20 Kasım 2010 00:00
YENİ DÜNYA
Yurtdışı piyasalarda ABDnin düşük dolar politikasının yarattığı tartışmalara önceki haftalarda da değinmiştik. Euro bölgesi bu noktada büyük bir açmazda bulunuyor Önce Yunanistan sonra Portekiz ve İspanya derken bu kez de İrlanda ile birlikte pek çok Avrupa ülkesi borçlarının GSYİHya oranın yüksekliği ile tehlike arzediyor. Bu açıdan Euronun dolar başta olmak üzere diğer para birimleri karşısında değerli olması ülkelerin dış borç stoğunun göreli olarak düşük kalmasını sağlıyor. Diğer yandan başta Almanya olmak üzere bölgenin ihracatçı ekonomilerinin rekabet gücü yüksek kurdan dolayı zayıflıyor.
Benzer bir durum Türkiye ekonomisi açısından da geçerli. Yüksek TL kurunun iktidar açısından neden önemli olduğunun üzerinde daha önce durmuştuk. Dilerseniz bu hafta yüksek kurun dış ticaret açığı üzerindeki etkilerine son açıklanan dış ticaret verileri ışığında kısaca göz atalım.
Dış Ticaret Dengesi 2003-2010
Yukarıdaki grafikten dış ticaret açığının AKP iktidarıyla birlikte hızlı bir artış yaşadığı gözlemlenmektedir. 2003 yılının başlarında 4.5 milyar dolar civarında seyreden ithalat, 2004 yılının son ayında 10 milyar dolar seviyesine ulaşmış 2008 yılının yaz aylarında ise 20 milyar dolar seviyesine tırmanarak zirve yapmıştır. Aynı süre zarfında ihracat ise 3.5 milyar dolardan 12.5 milyar dolara çıkmış, dış ticaret açığı 9 milyar doları bulurken, ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 2003 başındaki yüzde 79 seviyesinden 2008 yılı içerisinde yüzde 57 seviyesine kadar gerilemiştir. Ekonomik krizin ağırlaştığı 2008 sonbaharından itibaren TLnin hızlı değer kaybıyla birlikte dış ticaret açığı da daralmaya başlamış ve 2009 Şubatında 640 milyon dolara kadar gerilemiş, ihracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 92 seviyesine kadar tırmanmıştır. Ekonomik krizin etkilerinin hafiflemesiyle birlikte Türkiyenin de içinde bulunduğu gelişmekte olan piyasalara dönük sıcak para akışı yaşanmış, TL kuru yükselirken dış ticaret açığı da 2010 Ağustos ayı itibariyle 6.8 milyar dolar seviyesine ulaşmış ve ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 55e kadar gerilemiştir. Son bir yıl içerisinde ithalattaki hızlı tırmanışa karşılık ihracat rakamlarındaki duraklama hatta gerileme dikkat çekicidir. Krizin en şiddetli hissedildiği 2009 yılı sonrasında ABD ve Avrupa ekonomilerindeki kısmi toparlanmaya rağmen 2010 Ağustosundaki ihracatın 2009 yılının aynı dönemine göre gerilemesi yüksek TL kurunun dış ticaret üzerindeki olumsuz etkisini gözler önüne sermektedir.
Önümüzdeki yılın ortalarında seçime gidecek AKP iktidarının kolay kolay TLnin değer kaybına yanaşmayacağı aşikar. Bu durum hem temel ekonomik göstergeleri olumsuz etkileyerek seçim öncesi makyajı bozar hem de özel kesim borç yükünü arttırarak şirket bilançolarının bozulmasına, yabancı portföy yatırımlarının kaçmasına, kredi piyasasında daralma yaşanmasına neden olur. Diğer yandan Ağustos ve Eylül aylarındaki yüksek açığın devamı ve ihracat rakamlarındaki gerilemenin sürmesi halinde iktidarın eli giderek zayıflayacaktır.
MURAT BİRDAL
Evrensel'i Takip Et