12 Mayıs 2010 01:00
UFUK
CHP Genel Başkanı Baykalın, siyasi çizgisi, statükoculuğu üzerine bugüne kadar, bu gazetede başka köşelerde olduğu gibi, bu köşede de pek çok şey yazıldı. Ancak şu anda gündeme sürülen bir kaset üzerinden gerçekleştirilen operasyon, hedefleri yanında başka bakımlardan da tartışılmayı gerektiriyor.
Dijital teknolojinin imkanlarından yararlanarak, özel hayatın röntgenciliği üzerine kurulu bu türden kirli tezgahların, burjuva siyasetin günümüzdeki klasik bir numarası olduğu biliniyor. Tam da bu nedenle, çok farklı görüşlere sahip köşe yazarları içindeki geniş bir kesimin, bu kaset tezgahını alçaklık olarak nitelendirmesi isabetli olmuştur.
Aslında tartışmalar içinde ıskalanan önemli noktalardan biri de, özel hayata tecavüz üzerinden sürdürülen bir tezgahın, bu kadar iş gördüğü siyasal zeminin kendisidir. Özel hayatın, siyasetin biçimlendirilmesi üzerine bu düzeyde etkili bir argümana dönüşebilmesi; röntgenciliğin, özel hayata tecavüzün günümüz burjuva dünyasında ve Türkiyede bu düzeyde etkili olması, siyasetin de kendi zayıflığını gösterir bir yanıyla. Siyaset dışı, belden aşağı araçlarla bu kadar kolay kuşatılabilen ve hırpalanan bir siyasal zeminin, siyasete dair değerlerinin ne kadar kırılgan hale geldiği, bu vesileyle bir kez daha görülmüştür. Bu türden kirli hamlelerin para etmeyeceği kadar değer sistemi gelişkin bir siyasal yapıya, kültüre sahip olsak, zaten böyle kasetleri gündeme sürenler de bu eylemlerini gerçekleştirmeye uygun bir motivasyonu bulamazlar.
Kasete konu olan görüntüler üzerinden bir gazete köşesinde ya da bir televizyon ekranında yapılacak bir ayıp analizi, bu tezgahı yapanların amaçlarına hizmet edeceği için, bu konuyu tartışırken işin bu yanını burada özellikle ihmal ediyoruz.
Olayın siyasi yanı bakımından ise belli başka bazı noktalar ve ihtimallere vurgu yapılabilir. Öncelikle bu olayın, özellikle içinden geçilen süreç bakımından CHPyi tanzim etmeye yönelik bir amaç taşıdığı açıktır. CHPnin büyük kongresine 15 gün kala gündeme getirilmiş olması, kongre öncesi CHPde çok zayıf olan yeni lider arayışını, öne çıkarmaya yönelik bir basınç yapmayı amaçlamıştır. Bu yönüyle bakıldığında, Baykalın işaret ettiği, iktidarın çekip çevirdiği bir tezgah olma ihtimali kadar; CHP içinde Baykala muhalif olan, ancak geçmişte Mustafa Sarıgülün taşıdığı kadar bile bir etki taşımadığı için önünü böylesi bir olayın ortaya çıkaracağı imkanlarla açmaya çalışan bir kesim de, bu tezgahı gerçekleştirmiş ya da ona yardım ve yataklık yapmış olabilir.
Tezgahın arkasındaki AKP ihtimali tartışılırken, Erdoğan ve kurmayları kendileri açısından CHPnin başına Baykaldan daha iyi bir seçenek mi bulacaklar diye de sorulabilir. Keza, AKPnin iki seçimde tek başına iktidar olabilmesinde, Baykal çizgisinin, kendisini halka bir iktidar seçeneği olarak kabul ettirememesinin de rolünün çok yazılıp çizildiği biliniyor.
Ancak elbette, iktidar ve onun denetimindeki güçler, ellerindeki iktidar olanaklarını kullanarak bu tezgahın arkasındaki güçleri ortaya çıkarmadıkları sürece, bu konudaki ithamların hedefi olmayı da sürdürecektir. Ergenekon süreci boyunca, telefon kayıtlarından internet izlemelerine kadar bir dizi veriyi öne sürenler, bu olayın arkasındaki güçleri ortaya çıkaramıyorlarsa, elbette onun içinde olmakla eleştirileceklerdir. Kaldı ki, bir başka açıdan bakınca, referandum süreci öncesi hayır cephesinin yıpratılması açısından böyle bir tezgahın bir etkisi olacağını ummak da bir ihtimaldir; bu da, adres tespitinde dikkatleri doğal olarak AKP iktidarına götürür.
Diğer bir ihtimal ise Bülent Ecevite, başbakanlığı döneminde hastanede yatarken, medya da kullanılarak gerçekleştirilmiş olan komplonun, ABDnin bölgedeki yeni hedefleriyle ilişkilendirilmesine kadar giden analizlerin, Baykal açısından da bir biçimde geçerli olabileceğidir. İrana karşı taleplerine AKPnin ortaya koyduğu çekincelerden kurtulmak isteyen ABDnin, yeni dönemde yenilenmiş bir CHP ile yeni bir imkan aramak istemesi de bir başka ihtimaldir. Bu tezgahın amaçları ve hedeflerini anlamaya yönelik olarak yapılacak bir sondajda, bu ihtimalin üzerinden atlanılamaz.
Siyasette senaryoların içerebileceği riskleri de unutmadan bu ihtimallerin her birini tartışılabilir, yenileri de eklenebilir.
Bu sürecin CHP üzerinde ne gibi etkiler yapacağını zamanla daha iyi göreceğiz.
FATİH POLAT
Evrensel'i Takip Et