Kadınlar iktidarda olsaydı, henüz çocuk yaşta yaşlarından büyük cezalar alan çocuklar parmaklıklar ardında değil okul sıralarında olurdu” diye belirtti.
KADIN AÇILIMI!
BDP MYK Üyesi Hatice Çoban, eş başkanlık uygulaması ile 5 ilde kadınların başkan, erkeklerin eş başkan; 14 ilde ise kadınların eş başkan olduğunu ifade etti. Birçok yerde de ilçe başkanı kadınlar olduğunu kaydeden Çoban, TBMM’de de 21 milletvekilinin 8’inin kadın olmasıyla, ortalama en fazla kadını bulunduran parti olduklarını ifade etti. Partilerdeki merkeziyetçi yapıyı da eleştiren Çoban, kadınların kendi talepleriyle var olabilecekleri örgütlenme sistemlerinin oluşmasının önemli olduğunu söyledi. Çoban, hükümetin açılımlarının artık korkutucu bir hal aldığını belirterek, “Kürt açılımı ile milletvekillerimiz gözaltına alındı. Roman açılımı ile insanlar linç ediliyordu. Artık açılım bizi korkutuyor, aman kadın açılımı yapmayın!” diyerek hükümete seslendi.
ODTÜ Öğretim Üyesi Ayşe Ayata ise Türkiye’de kadın milletvekillerinin kendi aralarında dayanışma konusunda ciddi problemler yaşadıklarına dikkat çekerek, “Kadınlar iktidarda olsa ne olurdu” sorusundan çok, “Nasıl etkin olunur” sorusunun önem kazandığını ifade etti. Kadınların parlamentolarda temsil oranlarının yüksek olduğu Kuzey Avrupa ülkelerinde kadın sorununun daha çok tartışıldığını belirten Ayata, “Kadınlar etkin oldukları zaman problem çözücü davranıyor, refah devletine önem veriyorlar ve dinlemeyi biliyorlar” dedi. (Ankara/EVRENSEL)
Derya Kaya - Ceyhan Bağrıyanık

Evrensel'i Takip Et